happy birthday, deku !

21. tekrardan

Saatlerce Kacchan ile birlikteydik, ilk önce çocukluk albümümüze bakmıştık ve Kacchan her fotoğrafta beni öldürmek istiyor gibiydi. Neyse sonra da onsuz geçirdiğim 28 günün ardından onu ne kadar çok özlediğimi defalarca dile getirdim. Sonra birazcık fazla öpüşmüş olabiliriz daha sonra Kacchan'ın bacaklarına kedi gibi yatmıştım ve şuan da sınıf arkadaşlarımızın önünde onlara bir açıklama yapmak için bekliyorduk.

"Bakugou! Senden beklemezdim ne zaman ayarttın lan çocuğu?" "Ne ayartması lan kızıl papağan!" Kacchan, Kirishima'ya bağırırken bende utançla başımı eğmiştim, sınıf arkadaşlarımız önümüzde duruyorlardı ve bu eşcinselliğin nedenini merak ediyorlardı ve belki de aralarından bazıları bize karşı bile çıkabilirdi.

"Ş-şey ne dememiz gerekiyor?" kızarık yanaklarımla gözlerimi kısarak etrafa baktığımda Shoto konuşmak istemişti, "Artık kavuştuysanız, daha da açıklamaya gerek yok bence."

"B-bizi kovmayacak mısınız? Sonuçta ikimizde erkeği-" "Hepinizi sikerim lan! Biriniz bir şey desin hepinizin katili olurum!" Kacchan etrafa yine çemkirirken durması için kolunu tutmuştum, "Tamam Kacchan, sakin ol. Garip olan onlar değil, biziz."

"Ne garibi lan bebe, aşk bu cinsiyet mi tanır!" gözlerindeki alev sönmeyecek gibiydi, o her zaman böyleydi gerçi.

"Uraraka nerede?" Kacchan başını döndürüp bana bakmıştı, "O odasına çekildi." Yaoyorozu'ya teşekkür ederken Kacchan da benim kolumu tutmuştu, "Uraraka'dan bize ne?" "Ama biliyorsun... Sanki bana karşı bir şeyler-" dudağını dudağıma bastırmış ve ardından çekmişti, bu minik busenin ardından ellerimle dudaklarımı kapamıştım, hâliyle de utanmıştım çünkü bu öpücüğü herkesin önünde vermişti !

"K-Kacchan!" "Lan A sınıfı bundan sonra bunlara alışsanız iyi edersiniz!" Kacchan elimi tutarak beni salondan götürürken bende büyünün etkisine kapılmış gibi ilerliyordum.

Tekrardan onun odasına gelmiştik. "Kacchan, neden odandayız?" "Saate bak." 01.48

"Nolmuş saate?" "Uyuyacağız." "Birlikte mi?" "Yağmur yağıyor ve arada şimşek de çakıyor." Kacchan ileyken bunu tümüyle unutmuştum. Dışarı baktım, gerçekten de öyleydi.

"Sen korkuyorsun değil mi? O zaman ilk günki gibi yine sana sarılmamı dileyebilirsin." Yatağa uzanmıştı ve benimde yatabilmem için azıcık kenara çekilmişti.

Yine onunla yatacaktım ve bu beni heyecanlandırmıştı, mutlulukla yatağın kenarına yattım, sırtımı ona doğru dönmüştüm çünkü benim heyecandan domates gibi olduğumu hissetmemeliydi.

Ellerini karnımın üzerinde birleştirerek beni kendine çekmiş ve başını bana gömmüştü, "Deku, artık sevgilimsin."

"S-sevgili mi?" "Öyle değil miyiz?" biz sevgiliydik, resmen rüyanın içerisindeydim. Birkaç hafta önce benden nefret ederken şuan bana sevgilim diyordu, onu asla kaybetmek istemiyordum.

Yağmurun cama çarpma sesinden uyuyamamıştım ama Kacchan'a bakılırsa derin bir uyku içerisindeydi. Aklım hâlâ ilişkimizdeydi çünkü artık sınıftaki herkes biliyoru, peki ya annem? All Might? Diğerleri? Herkes buna anlayış gösterir miydi?

"Ne mırıldanıyorsun ya geceden beri, uyusana." Kacchan'ın bana seslenişiyle ürkmüştüm, "Üzgünüm, sadece kafam karışık." "Uykumdan ettiğine göre bana ne olduğunu da söyleyebilirsin."

"Şey, biz ikimizde erkeğiz?" kolumdan çekerek ona dönmemi sağlamıştı, "Ha, yani cinsiyet falan mı değiştirmeliyim senin için? İster misiniz beyefendi?" "Ö-öyle değil de... Nasıl açıklayacağız? Sonuçta birer kahraman olacağız, herkes ikimizin ilişkisini öğrenince bize öyle iğrenircesine bakan gözlere karşı ne yapacağız?"

"O gözlerin hepsini senin için oyarım, şimdi rahat ol ve çeneni kapa da uyuyalım." burnuma minik bir öpücük kondurarak benim başımı onun koynuna gömmüştü.

Onun kokusunun arasında rahat bir uyku çekeceğime emindim.

Sabah uyandığımda gördüğüm ilk şey Kacchan'ın göğüsleriydi, doğru ya dün ona gömülerek uyumuştum.

"Benim bebeğim uyanmış." bebeğim derken? Heyecanlanmıştım, bir anlığına Kacchan'ın Toga olabileceğini düşünmüştüm.

"K-Kacchan?" saçlarımı okşuyordu, "Söyle." başımı kaldırıp onun yüzüne baktım, gözleri keskindi ve hiç durmadan gözlerime odaklanmıştı. Kaşları kavisliydi fakat kızgın değillerdi.  Dudakları ise belirsizdi, gülümsemek ve gülümsememek arasında sıkışık kalmıştı ve bu da benim kalbimin yerinden çıkmasına sebep oluyordu.

"Ateşin falan mı var? Çok sıcaksın." eli tişörtümün içinden belime doğru kaymıştı ve orada sabit kalmıştı. "S-sen bana böylesine yakınken nasıl normal davranabilirim ki Kacchan?"

"Ah Izuku, çok tatlısın." hayır, bu Kacchan olamazdı