5

909 64 0
                                    

Evin karşısında iki tane son medel arabalar vardı. Bu arabaları mahallede pek olmaz, fazla düşünmeyip çantamdan anahtarımi çıkardım. Kapyı açıp içeri girdim. Odadan dedemin hıçkırık sesleri geliyordu. Aklıma sonuçları gelirken hızla odaya daldım.

Ama karşımda dün bana ağzına geleni söyleyen esmer alfayı beklemiyordum.

Ben şaşkın şaşkın alfaya bakarken onunda bakışları pek farklı deyildi. Ama o benden önce olayi kavramış olmali bakışları yavaş yavaş alaycı bir hal aldı. Bakışlarından gözlerimi sonunda çekip dedemin yanına çömeldim. İlk girdiğimdeki kadar ağlamasada iç çekişleri süruyordu.

"Dede ağlama lütfen. Bir sorun mu var? Sonuçlarınla mı ilgili? "

"Jungkook'um, oğlum sana hep anlatığım bir arkadaşım vardı ya hani. O burda. "

"Ha Joon eşimle tanışmıştın buda bana kızımdan kalan son ve en güzel şey torunum Jeon Jungkook."

"Jungkook'um bunlarda sana hep anlatığım biricik dostum Ha Joon, oğlu Kang Dae eşi Amon ve oğulları Taehyung. "

Ufak bir eğilmeyle hepsini selamladım. içim rahatlarken boş bir yere oturdum ve misafirlerimizi incelemeye başladım. Dedem gibi yaşlı bir adam, kokusunu bakılirsa baskın alfa. Yaşına rağmen sade ve basit bir takım elbise giymiş. Yine takım elbiseli bir adam daha taş çatlasa kırklarının sonu olan adamda babasi gibi baskın alfa ve yanında yaşını pek göstermeyen kırmızı elbiseli baskın omega kadın vardı. Bu baskınlık genetik heralde.Dedemlerin hastet gidermesini izlemeye başladım.

Dedemlerin sohbetine orta yasli bir adamda katılirken ki galiba oğlu kadın ise etrafı süzüyordu. Sanırım pek memnun olmadı.

"Jungkook sen ne okuyorsun? "

"Hukuk"

"Çok iyi. Torunum Taehyung la aynı üniverstede okuyosunuz. Tanışıyomuydunu, hic konustunuz mu?"

"Hayır, ben genelde kütüphanede olurum. Karşılaştığmızı düşünmüyorum."

"Olsun, hiç problem değil. Artık bol bol konusursunuz. Diyilmi torunum?"

"Elbette dede."

Babannem burda değildi mutfakta yemek hazırlıyor galiba çünkü misafirlerin pek gitmek gibi bir niyeti gorünmüyor ki olsa bile dedem de pek salmaz gibi.

"Ah oğlum tam zamanında bana yardım edermisin?"

"Aşk olsun babanne. Onun için geldim. Gel sen otur biraz. "

Babannem istemesede onu salona gönderdim. Malzemeleri kesip yemeğe devam ettim. Ufak masayı kurdum ve tabaklamaya başladım.

"Seviyeden bahsederken bu kadarınıda beklemiyordum açıkçası."

"Çık dışarı."

Bana bir bakış attı ve sandalyeye geçip telefonuyla oynamaya başladı.

Önüme dönüp işimi yapmaya çalıştım. Öyle şirin bir adamdan nasil böyle ukala bir torun çıkmışki.

Bir iki tane bardakta çıkardım.

"Sofra hazır, buyrun lütfen."

Herkes masaya oturmuş yemeğe başlamıştı.

"Yemekler gerçekten çok iyi ellerine sağlık oğlum."

"Ben bişey yapmadım ki dede babannem yapmış çoğunu."

"Ah Sobin ne kadarda mütavezi bir torunun var. Onu çok iyi yetiştirmişsiniz. Eminim ki Taehyung ile iyi anlaşıcaklar."

"Dede biliyorsunki son yılım dersler, finaller falan derken-"

"Taehyungile aramızda pek ortak nokta olduğnu düşünmüyorum dedecim. O sizi kırmamak için söyleyemiyor. Bende aynı düşüncedeyim. "

Bir süre daha masadan sohbet eksik olmadı. Bu sohbette Taehyung'un annesi ve babasıda katıldı.

Yemekten sonra onlar mutfaga gecerken bende etrafı topladım en sonda birer kahve yaptım ve salona geçtim.

Dedem arkadaşıyla ufak bir bakışma sonrası söze girdi.

"Unutmadım ama sencede onlar için biraz erken değil mi dostum? "

"Yarın ne olacağnı bilmiyoruz hem ikimizde baya yaş aldık benim takatim kalmadı. "

"Baba söyle lütfen, merakta biraktın hepimizi."

"Dün seninlede konuşmuştuk evladım. Biz gençken askerde söz verdik. Torunlarımızi evlendiricektik. Ama kopukluklar oldu. O gün babam beni şirket için çağırdı. Kendisi hastaydi zaten beim askerliği bırakıp mirasın başına geçmemi istemişti. Biz konuşurken haber geldi. Sobin'in olduğu birlik sukaste karışmış. Ne kadar arasakta bulamadık ben artık ümidi kesmisken tekrar karşılaştık. Ve ben bidaha asla ayrılmıycam. "

"Bu söz bizim için çok önemli. Jungkook evledım lütfen bizi kırmayın. Biz sizin emin ellerde, mutlu olduğnuzu görmek istiyoruz. "

"Baba bu konu böyle habersiz, bize danışmadan mı yapacaktınız? "

"Dede ben okulumu bile bitirmedim hem evlenmeyi bile düşünmüyordum."

"Dede! Dün size Cha ile evlenmek istediğimi söyledim ve siz beni bunun içinmi burya getirdiniz? Lütfen kalksak iyi olur. "

Geginlikten dolayi artan ve koyulasan feramonlar çekinik omega olan bana ve babanneme ağir geldiği için hızla evi terk ettiler. Dedesi ise dedeme sıkıca sarıldı. Yanağımdan makas alıp oda gitti. Gayet rahattı sanırım bu işten kurtulamiycam.

"Görünüşe göre beni evden göndermeye pek heveslisiniz dedecim. Daha 2 saat önce tanıştığnız alfa ile evlendiricek kadar. "

"Jungkook'um hep bizimle kalamazsın ki. Bigün muhakak evleniceksin hem biz hep seninle olamayız."

Diyerek saçlarımı sevmeye başladı babannem.

"Deme öyle babanne ben sissiz ne yaparım?"

...

(Taehyung)

"Gercekten sana inanamiyorum dede. Ben bunca sene bir dediğni iki etmedim, size layık olmak için küçük yaşımdan beri uğraşıyorum ve sen hiç bisey demeden, bana danışmadan, beni 1 saat önce 1 kelime etiğim omegayla evlendirmek istiyosun."

"Taehyung dedene bağırma lütfen vardır elbette bir bildiği."

"Seni zorlamiyorum torunum, istemiyorsan evlenmessin onunla."

"Dur oğlum bırak biraz düşünsün. Şuan ustüne gitmeyin "

Hızla kapıdan çıkıp ne annemi nede babamı umarsadım. Hizla kendi arabama bindim ve hızla ordan uzaklaştım. Şuan konuşursam ağır konuşurdum.

...

"Baba dediklerinde ciddimisin? O kadar yıllık söz."

"Jungkook'u araştır bakalım. Boş zamanlarında nerde kimle ne yapıyor. Ona göre bizde Taehyungu otaya göndeririz. Sadece biraz konuşmaları gerek."

🐯❤️🐰

Şimdilik bu kadar olsun bakalım

My EverythingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin