My Everything

17

Taehyung'un dedesinin bize gönderdiği araçla butik'e geldik Bayan Kim biz orada bekliyordu. Jimin birlikte içeri girdik. Yönlendirmeler ile hafif yüksek kürsüye geçtim. Terzi benim ölçülerimi alırken içeri Taehyung girdi. Yanındaki Cha ile beraber. Bana ufak bir bakış atıllar ve siyah simokin dolu raflarda bakınmaya başladılar.

...

Hüzünlü bir kıyafet serisin sonunda terzi ölçülerimi aldı ve beğendim modeller üzerinden dikime başladı. 2 gün sonra prova var. O ikisi gözüme soka soka damatlık baktı. Sanki Taehyung benimle değilde onunla evleniyordu.

"Jimin gercekten güzel bir moda anlayışın varmış taktir ettim. Lütfen yemekte bize katıl. Kıyafet teklimi reddettin ama bunu kabul et lütfen."

"Bu kadar ısrar ettiniz madem."

Sonrası hızlıydı Kim malikanesine girdik. Üst katta geniş ve manzarali yerde tatlılar ve çaylar hazırdı. İki kişi ise köşede servis için bekliyordu.

"Jimin niye yemiyorsun? Hoşuna gitmedi mi?"

"Yediklerine dikkat ediyordur senin aksine. Düğnümüze az kaldı ama sen pek iştahlısın bebeğiim."

"Serseri ne diyorsun sen benim oğluma. Ye oğlum sen bakma buna. Senin ve omaganın güzel beslenmesi gerek."

"Ben şaka yapıyordum dedecim."

"Aksine Taehyung, kendime degil ama karnımdakine dikkat ediyorum. Doktoruma danışmadan tatlı yiyemem."

"Nasıl yani?"

"Şöyleyani riskli bir hamilelik dönemindeyim ve tatlıların bazıları sınırlı. "

"Umarım sağlıklı doğar. "

"Sen merak etme. Bebeğim gayet sağlıklı olucak."

"Yoongi."

"Merhaba bay kim. Görüşmeyeli uzun zaman oldu. "

"Bir gün şirkete gelde hasret giderelim. Biraz zamanın var mı bize eşlik et lütfen."

"Elbette."

Yoongi masaya yaklaştı ve önce Jimin'e sarıldı hafifçe.

"Jungkook Jimin'in kullanması gereken kremi vardı. Jimin'in tiki var kendisi dokunamayor ona yardım edermisin?"

"Elbette. Gel hadi."

Jiminle beraber hizmetlinin gösterdiği misafir odasına girdik.

"Ne kadar şanslısınız, ama hem okulun hem bebek nasıl olucak? Çok zorlamaz mı sizi? "

"Hayir tatlım, ilk sıralar beni yordu ama şimdi iyiyiz."

Ben kremi alıp yavaşça sürmeye başladım.

"Jungkook, böyle bakma lütfen. Eminimki seninde böyle güzel anların olucak. Sadece biraz daha sabır."

"Bundan hiç emin değlim o uyuz alfayla mı olucak?"

"Uyuz ha? Jimin Yoongi aşağda seni çağrıyodu."

Jimin az çok olucakları anladı ve destek amaçlı kolumu okşayıp odadan çıktı.

"Niye bağırıyorsun aşadakiler duyucak. Hem sen bizi mi dinliyorsun?"

"Eğer sen böyle yapmaya devam edersen ve bizi ifşalarsan seni mahvederim. Bir daha da sakın onunla konuşmayacaksın."

"Sen mekan yer tanımaksızın o kızla konuşuyorsun ama neden ben onunla konuşurken sıkıntı oluyor? Niye konuyu sürekli ona getiriyorsun?

"Çünkü ne sana ne de ona güvenmiyorum."

"Güldürme beni, bu oyunu birisi ele
verirse o da sen ve o kendini bilmez sevgilin olur."

"Başladın yine. Sevgilimi kıskandığın icin ona boyle hitap edemezsin."

"Beni çok güldüruyosun. Madem sevgiline bu kadar bağlısın niye hep sen benim yanıma geliyosun? Baskasıni seviyorken nasıl bana dokunup öpebiliyorsun?"

Gülümseyip bana yaklaşmaya başladı yavaşça.

"Çünki içimde sana karşı hiçbir şey yok. Aklımda sevgilim varken hemde. Ama birazdan sizi eve bırakıcam ve ben yine sevdiğim kadının yanına gidicem. Ne sen ne de onlar aklıma bile gelmiycek. "

Benimle oyun oynuyordu.

"Beni çok güldürüyosun. O aptal kadın mı ak-"

"Yetti artık! Cha hakkında doğru konuş senin kıskançlıkların yüzünden sevgilime böyle laflar söyleyemezsin. Sen kimsin ki onun hakında böyle konuşabilirsin? Çok mu tahata alıştırdım seni. "

"Senin gibi birine ancak o alfa yakışırdı zaten. İkinizde aynısınız, bahse varım ki o gün okuldaki olayda da onun parmağı var."

Bana basta saşkınca baktı. Ağzını açtı ama hiç bir şey diyemedi. Bunu beklemiyordu belliki. Ama ifadesizliği kisa sürdü ve aşağda olan aile büyüklerini unuttup yüksek sesle üzerime geldi.

"Lafını geri al. O öyle bir şey yapmaz. İftira atma. "

"O kızlar onunun arkadaşı diğil mi? "

"Senin ağzından çıkanı kulağın duyor muJungkook! Şu gereksiz kıskançlığına bir son ver. Cha asla böyle bir şey yapmaz!"

Çok karalıydı. Ve gözleri yavaştan renk değiştirmeye başlamıştı. Bu basit bir tartışmayı aşıyodu. Kokusu ise yavastan acımaya ve genzimi yakmaya başlamıştı. Bu ısrarı sanki bana değilde kendineydi.

"Sen hala ne kıskançlığından bahsediyorsun. Bunun kıskançlık ile hiç bir alakası yok Taehyung. Kendine gel. Beni döndüren oydu. "

"O böyle bir şey yapmaz Jungkook. Yapmadı diyorum sana! Niye hala inat ediyorsun?"

"Kanıtla! Madem bu kadar emin konuşuyorsun bir bildiğin olmalı kanıtla. Bana onun yapmadığni kanıtla. Anca öyle alırım lafımı."

"Yapmadı! O yapmaz-"

"Niye? Onu niye bu kadar ısrarla savunuyorsun? "

İyice inatlaşma basladı benimle.

"O yaptı sen ister kabul et-"

"Yapmadı diyorum sen anlamıyormusun beni?"

"Yaptı-"

"Kes Artık!"

Yüzüme yediğim sert tokatla sendeletip zor durdum ayakta. Bana hiç acımadan vurdu.

🐯❤️🐰🫂