Heyecandan elim ayağım titriyordu gerçekten evleniyorum hem de Tana ile... En son ki olaydan sonra aradan yıllar geçmişti ben herşeyi öğrenmiştim Tana bir kez için annem ile konuşmama izin vermişti onunla konuşmuş özlem gidermiştim .Ama bu sadece bir kerelik bir şey de ikinci bir şans yoktu ama bu bile bana yeterliydi. Babamla aramı düzeltmiş kendi hayatıma devam etmiştim .
Olan olaylardan sonra eğitim kampından gitmiş uzak bir yerde güzel bir tatil yapmıştık bu bana gerçekten çok iyi gelmişti kendime gelmiş neyi düşünüp neye karar vereceğimi öğrenmiştim .
Sizi sonunda dediğim gibi geçmiş geçmişte kaldı ve artık geleceğime bakmam gerekiyor kim olduğumu ve ne olduğumu kabul etmem lazım ki biri geleceğim olsun . Gerçekten değil mi kabul ettim ve babamı onayladım şu an ise bir düğünüm vardı . Her şey koşuşturma içindeydi eğitim kampında yani ormanda evleniyorduk .
Sophitia ve Porcy sevgili olmuşlardı zaten belliydi bu apaçık belli ediyorlardı . Kendimi toparlamak için çok uğraşmıştım, çok çabaladım, hatta delirme noktasına kadar bile geldim ama her zaman yanımda Tana vardı . Her şey kolay bir şekilde atlattım şu an ise bir düğünüm vardı . Oradan oraya koşuşturan kızlar ve bu paniklerinden dolayı arkalarından gülen erkekler ile dolup taşmıştı .
Birden kapı çaldı ve oraya baktım içeri giren kişiyi göründü gözbebeklerim açıldı . Simsiyah gelinliği içinde oldukça cüretkar bir şekilde duruyordu. Bana baktı ve tek kaşını kaldırdı .
" Sandığımdan daha güzel olmuşsun . " Bu haline güldüm ve eteklerimi tutarak yavaşça yanına doğru ilerledim yanına varınca ellerimi boynuna doladım ve ona yaklaştım." Karın dünyanın en güzel kızı bunun farkında değil misin yoksa? " Güldü ve düşünür gibi yaptı kaşlarımı çattım hızla eğilip dudağıma sert bir öpücük kondurdu . Bu haline güldüm gerçekten çok kurnaz bir kadındı . Kapı çaldı ve içeri bizimkiker girdi .
" Herkes sizi bekliyor ama siz burda neler yapıyorsunuz hadi düğünden sonra birbirinizi yersiniz . Hadi Tana , Amadia..." Porcy panikliği karşısında sadece gülümsedim o ise karşlarını çatarak bize baktı . " Peki siz bilirsiniz sizin kaybınız. " Güldüm nazikçe elini tuttum ve birlikte çıktık . Karşımızda Üç Büyük Tanrı vardır . Hades öne geldi ve kızına kolunu uzattı ve birlikte önden gittiler Poseidon ise bana ve Zeusa son kez bakıp o da çıktı .
O ve ben tek kalmıştık bana tebbesüm ile baktı . Yavaşça yanıma geldi ve çenemi tutarak başımı kaldırdı. " Mükemmel bir kız çocuğusun biliyor musun ? " Güldüm ve ona teşekkür ettim ve yavaşça ona sarıldım. " Sadece bir kez bile olsa bana baba demeni çok isterdim . " benden nazikçe uzaklaştı ve gözlerime ümitli gözlerle baktı . Ona gülümsedim.
" Herşey için teşekkür ederim. Hayatım her zaman karmaşıktı küçüklüğümden beri bir babamın olmasını istemiştim . Bunu sana zaten daha önce de belirtmiştim, arkadaşlarıma bir babamın olduğunu ve bir kahraman olduğunu söylemek istemiştim .
Ama bunu hiçbir zaman yapamadım ve yapamayacağım da sen mükemmel bir insansın bu apaçık ortada senin gibi mükemmel birinin kızı olmak ise bir hediye . Kabul ediyorum seni kabullenmek benim için çok zor oldu . Ama ailemden kalan tek kişi sensin ve artık yeni bir aile kuruyorum . Geçmişte yanımda değildi ama gelecekti yanımda olmanı istiyorum Baba . "
Şaşkınca bana bakıyordu bu haline güldüm ve yavaşça yanağına bir öpücük kondurdum . " Hadi ama baba benim düğünüm var . Hiç düğüne geç giden bir gelin olur mu ? " Bu halime güldü yavaşça koluna girdim birlikte içeriye girdik.Galiba bu sefer güzel bir gelecek beni bekliyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Yarı Tanrıça { Kısa Hikaye }
Fantastik~Tadımlık bir hikayedir~ Çocukluğumdan beri babamın kim olduğunu ve nasıl biri olduğunu düşünerek geçmişti. Etrafımdaki arkadaşlarım babaları ile geçirdikleri vakitleri her zaman kıskanırdım . Uzaktan onları izler bir gün babamın gelip benimle böyl...