Kim Taehyung, annesinin yoğun ısrarları sonucunda daha fazla dayanamayarak kendine evlenecek birini bulur. Fakat bulduğu kişi annesinin kendisine sunduğu şartları hiç karşılamıyordu.
Semetae x Ukekook!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu bölüm birazcık uzun (3.4k kelime yani) olacak o yüzden yorumlarımızı eksik etmeyelim. 💖
Geliyor gelmekte olan! 😻
-
Kim Taehyung
"Abiciğim, bu içtiğim beşinci kahve. Lütfen içme artık." diye sitem eden kız kardeşimi dinlemiyor, saçım ve makyajım yapılırken elimdeki karton kutunun içindeki kahveyi durmadan içiyordum. Sıfır uykuyla ayakta durduğum için durmadan kahve içme gereksinimi duyuyordum. Alkol alamazdım, en azından düğün sonrası yiyeceğimiz kutlama yemeğine kadar ağzıma alkol süremezdim. Alkol ben de yoğun bir uyku hâli yapardı hep.
"Jisoo, Jungkook'u kontrol eder misin? Mesajlarıma dönmüyor, fotoğraf çekimine gitmemiz gerek ve ne durumda olduğunu bilmem lazım."
"Aslında oradan geliyorum." bakışlarımı ilgiyle kardeşime çevirdiğimde, hemen yanımda elleriyle oynadığını görünce endişelenmeden edememiştim. Her şey yolunda mıydı? "Abi Jungkook çok güzel olmuş!"
Duyduğum şeyle rahatlarken, kız kardeşimin bu abartılı tavrına göz devirmiştim. Bazen ayarını cidden kaçırıyordu.
Son haftalar çok yoğun geçmişti bizim için. Planladığımız bu sahte düğünün mükemmel olmasını istiyorduk, pek belli etmese de Jungkook'un bu sahte düğün için oldukça hevesli olduğunu ben kendim görebiliyordum. Heyecanı vardı.
Onunla özel olarak damatlık almış, provasını yapmış, düğün yeri ayarlamış, düğün planlaması için özel bir planlamacı tutmuş, altı ay beraber yaşayacağımız evi seçmiş ve tutmuş -o evi aldığımız gün Jungkook pek iyi değildi, kabus gibi bir gündü desem yalan olmaz- ve aklıma şu anda gelmeyen birçok ince detaya hayat vermeye çalışmıştık. Jungkook o sahil yolunda karşıma çıktığı vakit gerçekten işlerin bu raddeye gelmesini hiç tahmin etmezdim.
Ve dürüst olmam gerekirse Jungkook gerçekten hoş biriydi, nazikti, anneme iyi olmaya çalışıyordu -dün yaptıkları o talihsiz görüşmeye rağmen- ve bana hep yardımcı olmaya çabalıyordu. Yerinde bir başkası olsa büyük ihtimalle bu kadarına katlanmazdı. Belki de sırf anlaşma gereği üstüne yapıyordu, neticede ona yüklü bir miktar para vermiştim. Ne kadar verdiğimi şimdi ben bile hatırlamıyorum.
Dün akşam yanına gittiğimde gözlerinde gördüğüm sinir çok farklıydı çünkü annemin ona sarf ettiği cümlelerden hiç hoşnut olmamıştı. Annemin açıkça onu ezmeye çalıştığını biliyordum ve eğer orada olsaydım buna izin vermezdim. Jungkook serseri değildi, Jungkook sadece istediği şekilde yaşayan, istediğini yapan, dövmeleri ve piercingleri olan hür bir gençti. Bu onu serseri yahut uçuk birisi yapmazdı. Bu yüzden hem onun altı ay anlaşmayla sınırlı kocası hem de ondan büyük bir hyungu olarak onu korumak için elimden geleni yapacaktım.
