Maria'nın Laneti

10. bölüm(İlk dokunuş)

Başlamadan önce yıldızımıza basmayı unutmayalım

Hangi saatlerde daha aktifseniz bölüm saatlerini ona göre düzenleyeceğim, buraya yazarsanız sevinirim

İyi okumalarr

🔮

Hayatım boyunca hiçbir erkekle yakınlaşmamıştım, Ailemden pek sevgi görmediğim için sevgiyi hep çevremde aramıştım. Erkekler bir zamanlar bana iyi gelsede sonradan canımı yakmaya başlamışlardı. Ben her zaman tek bir erkekde takılı kalan biriydim fakat onlar benim aksime hep birden fazla kız istemişlerdi, bu yüzden onların da sevgisine inanmamaya başlamıştım. Her erkek aynı olmasa da bana her zaman kötüleri dek gelmişti

Mesela ben hayatım boyunca hiçbir zaman sevilmemiştim, sevdiğim kişilerin niyeti de her zaman vücudum olmuştu. Bu beni iğrendirirken onları mutlu ediyordu,

Hiç unutmuyorum, lise 2 de çok sevdiğim bir çocuk vardı. Sanki bir tek ben varmışım gibi davranıyor ve bana çok fazla değer veriyordu, onun yanında vaktin ne kadar hızlı geçtiğini farketmiyor ve kendimi çok değerli hissediyordum ta ki gerçek yüzünü görene kadar.onunla bir gün evde yanlız kaldığımızda üzerime atılmıştı, Ogün ne kadar ağladığımı bir ben birde Allah bilirdi.

İşte tam o gece kendime bir söz vermiştim, hiçbir erkeğe güvenmicek ve sevmicektim. O zamandan beri de karşı cinsimle hiçbir zaman temas işine girmemiştim, ve oda bugüne kadar sürmüştü.

Belkide albert ile önceden de birşeyler yapmıştık, belkide dudakları dudaklarıma değmişti bilmiyordum. Tek bildiğim şey ona sonsuz güveniyor oluşumdu, yavaş yavaş yüzüme yaklaşırken tepkimi ölçmeye çalışıyordu. En ufak istemediğime dair bir hareket yapsam direk üstümden kalkıcak gibiydi

Ben ise onu rahatlatmak adına gözlerimi kapattım, görmesem bile gülümsediğini her hücremle hissettim. Çok fazla oyalandığında gözlerimi açtım, küçük bir hareketimde burunlarımız birbirine değebilirdi, bu kadar yakınıma gelip neden durduğunu anlamamıştım. Nefesimi verdiğimde "senin dudağının iyileşmesi için benim öpmem lazım bence" dedim olayı hızlandırmak için. Erkeksi gülüşü kulaklarıma dolduğunda bende güldüm, kalbimin ritmini duymuyor oluşunu dilerken ona doğru yaklaştım. Dudaklarımızın birbirine değmesi ile hızla geri çekildim, bu küçük dokunuş bile bana sıcak basmasına sebep olmuştu. Elimi kalbime koyduğumda sakinleşmeye çalışıyordum

Ama o beklemek istemiyor olmalı ki yeniden öptü, onun öpüşü benim ki kadar masumca olmamıştı. Direk olarak dudaklarımı dudakları arasına almıştı, benim beceriksizliğimi hareketleri ile saklıyordu. Hareketleri hızlanırken ona yetişemiyordum, o kadar hızlı davrnıyordu ki nefes almakta güçlük çekiyordum. Gözümün önü parlaması ile ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açtım ve Albertin yüzünü gördüm

Alberti artık görebiliyordum

Şaşkınlıkla onu itelediğimde hemen üstümden indi, o rahatsız olduğumu düşünmüş olsa da ben sadece onu görmenin şaşkınlığını yaşıyordum.

Yüzü elle çizilmiş kadar şekilli ve güzeldi, yaşına rağmen oldukça genç duruyordu, çene kası ve dağınık saçları beni mest ederken gözlerindeki derinlik nutkumun tutulmasına sebep oldu. Gözlerimi aşağıya doğru indirdiğimde oldukça yapılı bir vücudu olduğunu gördüm, benim iki katımdı

Onu bu kadar fazla incelediğim için gerçeği anlamış olmalıydı, onu görüyor olmak tüylerimi ürpertmişti, ben daha yeni böyle bir erkekle mi öpüşmüştüm? Yeniden bana doğru yaklaştığında eskisi gibi rahat olamıyordum, onu görüyor olmak beni geriyordu. Bu his utanma mıydı yoksa daha farklı birşey miydi bilmiyordum, tek bildiğim görünüşünün muazzam olduğuydu.