1. bölüm(Ağlayan kadın)

207 18 20
                                    

Bir efsaneden esinlenerek yazılmıştır

Kitapta geçen kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür.

Kitapta geçen kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"BABA!!" diye büyük bir çığlık attım. Her ne oluyordu bilmiyorum ama kendimi bir yere sürükleniyor gibi hissediyordum "Afra hayır! Buraya gelmemeliydin!!" Diye bağırdı babamda. Korkarak yanına gitmeye çalıştım fakat bir şey beni çok sert bir şekilde kendine doğru çekti, babam telaşla "Boyutlar beni almıyor! Sikeyim! Bin kez sikeyim!!" Diye bağırıyordu. Neler oluyor bilmiyordum ama iyi şeyler olmadığı kesindi...

::::::::::•::::::::::::•:::::::::::•:::::::::•::::::::::::::•::::::::::
Olaylardan önce

Ayakkabılarımı giyerken bir yandan da anneme sesleniyordum "Anne! Çıktım ben" Annem elindeki tabağı yeşil bir bezle silerken yanıma gelip sol yanağıma bir öpücük bıraktı "Hadi bakalım Allah kolaylık versin kuzum" diyerek gülümsedi. Aynı şekilde karşılık verip sehpanın üzerindeki telefonumu alıp evden çıktım. Liseden mezun olmuş ve üç ay tatile girmiştim, boş oturmak istemediğim için evimizin yakınlarındaki bir kafede işe başlamıştım, yaklaşık 10 dakikalık yürüme mesafesi vardı ve oldukça güzel bir yerdi. Ordaki ablayı çok sever ve saygı duyardım, ben Üniversite sınavlarına çalıştığım sıralar bana oldukça yardım etmiş ve her daim yanımda durmuştu. Eşi de bir o kadar iyi ve düşünceliydi, babam ile annem ayrı olduğu için çoğu kez baba sevgisi görmemiş ben burda kendimi çok huzurlu hissediyordum.

Kalabalık olmayan sokak da müzik dinleyerek Betül cafe ye doğru ilerliyordum. Buranın sahibi Serkan abiydi ve cafenin ismini eşinin adını koymuştu. Birbirlerini o kadar çok seviyorlardı ki çoğunlukla gıpta ile izliyordum onları. Yine bir gülümseme ile Betül abla beni kapının önünde karşıladı ve belimden yavaşça içeri doğru iteledi "Gelmiş gene bizim kız" diyerek yanağımdan makas aldı, ona en sıcak gülümsemelerimden birini gönderip işimin başına geçtim. Burda garsonluk yapıyor ve oldukça da iyi bir para kazanıyordum, annem babamla sebebini bilmediğim ve asla açıklamadığı  bir ayrılık yaptıktan sonra kendi ayakları üzerinde durmak istemiş ve babamdan gelen hiçbir parayı kabul etmemişti. Evi kendi geçindirmek istiyor ve oldukça da zorlanıyordu, buraya girdikten sonra üstünden yük kalkmıştı.

"Kızım bir bakar mısın?"

Duyduğum ses ile düşüncelerimden ayrılıp beni çağıran kadının yanına gittim. Çay siparişini ordaki abiye ilettikten sonra karşıdaki genç bir kadının bana çok dikkatli bir şekilde baktığını farkettim, gülümsesem bile aynı tepkiyi alamamış üstüne sinirlendiğini farketmiştim. Abinin seslenmesi ile çayı alıp diğer kadına götürücektim ki beni dikkatle süzen kadın bir anda ayağa kalkıp bana sert bir şekilde çarpmıştı, sıcak olan çayın tamamen üstüme dökülmesi ile küçük bir çığlık atıp gerilemiştim. Betül abla koşarak yanıma gelmiş iyi olup olmadığımı sormuştu, geçiştirir bir cevap verip direk tuvalete ilerledim ve üstümü çıkartıp karnıma ve göğüslerime dökülen çayı silmeye başladım. İçeri Betül abla gelip bana krem vermiş ve ne kadar kabul etmek istemesem de eve gitmemi söyleyip durmuştu. Onu kırmayarak eşyalarımı topladım ve eve doğru yol aldım, burada iki aydır çalışıyor ve hiçbir sıkıntı yaşamıyordum, bu kadını ilk kez görmüş ve yaptığı şey karşısında şoka uğramıştım. Sonuçta kim neden tanımadığı bir garsonun üzerine çay dökmek isterdi?

Maria'nın Laneti Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin