3↬ Onu iyileştireceğim

664 69 88
                                    


Umarım beğenirsiniz 💜🧚🏻‍♀️

...

Sabah üzerimi giyindikten sonra ilk işim Jin'in kapısını tıklatmak olmuştu, uyanmış mıydı acaba? Seslenip seslenmemek arasında kararsız kalmıştım ki açıldı kapı. Badem şeklindeki gözlerini büyüterek baktı yüzüme, gülümsedim "Günaydın Jinnie"

Kapıyı sonuna kadar açıp girmem için çekildi. Gördüğüm kadarıyla çoktan uyanmış, yatağını düzeltmiş ve üzerini giyinmişti "Ne zaman uyandın?" soruma cevap verir belki diye sormuştum işte ama yine konuşmadı benimle. Bugün en kısa zamanda bir psikologla görüşecektim, neden konuşmadığı hakkında bilgi edinmem gerekiyordu.

"Elini yüzünü yıkayıp dişlerini fırçala, sonra birlikte kahvaltı yapacağız tamam mı?" başını sallayıp onayladı, o banyoya geçti ben de aşağı indim.

Mutfağa gider gitmez elimi çabuk tutup başlamıştım bir şeyler yapmaya. Biraz sonra geldi sessizce, ayakta öylece bana baktığını gördüğümde sandalyeyi işaret ettim "Otursana" söylediğimi yapıp çekinerek oturdu "Harika bir aşçı olduğumu biliyor musun?" dedim omuzlarımı dikleştirirken. Kollarını masaya koyup merakla izlemeye başladı.

Elimdeki yumurtaları kırarken bir yandan da beni izleyen ona bakıyordum. Aniden dikkatim dağılmış ve yumurtayı resmen paramparça etmiştim "Aishh" bu yapışkan histen nefret ediyorum, hemen suyu açıp elimi yıkamaya başladım "Olur arada böyle kazalar" dedim hafifçe kıkırdarken. İyi yemek yapıyorum diye kendimi övdükten sonra rezil oluş şeklim komikti.

Elimi silip tekrardan yumurtayı aldığımda kalkıp dikildi karşıma. Ne yapacak diye beklerken uzattı elini "Yumurtayı mı istiyorsun?" anlamayarak tekrar sordum "Sen mi kıracaksın?"

Gözlerini evet der gibi kırpınca ona hayır diyemeyip verdim eline "Al bakalım, kolay gibi görünebilir ama biraz zor-" sözlerimi kesen onun iyi bir şekilde iki yumurtayı da kırması oldu, ben şaşkınlıkla onu izlerken çırpıcıyı alıp karıştırmaya başladı. Yeterince karıştırdıktan sonra tutmam için uzattı. Kâseyi elime alırken hayretle sordum "Daha önce yemek yapmış mıydın?" cevap vermeyip suyu açtı ve pirinçleri yıkamaya başladı. Gülerek salladım başımı "Wow, aşçı gibi görünüyorsun Jinnie"

Tüm ciddiyetiyle pirinç yıkamaya devam eden ona eşlik etmeye karar verdim. Yemek yapmayı biliyor olması aslında işime yaramıştı, artık yemekleri birlikte yapardık. Çekmeceden aldığım ramenlerin paketini açarken içimden geçen şeyi sevimli bir şekilde sordum "Bundan sonra yemek yaparken hyunguna yardım edersin değil mi Seokjinnie?"

Başını aşağı yukarı salladığında mutlu olmuştum. Birlikte hazırlamıştık masayı, ben durmadan konuşmuştum ama o her zamanki gibiydi. Yine de pes etmeyecektim, eminim bir gün konuşacaktı benimle.

Karşılıklı sandalyelere oturduk. Ben yemeye başlamadan yemiyordu, geçen de böyle yapmıştı. Seslenmeden başladım.

Bir süre öylece yedikten sonra kaldırdım başımı "Bugün emniyete gideceğim akşam altı gibi gelirim. Mesai yaptığım zamanlar da oluyor ama altıda çıkarım çünkü seni tek bırakmak istemiyorum, ben gelince birlikte bir şeyler yer film izleriz"

Başını sallayıp kabul etmişti. Çok geçmeden yemiş ve toplamıştık etrafı. Mutfaktan çıkmadan önce ona doğru yaklaşıp kolumu omzuna attım, birlikte dolaba doğru ilerlerken devam ettim konuşmaya "Artık burası senin de evin, bu yüzden çekinme sakın. Dolabı açıp istediğin şeyi yiyebilirsin, film falan da izleyebilirsin" ellerini önünde birleştirip eğmişti başını sevimli bir şekilde, tatlılığına gülümsedim "Gel bakalım" birlikte salona geçtik.

𝙃𝙤𝙢𝙚 ·٠• TaeJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin