💜🧚🏻♀️
Jin
Taehyung'u sedyeye koyduklarında hemen tuttum elini, o anda yavaşça araladı gözlerini, nihayet seslenişime bir tepki vermişti. Ağlarken gülümsedim "T-taehyung, beni duyuyorsun değil mi?" ağzını açtı ama konuşamadı, bu daha çok ağlattı işte, eğilip öptüm alnına düşen saçlarını "Nolursun beni bırakma, nolursun dayan!"
Sedyeyi kaldırıp ambulansa götürdüklerinde ben de arkalarından ilerledim, Jimin elini sırtıma koyup girmem için işaret etti "Onunla git" bu ânı bekliyor gibi hızla bindim, Taehyung'un yanına oturup elini ellerimle sıkıca kavradım ve dudaklarıma götürüp öptüm.
Hıçkırıklarım tekrardan onun gözlerinin açılmasına sebep oldu. Yavaşça başını bana doğru çevirdi "A-ağlama" zar zor konuşuyordu hâlâ ağlama diyordu "S-senin için ağlıyorum...bi-bilerek mi ağlıyorum s-sanki" alt dudağımı dişleyip ağlamamı dindirmeye çalıştım ama olmadı, durduramıyordum kendimi.
İç çekişlerim arttı ve nefes alamıyor gibi hissetmiştim. Elimi göğsüme koyup derin bir şekilde nefes alıp vermeye başladığımda Taehyung'un endişeli sesi doldu kulaklarıma "O-onunla ilgilenin"
Sinirlerim bozulmuş tüm vücudum titremeye başlamıştı, nefes alamıyordum. Ambulanstaki hyung sakin olmamı söyleyip hava veren tuhaf maskeyi kafama taktı.
Bu biraz iyi gelmişti, kısa süreliğine gözlerimi kapatmış arkama yaslanmıştım "Jin...iyi misin?" Taehyung'un sorusuyla göz kapaklarımı aralayıp yanımda uzanan onun elini sıkıca kavradım, iyiyim der gibi başımı salladığımda elimi hafifçe okşadı "A-ağlama bir daha...gerçekten i-iyiyim, seni bırakıp gitmem-"
Elimi uzatıp ağzını kapattım, zar zor konuşuyordu zaten nefesini harcamasını istemedim, canı yanıyordu, görüyordum aptal değildim iyiyim diyerek beni kandırmaya çalışıyordu.
Bir süre sessiz kaldık, Taehyung gözlerini kapatmıştı, uyuyor gibi gözüküyordu, ritimle nefes almaya başlamıştı. Sadece yorgundu, evet kötü bir şey yoktu, iyiydi, iyi olacaktı.
Ambulans hızlı bir şekilde bizi hastaneye getirmişti, sedyeyi aceleyle süren ekiple birlikte girdim kapıdan, onlar Taehyung'u içeri almadan önce tuttuğum elini öpüp konuştum "Seni seviyorum Taehyung, burda bekleyeceğim, nolursun iyi ol"
ve kapı kapandı.
Hiç olmadığım kadar kötü hissediyordum, tekrardan göz yaşlarım yanaklarımdan akmaya başladığı sırada Yoongi ve Jungkook'un sesini duydum, sarılmaya ihtiyacım vardı ve daha fazla ağlamaya.
Koşarak gelen onlara sıkıca sarıldım ve bu beni gerçekten daha çok ağlatmıştı.
Taehyung beni kurtaracak diye beklerken hiç böyle olacağını hâyâl etmemiştim, birlikte hemen evimize gideriz sanmıştım. Beni kurtarmıştı şimdi ise benim yüzümden yaralanmıştı.
Bu olanlarla inanmak istemiyordum, hepsi benim suçumdu, nasıl bu kadar aptal olabilirdim, nasıl ona bir şey olmasına izin verebilirdim?
Keşke nerde olduğuma dair ona hiç mesaj vermeseydim, tek ona bir şey olmasaydı da beni yine dövselerdi. Yoongi ve Jungkook kollarıma girip beni oturtturduğunda aklıma bunlar gelmişti, beni kurtarmaya gelmeseydi eğer yaralanmazdı. Keşke beni kurtarmaya gelmeseydi.
Başımı yanımdaki Yoongi'nin omzuna koydum ve sessizce ağlamaya devam ettim. Onlar da beni sâkinleştirmek için konuşup durmuştu, Taehyung'un güçlü olduğunu ve beni bırakmayacağını söylemeleri biraz da olsa iyi ve güvende hissettirmişti.
Jimin
Jin'e yansıtmasak da biz de endişeliydik aslında, onu rahatlatmak adına konuşup sohbet etmeye çalışmıştık, ağlamaktan mahvolmuştu ama şimdi neyse ki iyiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙃𝙤𝙢𝙚 ·٠• TaeJin
FanfictionBir komiser ve gülümsemeyi unutmuş bir çocuk... ✐ [07.07.2023 - 12.01.2024]