13↬ Söz veriyorum

535 51 265
                                    


Ben geldimmm 🙆🏻‍♀️💜🧚🏻‍♀️
Umarım beğenirsiniz keyifli okumalar 😚

Jin

Jungkook ve Yoongi'ye artık sevgili olduğumuzu anlatmıştım ama Jungkook onca anlattığım şey içinden yalnızca bir şeye takılmıştı "Hyung mu diyorsun hâlâ? Sen ciddi misin Jin?"

Bunda ne vardı ki? Takmışlardı bi hyunga "Ama...Taehyungie hyung benden büyük"

"Yoongi de benden büyük, ona hyung mu diyeyim şimdi?" Yoongi araya girdi "Aslında...hiç fena olmaz" dedi sırıtarak. Jungkook gözlerini belerttiğinde gülmeyi kesip dudaklarını birbirine bastırdı.

Jungkook bakışlarını bana çevirip konuşmaya kaldığı yerden devam etti "Sevgilim de, aşkım de, hiç olmazsa direkt Taehyung de ama hyung deme. Bak Jin siz sevgilisiniz, bu samimi sözlerle onu hoşnut edersin ve kalbini daha çok kazanırsın. Anlıyorsun değil mi beni?"

Yüzümü elime yaslarken düşündüm. Hyunguma Taehyung dediğimi düşünemiyordum...ama denemem gerekiyordu. Sanırım Jungkook haklıydı, o benim sevgilimdi, dün de söylediğim gibi bu ilişkiyi güzel bir şekilde ilerletmeliydim, onu şaşırtmalıydım.

"Bizim dersimiz başlayacak, sen de burada ders çalış kiraz, bizi bekle tamam mı öğle yemeğini birlikte yiyelim?" Yoongi'nin söylediğini başımla onayladım. Benimle vedalaşıp gittiler.

...

Ders çalıştıktan sonra sıkılıp dışarı çıktım. Başım eğik karları ezerek yürüyordum ki tanıdık bir yüz görmemle durdum. Woong o günkü kamelyada oturuyordu ve hiç iyi görünmüyordu. Merakla adımladım "Woong" başını kaldırmadan önce hızla gözlerini sildi "Ah merhaba Jin" dedi zorla gülümseyip. Karşısına oturup sordum "Sen iyi misin?"

Başını iki yana salladı "Değilim...arkadaşımla tartıştık" ağlamamak için alt dudağını dişlemişti. Endişeyle kalkıp onun yanına oturdum "Küstünüz mü yoksa?"

"Küsmek?" başını çevirip anlamadığım bir ifadeyle baktı yüzüme sonra hafifçe gülümseyip omuz silkti "O bana küsmez ki, kıyamaz bana" saatine bakıp geriye yasladı başını "Eminim bir saat içinde arar"

Umarım söylediği gibi olurdu. Elinin tersiyle gözlerini silip yanındaki çantayı kucağına aldı "Biraz kraker yer misin?" sevinçle onayladım "Olur" çantasından çıkardığı paketi uzattı, birlikte yemeye başladık. Havadan sudan sohbet etmiştik, o cidden hem komik hem tatlıydı.

Biraz sonra bize doğru bakan iki kişiyle göz göze geldim, Woong hemen kapüşonunu başına çekti. Bize kötü kötü bakan ikili uzaklaşınca merakla sordum "Onlar kimdi?" eğdi başını "Beni sevmezler, nefes alsam sinir olurlar"

Onun gibi birisinden ne istiyorlardı ki? Gerçekten bazı insanlar çok kötüydü. Yanımdaki ona dönüp aklıma gelen şeyi söyleyiverdim "Eğer sana zorbalık yapıyorlarsa bana söyle, sevgilime söylerim o buna engel olur"

Alayla güldü "Niye? Sevgilin gangster falan mı? Öldürür mü onları?" ben de güldüm "Hayır tabii ki, niye öldürsün o bir komiser, kâtil değil! Sadece gözlerini korkutur"

Gözlerini bir yere sabitleyip daldı uzaklara "Polisler de göründüğü kadar masum değildir, aslında onlar da bi' tür kâtildir" hemen itiraz ettim "Hiç de bile. Eğer öldürürlerse de kötü insanları öldürürler-"

"Kötü insanlar da yaşamayı hak ediyor, herkes yaşamalı bence, ölüm...bana göre çok korkunç" başımı eğip düşündüm, haklıydı aslında. Mesela ben de babamın ölmesini istemezdim.

"Benim gitmem gerek" yine bir anda ayaklanmıştı. Ben de onunla birlikte kalktım "Bir gün seni arkadaşlarımla tanıştırmak isterim" dediğimde omuz silkti "Seninle anlaştığıma bakma, yeni insanlarla tanışmayı pek sevmem aslında" el kaldırıp göz kırptı "Sen diğer insanlardan farklısın"

𝙃𝙤𝙢𝙚 ·٠• TaeJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin