Okuyan herkese teşekkür ederim 🥺🫂 seviyorum sizi 🙆🏻♀️💜🧚🏻♀️Taehyung
"H-hyung...b-ben Yoongi" sesindeki endişeyi fark etmem uzun sürmedi. Kötü düşünmek istemezdim ama ilk aklıma gelen şey Jinnie'm olmuştu "Noldu?" korkarak devam ettim "Jin'e bir şey mi oldu?"
"Hyung..." bir türlü konuşamayışı sinir etmişti beni, yükselttim sesimi "Lan söylesene noldu?"
"Jin kayıp hyung" duyduğum şeyle elim ayağıma dolaştı, oturduğum yerden kalkıp kapıya doğru adımladım "N-nasıl kayıp?"
"B-biz derse girmiştik o kütüphanedeydi, dersten çıkınca bulamadık, telefonu kapalı"
Telefonu kapalı demesiyle kalbime bir sızı girmişti, konuşamadım doğru düzgün. Tam ağzımı açmıştım o ekledi "En son Woong diye bir çocukla görmüşler onu, birlikte kampüsten ayrılmış olabilirler, hyung çocuk normal değilmiş-"
"Ne demek normal değilmiş?" sinirden bağırmış ve çekiştirmiştim saçlarımı, odadaki herkes bana baktı ama umursamadım "Lan ben size güvenip de bırakıyorum yanınıza, ne olduğunu bilmediğiniz insanlarla arkadaş olmasına nasıl izin veriyorsunuz!?"
Sesi ağlar gibi zorla çıkmıştı "Y-yemin ederim bilmiyorduk hyung, her zaman bizi bekliyordu, bir yere gitme diye tembihliyordum. Nerden bilecektim? Çocukta munchausen sendromu varmış, kirazı kandırmış anlaşılan, gerçekten bilsem izin verme-"
"Sus tamam geliyorum oraya, sakın bir yere kımıldamayın!"
Telefonu kapatır kapatmaz Jin'in numarasını tuşlayıp kulağıma götürdüm, ben koşar adımlarla odadan çıkınca Jimin hızla arkamdan gelip kolumu tuttu "Noldu? Jin mi kaybolmuş?"
Telefonun gerçekten kapalı olduğuna emin olunca iyice korkmuştum. Kolumu tutan Jimin'e döndüm "Kamera kayıtlarına bakıp sana haber edeceğim Jimin, sen bir şekilde Jin'in telefonuna ulaşmaya çalış"
"Nolmuş peki-" onu dinlemeden koşarak çıkmıştım.
...
Arabayı nasıl kullandığımı bile anlamamıştım. Koşacağım diye buzdan kayıp düşmem de saniyeler içinde gerçekleşmişti "Sikeyim böyle işi!" yerde biriken kara bir yumruk sallayıp ayaklandım ve tekrardan koşmaya başladım. Öfkeden ne yaptığımı bilmiyordum.
Koştuğum için miydi yoksa korkudan mıydı bilmiyorum ama kalp atışlarımın sesi kulağımda yankılanıyor gibiydi.
Yoongiyle Jungkook'u görünce hemen yanlarına vardım. Ben konuşmadan Jungkook atladı "Şuradaki kamera çekmiştir onları" deyip parmağıyla arkamdaki kamerayı gösterdi.
Onlara bağırıp çağırmak istesem de sinirlerime hâkim olmaya çalıştım, önceliğim Jin'di, onu bir an önce bulmalıydım. Onlarla sonra hesaplaşacaktım.
...
Benimle birlikte kamera kayıtlarına bakmaya gelmişlerdi. Jin'i ekranda görünce kaldırdım elimi "Dur burada! Yaklaştır"
Jin'in yanında oturan çocuğa acil bir telefon geliyor gibi görünüyordu, kısa bir konuşmadan sonra ikisi de heyecanla kalkıp ayrılıyorlardı oradan. Devamında ise taksiye biniyorlardı, taksinin plakasını alıp ayaklandım. Suçlu gözlerle oturan ikiliye işaret ettim "Benimle gelin"
Ben önden yürürken biri sağıma diğeri soluma geçti, telefonu çıkarıp Jimin'e mesaj atmak için sordum "Çocuğun soyadı neydi?"
Bana yetişmek için nefes nefese yürüyen Jungkook cevapladı sorumu "Lee Woong, tek bildiğimiz şey bu hyung" başımla onaylayıp arabaya geçtim, onu araştırması için Jimin'e çoktan haber edip çalıştırdım arabayı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙃𝙤𝙢𝙚 ·٠• TaeJin
FanfictionBir komiser ve gülümsemeyi unutmuş bir çocuk... ✐ [07.07.2023 - 12.01.2024]