Takemichi gözlerini sınıfta gezdirmiş sonrada boş olan Sanzu nun yanına oturmuştu. Sanzu yüzündeki maskeyi düzeltti. Takemichi, Sanzu ya gülümsedi ve elini uzattı."Kusura bakma sana sormadan yanına oturdum. Ben Hanagaki Takemichi."
Sanzu maskenin altından gülümsedi ve Takemichi nin ona uzattığı eli tuttu."Ben Sanzu. Haruchiyo da diyebilirsin. Şu öndeki pembe kafalının yanında oturan kız da kardeşim Senju."
Senju arkasına döndü ve Takemichi ye gülümsedi. Hinata da arkasını dönmüştü.
"Bakamichi sınıfımıza geliyorsun ama bi küçüklük arkadaşına selam vermiyorsun. Ayıp oluyor."
Takemichi kıkırdamıştı. Ran ve Rindou nun arkasında oturan İzana ve Kakuchou ya baktı."Kusura bakma Kaku. Senin başka sınıfta olduğunu düşündüm."
"Yalancı."
"Eh biraz var."
Manjirou gözlerini Takemichi den ayıramıyordu. O çok güzel gülüyordu. Chifuyu ayağa kalktı ve Takemichi nin sırasının önüne gelip elini Takemichi ye uzattı.
"Ben Matsuno Chifuyu."
Takemichi, Chifuyu nun eline bakıp parlak bir şekilde gülümsedi. Chifuyu nun ona uzattığı eli tuttu."Hanagaki Takemichi."
Chifuyu sınıftaki herkesin ismini söylemişti. Takemichi de onu dinlemişti. Chifuyu, Manjirou nun ismini söylediğinde Takemichi, Manjirou nun karanlık gözlerine bakıp gülümsedi. Manjirou nun karanlık gözleri ilk defa beyazla parlamıştı.
Baji, Manjirou nun kafasına bir tane geçirdi. Manjirou sinirle ona bakarken Baji fısıldayarak konuştu.
"Lan yazın ışık görmüş sinekler gibi bakmasana çocuğa andaval!"
"Bakmıyorum!"
"Yarrak bakmıyorsun! Gözlerinle çocuğun namusunu götürdün. Çocuk bakireyse senin gözlerin yüzünden artık değil."
"Siktir git Baji."
Manjirou kafasını o tarafa çevirdiğinde Chifuyu, Takemichi, Sanzu, Senju ve Hinata nın konuştuklarını gördü. Konuşmaya arada bir Haitanai ikizleri de katılıyordu.
"Hanagaki okul çıkışı beraber bir şey yapalım mı?"
"Kusura bakma Senju. Okul çıkışı işlerim oluyor. Pazar gününe ne dersiniz?"
Chifuyu, Manjirou ya onay bekleyen bir bakış attı. Çünkü biliyordu Manjirou bazen çete üyelerine inat pazar günü toplantı yapıyordu. Manjirou omuz silkti. Chifuyu da gülümsedi.
••••••••••••••••
Takemichi kantinde sıra bekliyordu. Biraz huysuzlanmıştı. Parmak uçlarına çıktı ve söylendi.
"Bu okuldaki öğrenciler neyle besleniyor anasını satayım! Yeni sürüm mü bu? Ben bu sürümü nasıl kaçırdım ya!"
Öğrencilerin birden kenara çekilmesiyle Takemichi anlamaz gözlerle etrafına baktı. Adının Manjirou olduğunu öğrendiği ve şimdiden isimlerini unuttuğu insanlar vardı.
Gene de neden herkesin kenara çekildiğini hâlâ anlamamıştı. Manjirou nun gözleri Takemichi yi bulunca Draken e bir kaç şey söyledi. Draken kantinci ile konuşurken Manjirou, Takemichi nin yanına geldi.
"Ne istiyorsun?"
"He?"
Manjirou, Takemichi nin tatlı tepkisine kıkırdadı ve Takemichi nin bileğini narin bir şekilde tutup önden ilerlemeye başladılar."Eh man-"
"Mikey diyebilirsin lakabım Mikey."
"Peki Mikey kun. Bir şey sorabilir miyim?"
"Bir şey sormak için izin alman gerekmez Takemichy."
Takemichi, Manjirou nun adını yanlış söylemesine gülümsedi. Şuan ikiside sıranın en önündelerdi. Kantinde ki herkes şok olmuştu. Takemichi yi ilk defa görüyorlardı. Kimdi ki bu?
"Ne istiyorsun Takemichy?"
"Abla bana bi tane browni verir misin?"
"Çilekli mi evladım?"
"Hayır abla çikolatalı olsun."
Yaşlı kadın gülümsemiş ve raflardan çikolatalı browni yi alıp Takemichi ye vermişti. Takemichi etrafına baktığında Manjirou nun ekibinin gitmiş olduğunu gördü. Ne ara gitmişlerdi ki.
Takemichi omuz silkti ve cebinden parasını çıkarıp yaşlı kadına uzattı. Yaşlı kadın gülümsedi.
"Evladım az önceki çocuklar ödedi."
"Ödediler mi?"
••••••••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angel
FanfictionHayattaki en güzel kalbi, en güzel gülümsemeyi tanrı ona mı vermişti? Bütün güzel olan her huya sahipti. Hoşgörü, cesaret, okyanus kadar temiz bir kalp. Peki ya Manjirou?