Manjirou durduğu cafe yi inceledi. Takemichi anında motordan indi ve kafasındaki kaskı çıkarıp Manjirou ya uzattı."Getirdiğiniz için teşekkür ederim Mikey kun."
Takemichi gülümseyince Manjirou da gülümsemişti.Takemichi cafe ye girince Manjirou motorda yan dönmüş ve cafeye bakıyordu. Cebindeki sigarasını çıkardı ve sigarayı dudaklarının arasına yerleştirdi. Rüzgar ın gelmesini engellemek için elini sigaraya ya siper etti ve çakmağıyla sigarayı yaktı.
Zehirli dumanı içine çekerken çalan telefonla gözleri cebine gitti. Dudağında ki sigarayı sağ eline iki parmağının arasına aldı ve sol eliyle cebindeki telefonu çıkartıp arayan kişiye baktı. İzana arıyordu. Manjirou telefonu açtı ve kulağına götürdü.
"Efendim İzana."
"Nerdesin len?"
"Takemichy i bıraktım şuan cafe nin ordayım."
"Bıraktıysan orda ne yapıyorsun amına koyayım? Geri gelsene."
Manjirou sessiz kaldı. Manjirou da burada ne yaptığını bilmiyordu ki. Birden gözü cafe ye gitti ve Takemichi nin gülerek müşterilerin istediklerini not aldığını gördü.
Manjirou nun nefesi kesilmişti. O gülüşte neydi ki öyle?
"İzana çete sana emanet ben geç geleceğim."
"Mikey salak mısın amk gelsene-"
Manjirou, İzana nın yüzüne kapatıp sigarayı gene dudaklarının arasına aldı ve zehirli dumanı içine çekti.Takemichi kafasını kaldırınca Manjirou nun hala orada olduğunu gördü. Takemichi kaşlarını çatarak Manjirou ya baktı.
Takemichi yanındaki arkadaşına bakıp bir şey söyledi ve Manjirou nun yanına geldi. Elinde hâlâ tepsi vardı.
Manjirou kafasını yana eğdi. Takemichi nin çatık kaşlarından ne olduğunu anlayamamıştı.
Takemichi yavaş bir şekilde tepsiyle Manjirou nun kafasına vurdu. Manjirou gözleri sonuna kadar açılmıştı.
"Neden şu zıkkımı içersin ki?!"
Manjirou şok olmuştu. Sigarayı dudaklarının arasından çıkarıp işaret parmağı ile orta parmağının arasına aldı."Sigaradan mı bahsediyorsun?"
"Başka neyden bahsedebilirim Mikey kun? İçme lütfen şunu kendine zarar veriyorsun."
Manjirou kafasını yana çevirdi ama Takemichi, Manjirou nun gülümsediğini görmüştü. Takemichi nin de kalbi hızlı atmaya başladı. 'Gülüşü çok güzel.' diye geçiriyordu içinden.
Manjirou sigarayı yere attı ve ayağı ile ezdi. Kafasını Takemichi ye çevirdi gözleri de mavi gözlerden asla ayırmıyordu. Yüzünde sırıtma vardı. Kafasını Takemichi nin kafasına yasladı. Takemichi şok olmuştu.
"Bundan sonra içmeyeceğim."
"Söz mü Mikey kun?"
"Söz Takemichy."
Takemichi de gülümsedi. Takemichi sevdiği birinin sigara içmesine dayanamıyordu. Takemichi babasını sigara yüzünden kaybetmişti.
"Benim gitmem gerek Mikey kun. Patron kızacak."
Manjirou kafasını çevirdi ve fısıldadı.
"Götü yerse sana kızmayı denesin bak ne oluyor o zaman.""Efendim?"
"Yok bir şey!"
"Mikey kun sizde gidin isterseniz. Burda durmayın hava soğuyor."
"Evet hava soğuduğu için burdayım."
Takemichi anlamaz gözlerle Manjirou ya baktı."Seni bu soğukta eve öyle kendi başına yavaş bir şekilde gidip hasta olmanı istemem, seni ben bırakacağım."
••••••••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angel
FanfictionHayattaki en güzel kalbi, en güzel gülümsemeyi tanrı ona mı vermişti? Bütün güzel olan her huya sahipti. Hoşgörü, cesaret, okyanus kadar temiz bir kalp. Peki ya Manjirou?