11. Bölüm

520 64 74
                                    


Manjirou elindeki telefonu çıkarttı ve oynamaya başladı. Motoruna yaslanmıştı. Erken gelmişti ama umursamıyordu.

"Hay sikeyim canım aşırı sigara istiyor!"
Manjirou elini arka cebine attı. Ama söz verdiği günün akşamı evde kendine ait olan bütün sigara kutuların içindeki sigaraları kırıp çöpe attığı aklına gelince gülümsedi.

"Doğru ya. Söz vermiştim."

Takemichi nin dışarı çıkmasıyla Manjirou nun gülümsemesi büyüdü. Takemichi nin suratı somurtuyordu ama. Manjirou nun yanına hızlı adımlarla geldi ve elini Manjirou nun ceketine attı Takemichi.

"Mikey kun hava buz kesiyor! Bu ceket çok ince! Üşeyeceksin!"

"Evet hava buz kesiyor. Senin üzerinde ki de ince."

"Hayır ince değil! Üzerimdeki gayet kalın. Gece ye doğru biraz daha sıcaklayacak zaten. Ve ben feminem giyinmeyi severim."

"Feminem nasıl oluyor?"
Takemichi başını çevirdi Manjirou nun duyunca nasıl bir tepki vereceğini bilmiyordu.

"Şe- şey... Kız gibi giyinmek diyim. Etek yada elbise giymeyi seviyorum."

"Ne?"
Manjirou nun aklına gelen görüntüyle kaşlarını çattı. Takemichi ise Manjirou nun karşı olduğunu düşündü.

Hayır Manjirou nun aklına gelen şey Takemichi etek giyerken başka insanların ona bakması Manjirou nun kıskançlık damarına kan gitmesine sebep olmuştu.

"Yani etek mi giyeceksin?!"

"E- evet?"

"Olmaz. Hava çok soğuk olamaz yani."

"Gece hava o kadar da soğuk olmayacak."

"Yok yalan. Nerden duyduysan yalan."

"Mikey kun japonya hava durumundan baktım. Tokyo için olandan."

"Yok onlarda bi bok bilmiyorlar. Giymemelisin."

"Başka kıyafetim yok."

"Alırım şurdaki mağazadan."

"Olmaz. Mahcup hissederim. Hem molam bitti Mikey kun görüşürüz!"

Takemichi koşarak cafe ye girdi. Manjirou ellerini motora vurdu. Aklına gelen görüntü bir yandan onun içinde anlamdıramadığı bir heycan yaratırken bir yandan da kıskançlık yaratmıştı.

"Ne oluyor böyle?!"

••••••••

Takemichi aynada kendine baktı ve gülümsedi. Yakıştırıyordu bu tür kıyafetleri.

 Yakıştırıyordu bu tür kıyafetleri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Çanta nın tek kolunu omzuna taktı. Diğer kolunu takmadı. Soyunma odasından çıktı ve iş arkadaşlarına el sallayıp cafeden çıktı.

Manjirou ya baktığında telefonu ile uğraştığını gördü. Manjirou kafasını telefonundan kaldırdı ve gözleri Takemichi nin mavi gözlerini buldu. Takemichi yi süzdü ve kafasını çevirdi.

Takemichi, Manjirou nun karşı olduğunu düşünüp kırıldığını hissetti ama hayır Manjirou kızaran yanaklarını gizlemek için kafasını çevirmişti.

Takemichi çekingen adımlarla Manjirou nun yanına geldi ve kafasını kaldırdı. Ellerini önünde birleştirmişti. Sanki kötü bir şey yapmıştı cezasını bekleyen çocuk gibi Manjirou ya bakıyordu. Kötü muameleye alışıktı ama Manjirou nun ona kötü bakmasını, kötü tanımasını nedense istemiyordu.

"Mikey kun. Bakar mısınız?"

Manjirou kafasını çevirdi. Saat 02:01 di. Sokak lambasının ışığı Takemichi ile Manjirou nun üzerindeydi.

Manjirou gözlerini Takemichi nin gözlerine çevirdi. Gözlerinde ki kırılmış ifadesini görünce Manjirou panik olmuştu.

"Be- benden iğrendin mi?"

"Ne?"

"Benden iğrendin mi? B- bu tarz giyiniyorum diye iğrendin mi? Lütfen benden iğrenme! Lütfen!"

Manjirou elini ensesine attı ve kıkırdadı. Takemichi ona şaşırmış gözlerle baktı. Manjirou gülümsedi.

"Senden iğrenemem. Herkesten iğrenebilirim ama senden iğrenmem Takemichy. Çok güzel olduğun için sana bakamadım, bakmaya da kıyamadım. Çok güzelsin."

••••••••

Bölüm geç geldi sorry

AngelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin