Jisung ve Minho kafeden çıktıktan sonra Chan, Changbin ve Felix yalnız kalmıştı. Çok sürmeden Yeonjun ve soobin'i bırakan Hyunjin de gelmiş ve yanlarına oturmuştu. Hyunjin, Chan ve Changbin, Felix'in uyuduğu masada konuşuyordu. "Bunu Woojin piçinin yapmış olma ihtimali?" diye sordu kaslı olan. Kıvırcık saçlı olan ise "Olabilir ancak emin olamayız. Emin olmadan savaş açarsak ya da saldırıya geçersek işler daha da karışır.. Peki ya onlara takıntılı kişilerse? Ya da onları sevmeyen kişiler?" diye sordu.
Konuşmanın yarısında seslerden dolayı Felix uyanmış, gözlerini açmış ve algıları yerine gelmiş olsa bile başını kaldırmamıştı. Ta kii Chan'ın son cümlesine kadar. "Sanmıyorum Chan hyung.. Yani Jeongin ile aynı fakültedeyiz ve şuana kadar kimseyle kavga ettiğini görmedim. Yani sözel tartışmalara giriyordu ancak öyle büyütecek şeyler değildi.. Zaten ya kendi ya da ortak arkadaşlarımızla giriyordu bu tartışmalara. Seungmin ise şiddetten nefret eder. Gerçi bölümünün birinciliğini elinde tutuyor.. Bölüm ikincisi ile büyük bir rekabet içerisindelermiş. Ama arkadaşça bir rekabet. Birbirlerini hırslandırıyorlarmış. Sonuçlar belli olunca da birbirlerini tebrik edip arkadaşlıklarına devam ettiğini söyledi. Çocuğun adı da Beomgyu. Ortak arkadaşımız o da." demiş ve hafifçe başını sallamıştı çilli olan.
"Pekâlâ.. Jeongin'in tartıştığı kişileri tanıyor musun? İsimleri bile yeterli." diye sordu uzun saçlı olan. "Evet. Birinin adı Huening Kai, birinci sınıf öğrencisi. Ama başka bir fakülteden. Taehyun var birinci sınıf o da Hukuk bölümünden. Yeji ve Lia da var tabii." demiş ve gülümsemişti,ardından konuşmasına devam etti.
"Gerçi hepsiyle tanışmamız da hep tesadüflere dayalı oldu." demiş ve tabessüm etmişti. "Anlatır mısın peki nasıl tanıştığınızı? Merak ettim de." demişti Changbin. Yalan yok. Çillinin onların isimlerini söylerken bile gülümsemesi, o'nu hem kıskandırmış hem de meraklandırmıştı. Belki bu kafasını dağıtmak için de güzel bir bahane olabilirdi? Çilli bu sorunun üzerine başını sallamış hafifçe gülümseyip "Tabii ki." demişti. Bunun üzerine Hyunjin "Ses kaydı alsam Minho Hyung'a atarız. O da dinlemek isteyecektir. Tekrar anlatmak zorunda kalma diye diyorum." demişti yumuşak bir sesle. Çilli olan başını sallamış ve anlatmaya başlamıştı.
"Kai güzelsanatlar fakültesinde okuyormuş sahilde de gitarla bir şeyler çalıp şarkı söylüyordu. Jeongin de yanına koşup 'OHA çok yakışıklısın! Hadi arkadaş olalım!" demişti." bir kıkırdama. "Haklı da ama. Herneyse tabii kai de 'Olur Hyunglarımdan bıktım zaten' demişti ve böyle arkadaş olmuştuk. Daha sonra Hyunglarım diye bahsettiği kişilerin aslında Yeonjun hyung, Soobin ve Beomgyu olduğunu öğrenmiştik. Beomgyu ile tanışmamızsa.. Yanlış hatırlamıyorsam eğer Seungmin'i fakültesinin önünde beklerken olmuştu." demiş ve biraz düşünmüştü.
Hyunjin duyduğu cümlelerle kasıldığını ve kalbine bir sinir akışının ulaştığını hissediyordu. İstemsizce 'Kai denen çocuk kim ki Jeongin onu yakışıklı bulmuş. Ben ondan daha iyi olduğuma eminim.' diye düşünmüş ve kaşlarını çatmıştı. Bunu gören Felix onun kıskandığını anlamıştı. Demek bu adamlar arkadaşlarından hoşlanıyordu? Tam nasıl bir çöpçatanlık yapacağını düşüneceği sırada aklına bir şey anlattığı gelmiş ve bunu düşünmeyi sonraya bırakarak anlatmaya devam etmişti.
"Biz birinci sınıfken, Jeongin lise sonken yani. Seungmin'in sınav sonuçları açıklanmış ve bölümünde birinci olduğunu öğrenmiştik o yüzden de kutlama yapmak için yanına gitmiştik. Seungmin fakülteden çıktığında konuşa konuşa ilerlemeye başlamıştık. Daha sonra Beomgyu gelmiş ve Seungmin'i durdurmuştu. 'Afedersiniz, Beomgyu ben. Bir şey rica edecektim de ben, arkadaşlarımla iddia'ya girdim de bana şey dediler.. Kapıdan çıkan ilk kişiyi öp dediler. Ama kabul etmedim yani şöyle fazla ileriye gitmemeleri gerektiğini çıkan kişinin rahatsız olabileceğini anlattım işte onlar da iyi o zaman git çıkma teklifi et kabul ederse para senin dediler. Yaparsam para alıcam da acaba diyorum ben sana çıkma teklifi etsem? Sen kabul etsen? Arkadaşlarımın yanına gidip de tanışsan? Ben parayı aldıktan sonra da ayrılsak? Paranın yarısı senin olsa? Olur mu?' diye sormuştu." küçük bir kıkırdama daha. Kaşlarını çatan bu sefer Chan olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya'm°^°minsung
FanfictionÜnlü iş adamı ve mafya Minho'nun gittiği yeni açılan bir kafe vardır. Minho, burada çalışan çocuğa dikkat kesilir. Üç arkadaşı ile birlikte kafe açan Jisung ise bu ünlü adamdan korkmaktadır. Adamları ile Jisung'u takip ettiren, iyi olup olmadığına...