1.7

51 3 3
                                    

"Astrid!" Linda'nın sesini duyduğumda Panikle Harry'den uzaklaştım.

"Hassiktir." Küfür mırıldandığımda Harry kollarımı tuttu.

"Sakin ol, içeri git. Ben de o gidene kadar burada bekleyeceğim. Tamam mı? Hadi." Kafamı sallayarak onayladım ve banyodan çıktım. Yatağın üstünde oturuyordu.

"Linda, bir sorun mu var?"

"Harry'i göremedim de, belki buradaki terasa çıkmıştır diye düşündüm."

"Yok, gelmedi buraya."

"Sen iyi misin, rengin bembeyaz olmuş." Ona cevap veremedim, adeta tıkanıp kalmıştım. "Biraz konuşmak ister misin?"

"Havuza inelim mi, hem biraz yüzeriz." Bahaneyle Harry'i de o banyodan çıkarmayı planlamıştım.

"Olur, ben bikinimi giyeyim." Kafamı sallayarak onayladığımda arkasını dönüp odadan çıktı. Ardından kapıyı kilitledim, bu sefer önlemimi almalıydım. Sesi duyan Harry de banyodan çıkmıştı.

"Siz havuza indikten sonra çıkayım ben odadan olur mu?"

"Üstümü değiştireceğim." Yatağa hızla atlayıp uzandı ve kollarını kafasının arkasında birleştirdi.

"İşte en sevdiğim kısım." Gülerek göz devirdim. Valizimden bikinilerimin olduğu çantayı çıkartıp açtım. "Kırmızıyı giy." Dediğini dinleyip kırmızı bikini takımımı çıkardım. Dümdüz ip askılı bir bikiniydi. Altı ise brezilian kesimdi. Tişörtümü çıkardığımda ilgiyle beni izlediğini görebiliyordum. Keyifli olduğu her halinden belliydi. Sütyenimi çıkartıp vakit kaybetmeden yerini bikiniyle doldurdum. "Biraz daha yavaş hareket eder misin?"

"Keyifli mi öyle?" Kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Devamı olmayacağından değil." Ona arkamı döndüm ve şortumu çıkarıp yerine bikini altımı giymiştim. Telefonumu da alıp odadan çıkmaya yeltendiğimde beni durdurdu.

"Öpücük yok mu?" Gülerek onun yanına geri döndüm, dudağına bir öpücük kondurduğumda uzatmaya niyetlenmişti fakat ondan uzaklaştım. "Üstüne bir şey al istersen, pareo falan."

"Sen hep böyle beni darlayacak mısın?" Gözlerini devirip yataktan kalktı ve valizin içinden bulduğu rastgele bir pareoyu çıkardı. Pareoyu üzerime geçirdiğinde yüksek sesle ofladım.

"Bu bikiniyle çok seksi gözüküyorsun." Elimi tutup ona dokunmamı sağladığında gözlerimi büyülttüm. "Hadi şimdi git." Odadan çıkıp aşağı indim ve Linda'nın kapısına tıkladım. Sanki gelmemi bekliyormuş gibi hemen odadan çıkmıştı. Beraber aşağı indiğimizde Ben ve Niall'ı gördüm.

"Markete gidiyoruz, bir şey istiyor musunuz?" Ben'in sorusuna karşılık her zaman vermeye aşık olduğum bir cevabı verdim.

"Bira ve kahve."

"Akşam beyaz içer miyiz?" Fikri ortaya Linda atmıştı. Hepimizden onay almıştı aynı zamanda. Ben ve Niall çıktığında biz de havuza çıkmıştık. İkimiz yan yana şezlonga kurulmuştuk. "Harry nereye kayboldu acaba, bir türlü bulamadım."

"Hiç görmedim." Pareomu çıkartıp ulaşabildiğim yerlere güneş kremi boca etmiştim.

"Anlat hadi, çok durgun gözüküyorsun."Şezlongta yan dönerek göz teması kurmamızı sağladım. Güneş arkamdan vurduğundan dolayı daha rahat ediyordum.

"Bir şey yok ya, yollar beni biraz kötü yapıyor bilirsin."

"Niall ile nasılsınız? İlerleme var mı?"

"İyiyiz ama henüz bir ilerleme yok. Bir şey hissetmeden ona yakınlık kurmak istemiyorum. Daniel'ı çok kırdığımdan tecrübeliyim bu konuda." Onaylarcasına kafasını salladı.

Part Time Lover// StylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin