"Kıyafetlerini giyin ve arka bahçe kapısından Louis'in evine geç. O seni eve bırakır." Yüzüne şaşırmış bir ifadeyle bakmaya devam ettiğimde beni dürttü. "Hadi Astrid, yakalanacağız." Ona cevap vermeden yukarı çıkıp üzerimi değiştirdim. İkinci kadın olduğumu ilk kez bu kadar net hissetmiştim. İşi bitmişti, Linda kapıya geldiği an bir saniye bile düşünülmeden sepetlenmiştim. Linda'nın evdeki neşeli sesini duyduğumda umutsuzca gülümsedim. Aramızda romantik bir şeylerin olabileceğini düşünmek benim hatamdı. O Linda'ya aşıktı, belki yatakta iyi değildi. O yüzden beni bu amaçla kullanıyordu. Yatağa oturup birkaç saniye kendime gelmeyi bekledim. Daha fazla burada durmanın, kendi kafama sıkmak kadar kötü olduğunu fark ettiğimde hızlı adımlarla orada çıktım.
"İyi ki geldin sevgilim." Harry'nin cümlesini duyduğumda şaşkınlıkla olduğum yere çakılıp kaldım. Nasıl bir saniyede hiçbir şey yaşanmamış gibi yapabiliyordu? 1 saat önce aynı yataktaydık, onun kollarındaydım. Sanki benimle olmayı hiç istemiyormuş, geçirdiğimiz zaman güzel değilmiş gibi sevgilisine gelir gelmez iyi ki geldin diyordu. Kendimi toparlayıp evinden çıktım. Perdeler kapalı olduğu için Louis'in evine geçerken beni görmesi imkansızdı. Telaşla Louis'in kapısını çaldığımda açması uzun sürmedi.
"Astrid, bir sorun yok değil mi?"
"Beni eve bırakabilir misin?"
"Harry nerede?" Oflayarak bakışlarımı yüzünden çektim. Cevap vermesem de inatla meraklı gözlerle bana bakıyordu. "İçeri gelip konuşmak ister misin?" Kafamı sallayarak onu onayladım. Beraber içeri geldiğimizde mutfak masasına oturduk. Dolaptan iki bira çıkarıp birini önüme koydu.
"Tartıştınız mı yoksa? Harry kesin yine sinirlendirmenin bir yolunu bulmuştur." Ne söyleyeceğimi merak edercesine bana bakıyordu. Gözlerimi zorlayan gözyaşlarım serbest kalmak için bana direttiğinde onlara daha fazla karşı koyamadım. Bir anda ağlamama şaşırmış olmalıydı. "Kötü bir şey mi söyledim? Özür dilerim." Kalkıp bana sarıldığında kollarımı onun beline sardım.
"Hayır, seninle alakası yok. Bu tamamen benim aptallığım."
"İnan ki hiçbir şey anlamıyorum şu an." Gözyaşlarımı temizleyip burnumu çektim.
"Aslında her şeyi çok iyi biliyorsun."
"Harry ile birliktesiniz değil mi? Onun sana bakışları her şeyi açıkça söylüyor zaten."
"Sorma ya! Ne birliktelik." Tekrardan karşıma oturup gözümden akan yaşı sildi. "Linda hanım gelince geçirdiğimiz güzel vakti bile unutup bambaşka birine dönüşüyor. Beni evden nasıl gönderdiğini görsen şok olurdun."
"Bunların olacağını bilmen gerekirdi Astrid. Neden böyle bir işe kalkıştığınızı anlamıyorum ki. Madem sevgililerinizi sevmiyorsunuz ayrılıp ne bok yiyecekseniz yiyin."
"Ah lütfen, Harry Linda'sına çok aşık."
"O zaman neden seninle birlikte?" Kapı çaldığında ayaklandı ve kapıyı açmaya gitti.
"Astrid burada mı hala?" Harry'nin sesi evi doldurduğunda telaşla gözlerimi sildim.
"İçeride." Louis'in cevabına kalmadan birkaç dakika içinde yanımda bitmişti.
"Linda gitti. Louis'in arabasını görünce belki hala gitmemişsindir diye geldim. Hadi eve gidelim."
"İstemez. Biz de çıkıyorduk şimdi. Hadi Louis." Ayaklandığımda kolumdan tutup beni durdurdu.
"Ne oluyor?"
"Bir şey yok." Kolumu çeksem de beni bırakmamaya niyetliydi.
"Louis bize birkaç dakika izin verir misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Part Time Lover// Styles
Fanfic"Çok yanlış oynuyorsun Harry." "O ne demek?" "Şu an canımı çok yakıyorsun. Ama bu elbet geçecek ve geriye sadece ne kalacak bir fikrin var mı?" "Ne kalacakmış?" "Acı çekmiş bir kadının intikamı."