Uyandığımda yanımda oğuz yoktu. Neden ben uyanınca herkes gitmiş oluyor!? Yatağımdan kalktım. Üstümdeki saten gecelik çok inceydi ve üşüyordum. Dolabıma gidip bir eşofman takımı aldım ve giydim.
Oversize giyinmeyi çooookkkk seviyordum. Aşırı rahat oluyordu. Ellerimi cebime koyup odamdan çıktım. İlaçlar yüzünden olsa gerek kendimi iyi hissediyordum. İlk başta salona gittim burada yoklardı. Saat öğlen on ikiydi. Büyük ihtimalle yemek yiyolardır. Yemek odasının kapısını açıp içeri geçtim. Tahmin ettiğim gibi herkes yemek yiyordu. Misafirlerimiz bile vardı. Ece ve Fulya. Fulya Akif'in sağ tarafındaki sandalyeyi kapmıştı. Ece de sevgilisinin yani Aden'in yanındaydı. Fulyaya kimse fark etmeden göz devirdim.
"Abim? Niye dikeliyon otursana." Dedi abim. Oğuz da tabağını alıp bir yana kaydı. Abim ile Oğuzun arasına geçtim. Tam karşımda Lâl vardı.
"Nasıl oldun Alya?" Diyen Akife cevap vermedim. Benim durumum onu ne kadar ilgilendiriyor ki? Ona ne ki? Kim o? O gitsin Fulya kızına sorsun nasıl olduğunu!
"Nasıl oldun abim?" Diyen abime hemen cevap verdim.
"İlaçlar sayesinde daha iyiyim abi." Dedim.
"İyileş sana sürprizim var küçük hanım!" Dedi ve hafifçe omzunu omzuma vurdu. Heyecanla ona baktım.
"Ben zaten iyileştim ki! Sürprizin ne?" Dedim. Gülümseyerek bana baktı.
"Sen tam olarak iyileş görürsün abim.". Dedi. Söylemeyeceğini bildiğim için diretmedim. Akif'in bir anda ayağa kalkması ile bakışlar ona döndü.
"Nereye baba?" Dedi Buğra.
"Alya ya tabak getiricem oğlum." Dedi ve yemek odasından çıktı. Aptal! Bu düşünceli numaralarına kanıp Hakan olayını anlatacağımı sanıyorsa yanılıyor.
Çok geçmeden geri yemek odasına geldi. İçi yemek dolu tabağı önüme bıraktı. Temiz çatan kaşık aldım."Ben ayırdım bunları sana." Dedi Akif yerine otururken.
"Teşekkür yok mu Alya?" Dedi.
"Ben mi dedim sana ayır diye!?" Yemeğimi yemeye başladım.
"Alya çok kıymet bilmez bir kızsın." Diyen Fulya ya ters ters baktım. Öyleymiş tamam.
"Akif babam çok güzel bir baba neden ondan uzak duruyorsun ki?"
"Aynen!" Dedim alayla yemeğimi yemeye devam ederken.
"Çok yanlış düşünüyorsun. Keşke Akif baba gerçek babam olsaydı." Diyen Fulya ya yine ters bir bakış attım. Ona baktığımı fark eden Fulya ayağa kalkıp Akif'in yanağını öptü. Akifte durur mu hemen saçını okşayıp sırtını sıvazladı. Göz devirip yemeğime devam ettim. Kurt gibi açtım. Bütün odağımı yemeğe verdim. Hatta o kadar yemeğe verdim ki evde çıkan kavgayı dahi fark etmedim.
Ağzımdaki yemekleri daha bitirmeden birisi kolumdan tutup beni kaldırdı ve sürükledi. Ne oluyor amk!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARA İZİ (DÜZENLENECEK)
Roman pour AdolescentsYüzünüzde kocaman bir yaranız olsa ve herkes size tiksinir gözlerle baksa nasıl hissedersiniz ? Ben hiçbir şey hissetmiyorum... çünkü bu bakışlara çok küçük yaşta alışmak zorunda kaldım... Bu hikâye yarışçı bir kız ve yıllar sonra tanıştığı ailesini...