ᴊᴇ ᴠᴀɪs ᴛᴇ sᴀᴜᴠᴇʀ ᡣ𐭩 sᴏᴜᴋᴏᴋᴜ

Ⓧ Ⓧ Ⓥ Ⓘ Ⓘ Ⓘ

       ><><><><><><><><><><><><><><><

"Senden nefret ediyorum İshizaki. Tam bir pisliksin." dedim.

İshizaki bizimkilerin can çekişmesini izlemeyi bırakıp yerde boğazını sıkıca tutan bana baktı.

Bu kadar yeter.

Ayağa kalkarak ona bir yumruk atmaya çalıştım.

Savuşturmuştu.

Yumruğumu tutarak bana bir tane tekme geçirdi.

Karnımda oluşan rahatsızlıkla elimi karnıma koyup eğildim.

Bu adam yakın dövüşte çok iyi.

FARN'da 25. aşama böyle güçlü oluyor demek ki.

Pes etmedim.

Tekrar doğruldum.

Güçlü bir tekme attım.

Yine savuşturmuştu.

Diğer ayağımla bir tekme daha atmayı denedim.

Bacağımı tutarak beni kendine çekmişti.

Bana sarılmıştı.

Lanet.

Hiç akıllanmıyor.

Beni sıkıca tutuyordu.

Dudaklarını dudaklarıma yaklaştırınca başımı çevirdim.

O da yanaklarımı, boynumu ve saçlarımı doyumsuzca yalıyordu. Öpüyordu.

Pislik.

"Chuya!"

Herkes endişelenmişti.

"Dokunma seni pislik!"

"O sikik suratını Chuya'dan uzak tut!"

"Chuya!"

Fyodor beni İshizaki'nin ellerinden kurtardı.

Yüzümü üstündeki ceketiyle nazikçe sildi.

Beni arkasına çekti ve İshizaki sikiğine sert bir yumruk attı.

İshizaki savuşturamamıştı.

Fyodor güçlüdür.

Halleder.

Onlar dövüşedursun.

Ben de Dazai'min yanına doğru ilerlemeye çalıştım. Boğazımı ve karnımı tutarak.

Chuuya ile birkaç düşmanı halletmeye çalışıyordu.

Beni görünce ikisi de "Chuya!" dedi.

"Ne oldu?"

"Seni gördüğümüze sevindik!"

"Chuya ve Chuuya! Cennette miyim yoksa ben Chuya?"

Dazai'm iç çekerek konuştu.

Bunu söyledikten sonra bir adam suratına yumruk atmış ve onu yere yapıştırmıştı.

Aldın mı cevabını Dazai'm.

Aptal.

Dazai'm yerden kalktı ve "Çift siyah." dedi.

Gülümsedim.

"Çift siyah." dedim.

Bana elini uzattı. Ben elini tuttuktan sonra beni düşmana doğru savurmuştu. Havada dönerken düşmana doğru bir tekme attım.

Çenesine sert bir tekme yiyen adam sendeledi ve yere yapıştı.

Dazai'm beni yere koydu.

Tatlı tatlı gülümsüyordu.

Şimdi seni varya...

Ellerimi omurlarına koydum.

Dudaklarına bir sürü öpücük kondurdum.

Utandı hemen.

Sevgilim benim.

Herkesin tüylerini ürperten bir çığlık duyuldu İshizaki'den.

"Chuya!"

Ona döndüm.

Sinirden ağzındaki salyaları köpürmüştü pisliğin.

Fyodor yerde yatıyordu.

Bayılmış mıydı?

İshizaki onu çok mu zorlamıştı.

"Sen benimsin! Ona yaklaşma!" dedi.

"Hayır ben sadece ona aitim. Başkasına değil.
O benim kocam, sevgilim, her şeyim. Senin aksine. Sen benim için hiçbir şeysin. Pislik adamın tekisin."

Daha da sinirlenmişti şimdi.

Çıldırıyordu.

Benim hakkında kurduğu arzularına yenik düşüyordu.

Hadi hatanı yap.

Bizim için bir açıklık yarat.

Parmağını şıklattı tekrar.

İşte başlıyoruz.

Dazai'm ile daha dün gördüğümüz canavar yerin altından çatıya yumruk atarak çatıda bir delik açtı.

Sonunda çatıya çıkabildiğinde beni yakalamıştı.

Bu sefer hiçbir şey yapamadım.

İshizaki piçi beni ikinci kez lanetlenmişti.

İçimdeki Arahabaki'nin bile söndüğünü hissediyordum.

Gücüm tükeniyordu sanki.

Herkes savaşmakla çok meşguldü.

Çoğu beni bu halde görmemişti bile.

"Chuya! Bırak onu sıfatsız yaratık!"

Dazai'm canavara dokunuyor ama hiçbir şey olmuyordu tabii.

Ellerini canavarın tüylerne koyarak çekiştiriyor, yanıma gelmeye çalışıyordu.

İshizaki Dazai'min elini tuttu ve onu uçurumun kenarına itti.

Ellerini Dazai'nin boynuna koyarak onu binanın kenarlarında aşağıya sarkıtmaya çalıştı.

Dazai'm yanıma gelemiyordu.

"Canını dayanamayacak kadar acıt." dedi İshizaki canavarca bir ses tonuyla.

><><><><><><><><><><><><><><><