Selammm... <3
Yine yeni yeniden bir bölümle daha geldim...Keyifli okumalarrr aşklarımmm...<3
*****
Jeongguk bir kaç gün daha şifahanede kaldıktan sonra her ne kadar ben iyiyim işe başlayabilirim dese de prens Taehyung ona bir kaç gün daha dinlenmesi gerektiğini söylemişti. Her odadan çıkmaya çalıştığındaysa kapısında nöbet tutan Yoongi tarafından durdurulmuştu. Boş boş canı sıkılan Jeongguk'un sürekli yanına geldi Jimin. Dediği gibi arkadaşı olmuştu Jimin onun. Ee tabi her fırsatta yanına gelmesinin bir diğer sebebi de Yoongi'nin kapıda nöbette olmasıydı. Jeongguk da artık Jimin'den çekinmiyordu ve Yoongi ile ilgili dalga geçiyordu Jimin'le. Jimin ise sahte bir sinirle ona kızıyordu.Bu görüntü dışarıdan fazlasıyla komikti. Keza odaya girip bu manzaralardan birine bizzat şahit olan prens Taehyung ve hemen arkasından içeriden gülüşme sesleri geldiği için odanın içindekilere merakla bakan Yoongi de aynısını düşünüyordu. Komik ve tatlıydı bu görüntü. Gülerken onları fark etmeyen ikiliden Jimin en sonunda Jeongguk'un üzerine çıkmış onu gıdıklıyordu.
"Sen de birini seversen o zaman görürüm ben seni. Hem bastırıcı da kullanmayacaksın. Feromon yayacaksın zamanla."dedi Jimin gıdıklamayı kesip.
"Ben aşık olabilir miyim ki hyung?"dedi Jeongguk ciddi bir sesle ve devam etti.
"Şey yani biliyorsun hyung. Ben soylu değilim ve erkek bir omegayım. Ben aşık olsam da karşılık alabileceğimi sanmıyorum."
Jimin böyle düşünmesine çok üzüldü ama kendisi de aynı şekilde düşünüyordu. Etrafında istisna alfalar olsa da eğer soylu olmasa onu da çok ezerlerdi, buna adı kadar emindi.
"Hey fındık kurdu niye öyle diyorsun sen çok güzelsin."dedi Jimin anında morali yerine gelsin diye.
"Hyung merak etme üzülmüyorum ki ben hiç. Hem ben önce kardeşimi büyüteceğim, daha annem iyileşecek."dedi Jeongguk gülerken.
"Jun-myeon'un boyu benimkini geçecek kocaman olacak. Gözleri yemyeşil olacak. Çok güçlü bir alfa olacak. Ben de ona kızacağım benim boyumu geçtiği için."diyerek devam etti Jeongguk.
"Bekle yeşil mi dedin?"dediğinde olumlu anlamda kafasını salladı Jeongguk.
"Safkan ve baskın bir alfa mı yani Jun-myeon. Yani senin babanda alfa mıydı?"diye sordu.
"Evet, hem de safkandı. Annemin de babamın da gözleri yemyeşil. Jun-myeon'un da onlar gibi yemyeşil olacak ama benimki yeşil değil."diye dudaklarını büzdü Jeongguk.
Jimin şaşkınca düşündü iki baskın alfadan omega olmasını. Nadir diye düşündü içinden. Demek ki bu yüzden bu kadar güçlü diğer omegalardan dedi k.
Buna şaşırmasının asıl sebebi alfaların alfalarla birleşiminde bile omegalar yüzde bir ihtimalle oluşurken Jeongguk'un dediğine göre annesi de babası da baskın alfalar hatta babası safkan ise Jeongguk gerçekten milyarda bir ihtimal olmalıydı.
"Hyung biliyor musun aşık olsam bile seninle dalga geçeceğim."dedi Jeongguk bir anda. Jimin şaşkınlığını üzerinden atarak güldü ve kaldığı yerden gıdıklamaya devam etti Jeongguk'u.
"Ne oluyor burada?"diyen sese kadar da buna devam ettiler.
İkisi de sesin geldiği yere bakınca çok utandılar. 3 çift göz onlara bakıyordu: Prens Taehyung, asker Yoongi ve 'ne oluyor burada?' diye odaya dalan Jin.
Jeongguk prens geldiği için önünde saygıyla eğilmek istedi ama utancı ağır bastı ve yataktaki yastıklardan birini alıp kafasını ona gömdü. Jimin de aynısını yapmıştı. Kapı kapanma sesi gelince gittiklerini sanan Jimin ve Jeongguk yastıktan yüzlerini çektiler. Gözleri odayı ararken ellerindeki yastıklar çekildi birden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE DİSGUİSED PRİNCE | TAEKOOK
FanficBaskın alfa Prens Kim Taehyung uzun süre sonra gizlice halkı kontrol etmeye çıktığında kendisinden büyük bir alfa ile tartışan omega Jeon Jeongguk'u görür ve yanlarına gider.