11

2.7K 240 64
                                    

Selammm...
Yeni bir bölümle daha geldim...<3

Bu arada 3.3 k olmuşuz, çok teşekkür ederimmm<3
Sizi seviyorummm<3

Keyifli okumalarrrr...

**********

Annesiyle kısaca konuştuktan sonra odasına gitmişti Jeongguk.
Yarın çok işi olduğu için uyumak adına geceliğini giydi.

Yatağa uzandığında aklında prens ile yaşadıkları an dönüp dolaşıyordu. Her gözünü kapattığında prensin onu koklayıp kulağına 'hadi git omegam' dediği anı görüyordu. Her seferinde de yanakları daha da kızarıyordu.

'Omegam' demişti prens ona. Bu Jeongguk'un kalbinin hızlı hızlı atmasına neden olmuştu. Hatta prens ile olduğunu hayal bile etmişti lakin gerçekler ortadaydı. O bir prensti ve bir kadınla evlenmeliydi. Kimwonju Krallığı'nda bildi bileli hep prensler kadınlarla evlenmişti. Zaten bir de genelde soylularla evleniyorlardı ve Jeongguk bu iki kritere de uymadığının gayet farkındaydı.

Bu düşüncelerle uykuya dalmaya çalışan Jeongguk'un odasının kapısı birden açıldı. İçeriye Kraliçe ve Yun adındaki cariye girdi.

"Kraliçem o omega prensimizin odasında. Prensimiz beni yanında istemediler."dedi Yun içeriye girerken. Kurallara uymadığı için ve farklı emeli olduğunu düşündürerek Jeongguk'u saraydan attıracaktı aklınca. Jeongguk anında ayaklanıp kraliçenin önünde eğildi.

Kraliçe ve cariye Yun onu odada görünce şok oldular.

"Bir isteğiniz mi vardı kraliçem? İşlerimi erken bitirdiğim için istirahate çekilmiştim üzgünüm."dediğinde Kraliçe rahatladı.

"Yok bir isteğim. Dinlenebilirsin, zaten yarın daha erken kalkacaksın."dedi. Jeongguk tekrar kraliçe Eun Hee'nin önünde eğilip selam verdi. Kraliçe odadan çıkarken cariye Yun sinirle Jeongguk'a bakıyordu.

"Nasıl başardın? Öğrendin değil mi tuzak olduğunu?"dedi sinirle.

"Bağırmayın cariye Yun. Kardeşimi uyandırmaya hakkınız yok. Ayrıca prens Taehyung söyledi bana çok merak ediyorsanız."

"Nasıl? O kızgınlıkta değil mi?"

"Öyle lakin unuttuğunuz bir şey var. Benim feromonum yok. Benden etkilenmesi mümkün değil. Şerbeti verip geri gelmem zor olmadı."dedi Jeongguk.

Yalan söylemiyordu Jeongguk, şerbeti verip gelmesi pek zor olmamıştı ama yanıldığı şey ise prensin ondan etkilenmediğiydi. Prens ondan deli gibi etkilenmişti ve etkileniyordu da.

Cariye Yun bu duyduğu ile sinirle giderken Jeongguk ona seslendi.

"Benden niçin bu kadar nefret ettiğinizi anlayamadım ama rica ediyorum bu nefretle saçma sapan şeyler yapmayın. Mesela Prens Namjoon'un soslarına susam özünü koymak gibi."dedi ardından.

"Sen bunu nereden biliyorsun?"dedi cariye Yun yine sinirle.

"Doğru öyleyse. Prens sizin yaptığınızı düşünmekte çok haklıymış."dedi Jeongguk. Bunu sadece cariyeyi denemek için söylemişti ve bir nevi cariye itiraf etmişti.

"Seni küçük sıçan!"deyip tek parmağı ile Jeongguk'u tehdit edecekken bir acı hissetti Cariye Yun.

Jun-myeon önce onun parmağını ısırmıştı. Daha sonra da kolunu ısırmıştı. Cariye ona bir şey yapamadan cariyenin saçlarına asılmıştı Jun-myeon. Jeongguk kardeşini ondan ayırmaya çalışırken odaya Jimin ve Yoongi girmişti.

Yoongi hemen Jun-myeon'u cariyenin saçlarından ayırdı. Jimin de Jeongguk'u uzaklaştırmıştı cariyeden.

"Ne oluyor burada?"diye sordu Jimin sinirle.

THE DİSGUİSED PRİNCE | TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin