Julia güne kafasına boşaltılan bir sürahi suyla uyandı.
"Güünaydııınn!"
Gözünu silip yatakta doğrulunca elinde boş sürahiyle,onu uyandıran Emily'i gördü.
"N'apıyorsun be"
"Saat kaç oldu yatıyorsun hala?"dedi Emily annesini taklit ederek.
"Annemler aşağıda mı?"
"Ben uyandığımda yoklardı."Emily dün eve Julia ve Jack'le beraber gelmişti.
"Jack?"
"Ben nereden biliyim Jack'i?"
"Bilmem en son ben uyuduğumda onun yanına gittiğini gördüm...umarım sadece laflamışsınızdır.Ayrıca ben yanınızdayken kardeşimle aranıza mesafe koysanız iyi edersiniz."
"Neyse hadi kahvaltı edelim."Emily saçlarını toplayıp aşağı indi. Julia kalkıp tokasını eline aldığında yolda onların evlerine doğru yürüyen Marlene'yi gördü.
"Marlene geldi!"diye seslendi Emily'e.
"Tamam açıyorum kapıyı."
Julia aşağı indiğinde Emily kapıyı açıyordu. Kapı açıldığında Marlene ilk önce Emily'e sonra Julia'ya baktı.
"Naber kızlar?"
"İyi senden?"diye cevap verdi Emily
"Eh işte.Neyse çocuklar burada mı?"
"Evet uyuyorlar."
"Kaldırsanıza."
Arkalarından birinin sesini duyunca hepsi kafalarını arkaya çevirdi.
"Pardon siz kimi uyandırıcaktınız acaba?"diye sordu Sirius.
"Evet,uyandığınıza göre kahvaltıyı hazırlayabilirsiniz."dedi Julia.
"James uyanmadan mutfağa gitmem."
"Niye?"
"Size belli olmaz her an bir lanet atabilirsiniz."
"Iyi ben James'i uyandırmaya çıkıyorum."diyip merdivenlerden yukarı çıktı Julia.
Jamesin odasına odadaki dağınıklığı görmezden gelerek girdi.
Jamesin kulağına doğru eğildi.
"JAMES UYAN!"
* * *
Akşam herkes geldiğinde akşam yemeği yiyip Godric's Hallow'a gittiler. Godric's Hallow'a varınca James,Jack,Sirius,Remus ve Peter onlardan ayrılıp bir bara geçtiler.
Julia kızlarla birlikte sokağın sonundaki kafeye geçti.
"Annen kaç gibi evde olun demişti Julia?"diye sordu Dorcas
"Saat 11 olmadan gelin demişti."
"Saat kaç?"
"9 buçuk."
Sonra Emily,Lily ve Sally herkese birer kaymak birası almaya gittiler.
* * *
Eve geldiklerinde James ve Sirius ortada hiçbir şey olmamasına rağmen deliler gibi gülüyorlardı. Büyük ihtimalle ateş viskisini biraz(!) fazla kaçırmışlardı.
"Eğer sesinizi kesmezseniz annem hepimizi öldürücek!"diye çıkıştı Jack.
"Laf edeceğine şunları odalarına götürsene!"diye Jack'e çıkıştı Julia.
"İyi tamam,yardım edin."dedi Jack Remus ve Peter'a.
Onlar James ve Sirius'u zar zor odalarına çıkarırken Julia da onların odasındaki koltukları yatağa çeviriyordu. O koltukları yatağa çevirdikçe oda genişliyordu,tabi bu genişlik dışarıdan görülemezdi ama içerden görülebilirdi.
Julia; Jack,Remus ve Peter için 3 tane yatak yaptıktan sonra kendi odasına geçti,kızlar daha çok olduğu için oda epey genişleyecekti. Julia yarım saat sonunda odasına 6 tane daha yatak yapabilmeyi başarabilmişti,ve oda aşırı genişlemişti.
Julia kızları odaya çağırdı.
* * *
Uyandığında saat 11'i geçmişti. Kafasını kaldırıp kızlara bakınca Lily'nin orada olmadığını görmüştü.
Julia Lily'i aramak için aşağı indiğinde mutfaktan gelen takırtıları duyup mutfağa girdi. Lily onu fark edip gülümseyerek ona baktı.
"Size mugglelerın yaptığı kahvaltıdan hazırladım."
"Bize mi yoksa James'e mi?"
Lily ne kadar cevap vermesede Julia onun gülümsediğini ve kızardığını fark etmişti.
"Neyse ben kızları uyandırmaya çıkayım." diyip merdivenlerden yukarı çıktı Julia. Merdivenlerden çıkarken odasından çıkan James'i gördü.
"Seninki aşağıda."
"Ne?"dedi James,uyku sersemiydi hâla.
Julia odaya girerken uyanmış ve kapıya doğru ilerleyen Sally'le karşılaştı.
"Uyandın mı sen?"
"Evet aşağı ineceğim şimdi."
"Dur! İnme."
"Neden?"
"James ve Lily aşağıda."
Sally sırıtıp"Tamam o zaman" deyip yatağına oturdu.
Yaklaşık 15 dakika sonra Lily onları çağırmaya geldi.
"Nerede kaldınız siz,iki saattir bekliyorum."
Lily ve Sally diğerlerini uyandırırken Julia aşağı indi. James sandalyelerden birine oturmuştu.
"Sen niye sabah sabah karşıma çıktınki az önce,ne güzel sen olmasan sabah ilk gördüğüm insan dünyanın en güzel manzarası olacaktı."
"Kimmiş o 'dünyanın en güzel manzarası'?"diye bilmiyormuş gibi sordu Julia.
James karşılık olarak başıyla merdivenlerden inen Lily'i işaret etti.
"Yakında her gün sabah gördüğün ilk insan o olur merak etme."
"Ya sen isteyince ne güzel konuşuyorsun."diyip kardeşine sırıttı James.
Lily mutfağa girip Julia'ya yanına gelmesini işaret etti.
"Mektup gelmiş."
"Kimden?"
"Sevgilinden."
Malesef Lily mektubun kimden geldiğini biraz fazla sesli söylemişti.
James'in bakışları bir anda dondu kaldı,ve alnındaki damar seğiriyordu.
"Ne sevgilisi?!"
"He,James ben sana bir şey söyleyecektim, oturma odasına gelir misin?"diyerek Julia'yı kurtardı Lily,tabi sadece şu anlık.
James'in bakışları Lily'i bulunca yumuşamıştı,ama odaya girerken Julia'ya "Onlar gitsin görürsün sen" bakışı atmayı ihmal etmedi.
Julia"Kahretsin!" diye mırıldanıp yukarı çıktı.
* * *
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUNN<3duru1212123