Julia yukarı çıkıp trabzanlardan salonu izlemeye başladı.
Birkaç dakika sonra James oturma odasından çıktı. Sevinçten olduğu yerde duramıyordu. Sonra derin bir nefes alıp olduğu yerde bir kaç saniye durup merdivenlere yöneldi.
Besbelli içeride ne olduysa arkadaşlarına anlatacaktı.
Julia sessizce Jack'in odasına girdi.Birkaç saniye sonra kapı sesini duydu. Kapıyı yavaşça açıp odadan çıktı. Ses çıkarmamak için yavaş yürüyordu. James'in odasının kapısına geldiğinde James anlatmayı bitirmiş olmalıydı,ortam sessizleşmişti çünkü. Birkaç saniye sonra James yine konuştu.
"He bir de kötü haberim var."
"Neymiş?"diye sordu Peter.
"Benim aptal küçük bücür kız kardeşimin sevgilisi var!"
"Kim?"dedi Sirius
"Senin kardeşin tabi ki kim olucak!"diye cevapladı James
"Küçük p*çler"diye fısıldadı Sirius.
"James bence Julia'nın fazla üstüne gidiyorsunuz."dedi Remus
"Bencede"dedi Peter.
"Sizin hiç kız kardeşiniz yok,anlayamazsınız."diye cevapladı James.
Sonra ortam bir kaç saniye sessizleşti.
"Jack?!"dedi James soru sorarmış gibi bir edayla.
"Efendim?"
"Sen niye bu kadar sessizsin?"
Jack cevap vermedi.
"SEN... SEN BİLİYOR MUYDUN?!"dedi James.
"Evet biliyordum,sorun ne?"
"Sorun ne mi?! Sorun Julia!"
"Onun hayatına burnunu sokma James,bırakta hayatını yaşasın,bizim yüzümüzden saçma sapan şeylere katlanınca hiç bir şey değişmiyecek."
Julia hayatında ilk kez Jack'le gurur duyduğunu hissetti. İçeriden kapıya doğru ayak sesleri gelince hemen aşağıya indi.
Yukarı bakınca Jack'in kendi odasına girdiğini gördü.
Julia da az önce ne olduğunu dinlemek için Lily'nin yanına oturma odasına girdi.
"Ne olduğunu anlatacak mısın?"
"Hayır."
"Neden?"dedi Julia Lily'nin yanına oturup.
"James istemedi."
"Sen ne zamandan beri James'in dediklerini yapıyorsun?"
"Yaklaşık bir kaç dakikadır."
Lily kalkıp kahvaltı etmeye gitti,Jack dışında diğerleri çoktan sofraya oturmuştu.
Julia Jack'e bakmak için yukarı çıktı.
Kapıyı çaldı.
"Jack?"
"Kahvaltı etmeyeceğim boşuna çağırma."
"Neden?"
"Sanane,sen gitsene?!"
Julia'nın aklına mektup geldi.
Kendi odasına girip etrafa bakındı,mektup yatağının üstündeydi.
Çok kisa oldu ama aklıma bu bölümü devam ettiricek bisey gelmedi