Julia ertesi gün kafasına fırlatılan yastıkla uyandı.
"Kalk hadi,Julia"
"Tamam anne geliyorum."
"Kahvaltı ettikten sonra gidin kalabalık olur orası."
"James kalktı mı?"
"Evet,herkes senin gibi öğlene kadar yatmıyor kızım."
Annesi odadan çıktıktan sonra tekrar uyumaya çalıştı,ama camdan gelen tıkırtı uyumasına engel oluyordu. Kafasını kaldırıp cama bakınca bacağına mektup bağlı cücebaykuşu gördü.
Camı açıp baykuşun bacağındaki mektubu çözdü. Mektup Reg'den gelmişti.
"Sevgilim,
İlk olarak,sen yazmasaydın ben bu gün sana aynılarını yazacaktım. Cuma günü Godric's Hallow'da buluşabiliriz,ikimizede en yakın yer orası,ayrıca ben bu gün,yani mektubun sana ulaştığı gün, Godric's Hallow'dayım bilgin olsun.Mektupları nasıl saklayacağım konusuna gelince,ben onu hallettim.Umarım iyisindir,en kısa zamanda yeni bir mektup yazacağım."
-Regulus.-
Mektuba "Sevgilim" diye başlaması Julia'nın yüzünde aptal bir sırıtışa neden olmuştu. Sonra Reg'in de bu gün Godric's Hallow'da olacağı aklına geldi,belki bu gün onu orada bulabilirdi.
Bir anda aşağıdan gelen sesle irkildi.
"JULIA,İNSENE KIZIM AŞAĞIYA,NE YAPIYORSUN İKİ SAATTİR?!"
"Tamam anne,geldim."
Julia saçını toplayıp aşagı indi.
Masada Jack ve babası dışında herkes vardı.
"Babam nerede?"
"Bakanlığa gitti,tatlım."
"Jack aptalı nerede peki?"diye sordu James.
"O uyuyor."
"Uyumuyorum anne."
"Günaydın tatlım."diyip Jack'in yanağını öptü annesi.
"Sana da anne."
"Bana gün ayalı çok oldu."
Jack hemen Sirius'un karşısındaki sandalyeye oturdu.
Sirius ayakta uyuyordu. Jack'in koluna çatal batırmasıyla uyandı.
"Ahh,napıyorsun be."
"Ayakta uyuyorsun."
"Evet tatlım,ayrıca bu gün Godric's Hallow'a gidiceksiniz akşama anca dönersiniz dinç olman gerek."Jack annesinin Sirius'a söylediklerini şaşkınlıla dinliyordu.
"Godric's Hallow'a mı gidicekler?!"
"Evet gideceğiz."dedi Sirius
"Hemde sensiz."diye ekledi James.
"Peki canım ailem."diye başladı Jack. "BEN NİYE HER ŞEYİ EN SON ÖĞRENİYORUM?!"
"Seninle Cuma gideriz biz bu gün bir şey yapmayacağız zaten kütüphanede olacağız."dedi Julia,amacı cuma günü Jack'in Emily'lerde olması ve kendisinin Reg'le vakit geçirebilmesiydi.
"Cuma günü mü?Bana bundan bahsetmemiştin Julia."diye sordu annesi
"Yeni planladım anne,izin vereceğini umuyorum."
"Gidin bakalım."dedi annesi iç çekerek."Ama bu hafta son olsun."
"Tamam annecim."Diyip annesine sarıldı Julia.
"Tamam,tamam sırnaşma hemen."diyip kıkırdadı annesi.
Julia odasına gidip kıyafetlerini değiştirdi. Godric's Hallow'a giden yolda muggle kasabaları olmadığı için muggle giysileri giymemişti. Doğruyu söylemek gerekirse muggle giysilerini çok sıkıcı buluyordu.
Aşağı indiğinde James ve Sirius çoktan hazırlanmış kapıda onu bekliyorlardı.
"Off iki saat ne hazırlanıyorsun ya?" Sonra James aklına Julia'nın Reg'le buluşma ihtimali geldiği anlaşılır bir şekilde baktı. Sonra da "Buluşursan öldürürüm seni" bakışı atıp evden çıktı.
"Beni bekle James" Sirius da kıkırdayarak arkasından gitti.
Julia da kapıyı çarpıp arkalarından çıktı.
"KAPIYI NE ÇARPIYORSUN!"
"Özür dilerim,anne!"
* * *
Julia kütüphaneye girdiğinde James ve Sirius çoktan bir yerlere gitmişlerdi. Godric's Hallow tamamen büyücü dolu olduğu için hem kalabalık hemde eğlence yerleri çok olan bir yerdi. Ama bazenleri çok sakin oluyordu,genelde cumaları.
Kütüphanede 'ilginç yetenekler' bölümüne girdi. Çataldili'ni bulması yaklaşık 1 saatini almıştı. Bulduğunda şoka girmesine neden olan bir şey okudu.
"...Oldukça ender bir yetenektir. Ender olarak bulunmayan tek yer Salazar Slytherin’in soyudur, yani genellikle kalıtsaldır..."
"Nasıl yani?"diye mırıldandı Julia
Emily Salazar Slytherin'in soyundan mı geliyordu?
Bu çok da kötü bir şey sayılmazdı. En azından Julia'nın beklediği kadar kötü değildi.
Julia Kütüphane'den beklediğinden mutlu ayrıldı. Şimdi sıra Reg'i bulmaya gelmişti.
Julia adını bilmediği bir restoranta girip Reg'in gidebileceği yerleri düşünmeye çalıştı. Ta ki düşünceleri arkadan gelen sesle bölünene kadar.
"Senin ne işin var burada?"
Julia kafasını çevirip baktığında Reg'i gördü.
"Bende seni arıyordum" diyip Reg'e sarıldı Julia. Sonra James ve Sirius etrafta mı diye kontrol edip,dudağına bir öpücük kondurdu.
