Abim

1.1K 51 0
                                    


Sabah her zaman olduğu gibi yüzüme vuran ışıklarla uyanmayı isterdim ama güzelim sonbahar izin vermemişti. Daha fazla sokulmak istediğim yorganıma sıkıca sarıldım baş ucumdaki çalar saate baktığımda çalmasına birkaç dakika olduğunu gördüm yüzümde ufak bir tebessüm yer aldı

Şu zamana kadar yaşadığım hayatım çok güzel geçmişti annemin rahatsızlığı dışında herşey çok güzeldi ilk ve orta okulum oldukça güzel geçmişti anne ve babam hem benle hem abimle ilgilenmiş eğitim sistemimizin temelini güzel atmışlardı babam çalışırken annem okuldan sonra derslerimizi tekrarlatır, babam gelince yemekten hemen sonra altivteler yapardık
Yorgun olmasına rağmen bizle ilgilenmesi takdir edilesiydi. görevi olduğunu bildiğim halde bu yaptıkları için sıklıkla ikisinede teşekkürlerimi sunuyordum

Lise hayatım geçirdiğim bir şeker sorunu yüzünden şimdi diyabet tip 1 hastasıyım ailem annemde olan hastalığın bende de olmasına çok üzülmüştü ve üzerime titremişti

Lisede arkadaşlarımla bol bol kaçamaklar yapıp ergenliğimle uğraştırmıştım onları. Abimle bizi hiç ayırmamış ikiz gibi büyütmüşlerdi

Üniversitede babamın hayali olan yarıda bırakmak zorunda olduğu güzel sanatlar fakültesi den mezun olmuş ressam olmuştum öğretmenlikten daha çok kendi sanatımla uğraşıp sergiliyordum

işlettiğim güzel bir kafe vardı 3 katlı işlek bir yer ilk iki kat restoran kafe karışık son kat kitap kafe tarzıydı orada atölyem vardı bazen insanlar birkaç resmimi almak için binlerce paralarını yatırırdı

Hayatımı özetlerken saat çoktan çalmış beni ürkütmüştü
Yatktan kalkıp lavabodaki işlerimi halletmiş gömlek yakalı bir ince kazak giymiş altına da keten pantolonunu giyerek aşağı indim merdivene doğru gelen annemle durdum

"Ha Deniz annemler erken gelmiş babanla gidiyoruz şimdi abine ulaşamadım onu ara eve gelsin çabuk sabah sabah nereye gittiyse neyse canım sofra hazır gelene kadar börekleri kızart olur mu canım?"

Annemin hızlı söylediklerini babamla gülerek dinledim sonra onlar çıktıktan sonra abimi birkaç kez aradım ama ulaşamadım mutfak önlüğünü giyip börekleri kızarttım

Annem arayıp kahvaltıyı bahçede yapacağımızı söylemeyi unuttuğunu söylemişti bu yüzden tabak çanakların hepsini bahçeye büyük masaya taşıdım koca demilikte hazırdı gelmelerini bekliyordum

Üzerimde unuttuğum önlüğü gülerek çıkardım ve mutfağa bıraktım son bir kez abimi aradım çünkü endişelenmeye başlamıştım ama buna rağmen açmadı birkaç arkadaşını aradım ama bilgileri olmadığını söyledi Heralde önemli işi vardı diyerek boşverdim

Gelen araba sesleri ile hızla yönümü girişe çevirdim. Arabamız ve bir taksi vardı arkasında. Kocaman gülümseyerek inmelerini izledim anneanneme koşup hızla sarıldım
"Nene!" Benden kısaydı ve ona eğilerek sarlmak zorunda kaldım

"Büyümüş eşek sıpası" anneannem ve teyzemin sarılmasıyla hepsine sarıldım dayım teyzem eniştem ve kuzenlerim gelmişti

Hep birlikte sofray oturduk "Ediz nerede?" Anneannemin sorusyla annemin endişesi gün yüzüne çıkmıştı babam ise gergindi başına bir iş gelebileceğinden korkuyordu

Güzel başlayan kahvaltımız soğuk bitmişti. Öylesine oturmuş çay içerken gelen araba sesi ile arkanızı döndük Ediz elinden tuttuğu kızla hızla içeri girmişti

Hepimiz kaşlarımız çatık bakarken babam şokla bakıyordu bir bok döndüğünü anlamıştım

Babamın sert bu gür sesi ile şoka girdim ilk defa abime böyle bağırıyordu "naptın lan sen!" Herkes bokluk döndüğünü anlamıştı

Kızın gözünden birkaç damla yaş süzülürken babam sinirle elleri ile yüzünü ovalıyordu "Ediz...Ediz"son hecelerini uzata uzata sinirle bağırdı "derhal götür kızı aldığın yere" annem babamı sakinleştirmeye çalışırken ilk defa işe yaramamıştı bu yaptığı

Gelen diğer araba sesleri ile o yöne baktım bir sürü siyah Passatlar kapının önünü sarmıştı içinden inen şahıslara bakılacak olursak abim fena boku yemişti

Babam abimin önüne siper olurken silahlı adamlar bahçeyi doldurmuştu. Bize doğru gelen babam yaşlarında adam ile bende babamın yanında yerimi almıştım

"Boranlar! Nasıl bir işe bulaştığınızın farkındasınız değil?" Hiddetle söylendi adam babamın sinirden gözü seğirmişti tam ağzını açacakken anneannemin sesi geldi yatan aslanı uyandırmazlar diye umuyordum yoksa işler çok karışacaktı

Abime göz ucuyla baktığımda Gözünde ufacık bir pişmanlık yoktu

"Yavaş ol aslanım Akkanlar diyecektin Heralde"

Adam duyduğu soyad ile kaşlarını çatsada bozuntuya vermedi

"Akkan Karakan bilmem yâde ama sizin bu kopuk benim bacımı kaçırdı o nasıl olur onu diyesin hele"

Aferin Ediz aferin içimden Ediz'e  saydırırken arabadan yaşlı bir kadın indi annesi olmalı

"Sizi alakadar eden durum yoktur Akkanlar bizim işimiz bu kanı bozuk Boranlarla" gözlerini babama dikmiş avına bakar gibi bakıyordu

Annem zorlukla gözyaşlarını tutarken teyzem destek çıkıyordu ona

"Ve biliyorsun ki Rezan kirli kanı temiz kan temizler düşünesin...eyice düşünesin" son dedikleri bu olunca çekip gitmişlerdi

Geriye sadece bir harabe kalmıştı biz kuzenler hariç herkes ne demek istediğini gayet iyi biliyordu açıklık getirmesi için sormuştum

"Bu da ne demek?" Babam tek kelime edip eve geçmişti o zaman kafamdan vurulmuşa döndüm

"Berdel"


YAŞMAK (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin