dudaklarımda hissettiğim sıcaklıkla gülümsedim ve "yok hayatım beraber yiyelim, ztn o pic changbin yüzünden çok yoruldum" dedim ve sevgilime döndüm ve tam o kalkicakken elinden tutup tekrar oturttum "bugün tesadüfen onu gordum" şaşkınlıkla bana baktı "kimi?" diye sordu. "minho.." dediğim de saniyeler içinde sanki dokunsam ağlayacak hale gelen jisung'a baktım.
"beni yanlış anlama jisung ona karşı içimde hiç birsey kalmadi" dediğimde sonunda kendini tutmamış ağlamaya başlamıştı. ona kocaman sarıldım ve saçlarını okşadım, arada küçük öpücükler kondurdum saçlarının arasına. jisungla ben lisenin başlarından beri çok yakın arkadaştık tabi ikimizde aynı anda minho'ya abayı yakana kadar. minho bu durumu öğrendiği gün okulu bırakmıştı. yıllar sonra onu ilk defa bugün görmüştüm. jisungla bana gelirsek. evet baya uzun bir süredir ilişki içindeydik. minho gittikten sonra ikimizde yıkılmıştık ve zamanla birbirimizin yaralarını sarıp daha da yakınlaşmistik. benim içimde minho'ya karşı hiç birsey kalmamıştı ama jisung için aynı şeyi söyleyemem ve açıkçası minho okuldan gitmeden önce de jisunga benden fazla ilgi duyuyor gibiydi. onun da jisungdan hoşlandığı çok açıktı ama ben sanırım herseyi mahvetmistim.
hersey geride kalmıştı ne kadar pişman olursam olayım zamanı geriye alamazdim. ztn jisungla sevgili olmamın bir diğer nedeni de ona karşı çok mahcup hissetmemdi.
"seungmin ben.." kızarmış gözleriyle bana bakarak devam etti "özür dilerim ama ona olan hislerim.." tam da tahmin ettiğim gibi hala ondan hoşlanıyordu. ona kocaman gülümsedim ve kafasını göğüsume yaslayarak bana daha çok sarilmasina izin verdim. "yarın seni onun yanına götürürüm, daha fazla ağlama olur mu?" dedim. kafasını hafifçe kaldırarak aşağıdan bana gülümseyerek baktı ve "teşekkür ederim seung ve özür dilerim, ben naptiysam onu unutamadım gerçekten özür dilerim beni affeder misin" dediğinde ona sadece kocaman gülümsedim ve karnımı tutarak "hmmm ben seni affederim amaaa bi süre daha yemek yemezse bu mide seni affetmiyicek" dediğimle yüzüne tatlış bir gülümseme kondurdu ve beraber mutfağa geçtik.
-Ertesi Gün-
Şuan istemesem de yine o spor salonuna doğru gidiyordum ama bu sefer jisunga söz vermiştim. minho'yla gorustürucektim. her ne kadar jisungla uzun bir süre sevgili kalsak da onun hala minho dan hoşlandığı belliydi. bana gelirsek evet jisungu seviyorum ama ona karşı en başından beri hoşlandım olmamıştı. hissettiğim tek şey pişmanlıktı.
ama şuan geldiğimiz salonun önünde durup düşününce sanırım artık pişman değildim. eğer aralarını tekrar yapabilirsem tabii.
yol boyunca tek kelime etmeyen ve heyecanlandigini belli etmemeye çalışan sevgilime baktım. ona son kez "sevgilim.." dedim yaşarmiş gözleriyle gözlerimin içine baktı ve kocaman gülümsedi. bende ona gülümsedim ve ellerimizi birbirine kenetleyerek içeri adimladik. şuan ders saatinden çok daha erken olduğundan neredeyse kimse yoktu ama aradığımız kişi oradaydı.
"buyurun, nasıl yard-" sözünü kesen şey jisungu görmesi olmuştu. ilk kez gördüğünde beni tanimamisti ama buna eminim ki jisungu hiç unutmamışti. bi anda ikisinin de gozleri dolmuştu. sanki onlar için zaman durmuş gibiydi. "bu akşam eve gelme jisungiee" diye seslendim çıkarken, duydumu emin değilim.
"hey sen!" tam çıkarken bileğimden tutan ellerle duraksadim. bu chandi ve biraz sinirli görüyordu. onunkine kıyasla daha ürkek bir sesle "evet?" dedim.
"ayrılacağını duydum"
"evet suanlik öyle düşünüyorum ama sen nerden öğrendin?"
sorduğum soruya bak yaa tabi ki o pic changbin söylemişti. o çocuk bi elime geçsin harbi sikicem.
"arkadaşın söyledi ama sebebini merak ettim"
"kişisel"
dedim ama bu onu tatmin etmemiş gibiydi ne oluyordu şuan.
Bi süre sessiz kaldıktan sonra tekrar kapıyı açmak için tekrar elimi götürdüğüm de tekrar bileklerimden tutan chana döndüm.
"bu sefer ne var"
"numaranı alabilir miyim"
"ne?" dedim, cidden şaşırmıştım. adam bildiğin bana yürüyodu ln.
"tanışmak istiyorum" dediğinde sesli yutkundum. ne yani benimle mi ilgileniyordu. hayy sikim yaa. changbin nolcakti ben şuan ne yapmaliydim offf
"tamam" dedim ve bana uzatılan telefona numaramı kaydederek tekrar chana uzattım. az önce ki sinirinden eser yoktu. gülümsedi ve "teşekkürler, seni sonra ararim" dedi ve gitti.
siktir nası bi işe bulaşmıştım ben. neden tamam dedim hala cozememistim. changbine ne diyecektim. ama o da kendi kaşındı gidip soylemeseymis chana.
umarım az önceki teklif arkadaşçıldır diye içimden geçirerek eve doğru yürümeye devam ettim. ama gittim yer benim evim değil...
Hellooooo
Bi bölümün daha sonuna geldik
hala çok acemi olduğumun farkındayım ama umarım okunur ve emeklerim boşa gitmez
Lütfen oy vermeyi unutmayınSTAYYYYYYYYYY
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gym Love/Chanmin
Teen FictionSeungmin zorla yazıldığı spor salonunun hocasına aşık olur... Hepsi bu kadar mı? Cinayet mi? İntihar mı?