Regulus Arcturus Black normal bir hayata sahip bir çocuk olmamıştı hattaha o hiç çocuk olmamıştı o Lord'un ailesinden bir istediği olarak doğmuş ve öyle büyümüştü.Hayatını Lord'a adaması ve onun yolunda ilerlemesi gerekiyordu.
Bir tarafta da Victori...
Regulus Black'in gözünden yıl 1969 Regulus ve Victoria 8 yaşında
Gece saat 3 sularında anne ve babamın ortasında karanlık bir sokakta yürüyordum. Annem ve babam her zamanki gibi asil yürüyüşlerini bozmazken ben etraftaki gerginliği hissediyordum.
Normalde bu saatte annem bana ders veriyor olurdu ama nedenini bilmediğim bir şekilde bir anda evden çıkıp bu yola sapmıştık. İşin garip yanı ise her bir adımı attığımızda sağ arka omzumdaki işaretin daha çok acımasıydı. Anneme söylemeye çekiniyordum ona göre bu "şans" ile ilgili en ufak bir şikayetim olmamalıydı.
Ben bunları düşünürken yolun sona gelmiş ve bir kulübenin önünde durmuştuk. Küçük bir kulübeye gelmek için neden bu kadar yürüdüğümüzü anlamasam da ısrar etmeden içeri girdim.
İçeri girdiğimizde buranın normal bir kulübe olmadığını sadece dışarıdan dikkat çekmesin diye büyü yapıldığı bariz belli olan korkutucu ve boğuk bir yere geldik. Tabi bu sırada omzum gittikçe daha çok acıyor ve beni çığlık atmaya teşvik ediyordu. Biz karanlık koridorda yürürken babam bizi durdurdu ve önüme geçip bana baktı "Sakın yanlış bir şey yapma ve soy adının Black olduğunu unutma, karanlık lord senden çok ümitli!"
Karanlık lordun adını duyduğumda bile tedirgin olurken git gide daha çok acıyan omzumu umursamadan onu onayladım. Bakışlarımı anneme çevirdiğimde ise o da bana büyük bir ciddiyetle bakıyordu. Yürümeye başladığımızda sonunda büyük bir kapı ve kapı yanlarında iki tane siyah giyimli, maskeli kişinin bulunduğu uzun koridorun yan taraflarında bıçaklar, maskeler, yılan figürleri ve Salazar Slytherin'in tablolarıyla dolu uzun yeşil duvarlar vardı ayrıca annemin ve babamın kollarında gördüğüm o sembol. Ağzından yılan çıkan bir kafatası olan bu sembol asil olması bir yana benim için bir o kadar da ürkütücüydü. Ama ailede vücudunun bir yerinde işarete sahip olan tek kişi olmamak bana yanlız olmadığımı hissettiriyordu.
Ben bunları düşünürken uzun koridoru atlatmış ve koridorun sonundaki kapıya varmıştık. Benden kat ve kat büyük olan bu kapı bir o kadar da ihtişamlıydı. Anne ve babam kapının önünde durup görevlilere baktıklarında görevlilerden biri cebinden üç küçük şişe çıkardı ve bize uzattı. Babam sorgular bir ciddiyetle annem ise tek kaşını kaldırarak siyah giyimli kişiye baktıklarında görevliden bir açıklama bekledikleri belli oluyordu. Görevli de bunu anlamış olacak ki "Çok özlü iksir testi." diyerek iksirleri açıkladı. Babam şişeleri alıp bize uzattığında ilk kendisi sonra annem içti ardından annem bana onaylar bir sekilde baktığında bende iksiri içmek için ağzıma götürdüm. Her ne kadar tadı iğrenç olsa da bunu belli etmeden aynı annem ve babam gibi bütün şişeyi bitirdim. Ardından bize iksirleri getiren kişi diğerine onaylar şekilde başını salladığında görevli kapıyı açtı.
İçeriye girdiğimizde içeride bizim gibi üç kişilik kız çocuklu bir aile lordun tahtının önünde başları öne eğik bir şekilde bekliyorlardı. Tabi bizde içeri girer girmez başımızı öne eğik ve lordun karşısına dizildik.
İçeri girdiğimiz andan itibaren lordun gücünü hissedebiliyorduk, bu tüylerimi diken diken ederken babam konuşmaya başladı "Ne emrederseniz lordum." babamın sesini en güçsüz şekilde duyduğum zaman denebilirdi. Hattaha babamın sesini güçsüz ve kibirden uzak duyduğum ilk andı. O zaman karşımızdaki kişinin korkutuculuğu ve gücünü en iyi anladığım zamandı.
Ardından lord konuşmaya başladı "Küçük Black'i yanıma gönder!" babam bana keskin bir şekilde baktığında başımı kaldırmadan lorda doğru ilerledim ve önünde durdum. Sonra tekrar konuştu "Küçük kızı da getirin." benim yaşlarımda ki kız da aynı benim gibi lorda yaklaşıp yanımda durdu. İkimizin de altında siyah pantolon üstünde beyaz gömlek vardı. Lord tekrar konuştu "Değerli işaretlerinizi gösterin bakalım." Her ne kadar yüzüne bakamasak da sesinden gülümsediği belli oluyordu, ikimizinde elleri gömlek düğmelerimize gittiğinde yanımdaki kızın ellerinin titrediğini fark ettim. Normalde ona güven vermek için gülümserdim ama lordun karşısında bu pekte mümkün değildi.
Victoria'nın bakış açısıyla
Ortalama yirmi dakikadır lordun karşısında başımız eğik bekliyorduk ve artık bacaklarım yorulmaya başlamıştı. Bunun yanında gittikçe acıyan omzumdaki işaret de cabasıydı lord kucağındaki dev yılanı severken kapı açıldı. Arkamı dönüp bakamasam da yanımızda durduklarında ortalama benimle yaşıt erkek çocuklu üç kişilik bir aile olduklarını anladım. Lord ikimizi de yanına çağırıp işaretleri göstermemizi istediğinde titreyen ellerime rağmen beyaz gömleğimin düğmelerinden birkaçını açtım ve sağ omuzumda ki işaret gözükecek kadar sıyırdım. Yanımdaki çocuk da aynısını yaptığında arkamızı lorda döndük. Ben uzun siyah saçlarımı kenara çekip işareti açık bıraktığımda arkamız lorda dönük olduğu için yanımdaki aynı benim gibi siyah saçları olan gri gözlü çocukla göz göze gelebildik. Mavi gözlerim ile gri gözleri kesiştiğinde omzumdaki işaretin hiç olmadığı kadar acıdığını hissettim. İkimizde biririmize var ile yok arasında, sadece ikimizin görebileceği şekilde tebessüm ettiğimizde sırtımdaki ize dokunan soğuk parmaklar ile irkildim. Lord sırtımdaki spirali parmağıyla takip ettikten sonra parmaklarını tenimden çekti. Parmakları benden uzaklaşınca üzerimdeki gerginlik nispeten geçmişti ama hala kendimi hakkında pekte bir sey bilmediğim adamın gücünün bütün damarlarımda dolaştığını hissedebiliyordum.
Onun hakkında bildiğim en önemli şey benim hayatımı mahvetmiş olmasıydı ama o an yanımdaki gri gözlü çocuğun da benimle aynı ama bir o kadar da farklı olan kaderi paylaştığını anlamıştım.
Bu onu ilk görüşümdü ama biliyordum ki son da olmayacaktı.
cast belirlemek istemedim hayal gücünüze bıraktım ama size örnek olması açısından Megan FOX'u söyleyecektim
Ta kiii Neslihan askim bana bir oneri verene kdaaarrr
Onun önerisini size de söylemek istiyorum ama onu hayal etmek zorunda değilsiniz sadece oneri
Bogdana Kadritskaya
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Su kadar guzel olsam yeterdi be)
Kucuk bir aciklama:Okullar açıldığında yurtta kalıcağım için etüt saatleri olucak dolayısıyla bölüm sıklığı azalabilir ama gene de 3-4 güne bir bölüm geleceği ümidindeyim (ne kadar gezdiğime de bağlı çünkü annemin değimiyle kıçımda kurt var evde duramıyorum)
yorum atmazsanız üzülüyorum atarsanız çooookkk iyi olur
ve sizden bir isteğim kitabımı arkadaşlarınıza önermeniz (isterseniz tabiki) isteyenler bu satıra da etiketleyebilirler
