Küçüklükten beri hayali olan öğretmenlik şuan onun mesleği idi. İlk görev yeri olan Hakkari'de 2 sene normal bir yaşam süren Nare, teröristler tarafından kaçırılarak günlerce esir kalmıştı.
Bütün umutları tükenmişken yetişen Gölge Timi, onun bu zam...
Aklım mı? O yüzsüz bir misafir, hep sende kalıyor.
-Cemal Süreya
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yakınlarda da bir düzenek kurduklarını gördüm komutanım, dikkat edin." dedi telsizden Ömer. Operasyon için tam 3 gecedir dağda pusuya yatmış, bu şerefsizleri adım adım izliyorlardı.
"Ömer sende dikkat et koçum, bunlar keskin nişancı olmadan burada böyle rahat duramazlar." Yavuz son derece sinirliydi, bu piçler bir silah arkadaşını ondan koparmıştı, bir taneye daha tahammülü yoktu.
"Keskin nişancı benim doğuştan kimliğim komutanım, alayı gelse ne yazar."
"Heyt be kardeşime bak sen." dedi Rıfat. "Yalnız Rıfat bence sen çok dikkat et şu mermilere, sonra götten yiyorsun. Çok afedersiniz komutanım ve Derya komutanım." dedi Barış. Fatih, Aslan ve Ömer gülerken Rıfat yanında duran Barış'ın kafasına bir şamar çaktı.
"Terbiyeli ol lan ben senin komutanın oluyorum." diye atarlandı Rıfat, kale almadı Barış.
"Kesin goy goyu, evden biri çıkıyor." Yavuz pür dikkat kimin çıktığına baktı. Çıkan bir kadındı, uzun boyu, iyi bir fiziği ve ağır bir duruşu vardı. Anlaşılan aranan diğer çete başlarından birisiydi.
"Lan Fatih." dedi Aslan.
"Efendim kardeşim."
Sürünerek Fatih'e daha çok yaklaştı. "Senin şu senle aynı boy olan eski sevgiline ne oldu, var mı bir haber?"
Fatih duyduklarıyla tövbe istiğfar çekti. "Ne eski sevgilisi oğlum evliyim ben evli. Açma şu konuları, karım hamile hisseder üzülür falan." dedi ve içinden Allah korusun demeyi ihmal etmedi.
"Ha oluru yok diyorsun yani?"
"Aslan, yerim seni aslanım. Evliyim, karım var, çocuğum var ve mutluyum." diyip silahına sarıldı. "Bulaşma şu adama." dedi Derya.
Aslan Derya'ya gülerek yaklaştı. "Sende ne var ne yok komutanım, var mı birileri?"
Parmağının ucuyla dibine giren Aslanı itti. "Haddini aşma Aslan." diyip Yavuz konutanının yanına doğru ilerledi. "Sağ üst köşe, henüz bizi şuan fark etti, haber vermeden bitir şunun işini Ömer." dedi Ali Asaf.
Ömer Yavuz'dan komut almadan ateş etmezdi normalde, lakin şuan beklerse burada oldukları anlaşılırdı. Ali komutanının dediği yere baktığında keskin nişancı ile göz göze geldi. İlk kim ateş eder ve ıskalamazsa o kazanırdı. Ömer bir nefes verip nişancıyı tam anlından vurdu.
"Temizlendi komutanım."
Kurşun sesini duyan teröristler dışarıya çıkıp bir o yana bir bu yana bakıyorlardı. Ama Gölge'ler bulunmazdı, onlar avlarının peşinde gözükmeden yürüyen bir timdi. "Nasılda korktu piç kuruları." Yavuz silahına sarılıp yerine iyice sindi. Artık şu şerefsizlerin işini bitirmek istiyordu.
