Yalım ile beraber ormanda yürümeye başladık. Hava serin ve güzeldi, etraf sessiz sakindi ve birlikte yürümek için güzel bir gündü.
Tek sorun yalım hala biraz huysuzdu. Çok abartıyordu her şeyi. Ne olmuş anlamıyordum, kim benim yerimde olsa aynısını yapardı.
"Biraz daha çat kaşlarını İyice birleşsinler belki birbirlerine bu sayede kavuşurlar."
Söylediklerim ile kaşlarını daha çok çattı.
Düşündüm de belki de kaşlar birbirine aşıktılar ve asla kavuşamayacaklardı. Ne birbirinin yüzüne bakabililerdi nede dokunabilirlerdi. Böyle bir şey olsa ne kadar acı bir hikaye olurdu.
"Neden kaşlarıma garip bir şekilde bakıyorsun"
Gözlerim Yalım'ın garip bakışlarını ile birleşti. Benim delirip delirmediğimi kontrol etmek ister gibi bana bakıyordu.
"Dalmışım " dedim kendime gelerek.
"Kaşlarıma mı?" Dedi garip bir şekilde.
Benden korkmuş olamazdı değil mi? Gözlerimi devirdim, "Kaşlarına da kaslarına da dalabiliyorum biliyorsun "
Durdu, Sözlerim hoşuna gitmiş olmalı ki garip hali dağıldı. Tehlikeli bir tebessüm oluştu dudaklarında. Beni tutup kendine doğru çekti. "Başka " dedi ayartıcı bir sesle. "Başka nerelerimi seviyorsun bakalım"
Bana böyle bakınca garip bir heyecan oluyordu içimde. Olduğum yere sığamıyordum.
"Hımmm.. omuzlarını seviyorum çünkü genişler bana sarıldığın zaman içinde kaybolabiliyorum. Sıcaklığını seviyorum kışın benim için çok yararlı olacak."
Galiba ben bu adamı seviyordum.
Hoşuna gitmiş gibi güldü. Gözleri ışıldadı. "İstediğin her zaman ısıtırım seni büyük bir zevkle hemde. "
Biliyorum, gayet güzel bir şekilde anlatmıştı kendisi.
"Ve gücünü seviyorum."
Öylemi der gibi bana baktı. "Bunu sevmediğini düşünüyordum. " dedi şaşırarak.
"Fiziksel anlamdaki değil. Manevi anlamda ki gücünü seviyorum. İlişkimiz benim yersiz korkularım yüzünden bocaladı ama sen bizi hep ayakta tuttun, aramızda ki bağı sıkı sıkı tuttun böylece hiç kopmadık. "
Ona aşkla bakarken tekrar konuştum.
"Bazen tüm bunların bir rüya olduğunu düşünüyorum sonunda uyanıp aynı kabusa geri döneceğimi düşünüyorum. Ben biraz şizofrenim galiba" dedim sonraları doğru gülerek.
Yaşadığım korkuları komikliğe bağlayarak hep önemsiz bir şeymiş gibi anlatıyorum. Sanki beni hiç etkilemiyormuş gibi. Oysaki bunlar sadece bir duygularımı saklamak için geliştirdiğim bir kamuflajdı.
"Yapma bunu " dedi bana derin derin bakarak .
"Neyi " dedim anlamayarak.
"Benden artık hiç bir şey saklama. Endişeli olduğunda bana gülme çünkü bunu anlıyorum. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALFA'NIN GELİNİ
Novela JuvenilDikkat!! +18 içerir Puslu gözleri tüm bedenimi tarıyor, aklından Bin bir türlü düşünceler geçiyor gibi düşünceli bir şekilde bakıyordu bana. "İçimde ki bu duygu beni bencilliğe itiyor. " Dedi. Gözlerimin içine bakarak. "Hiç olmadık şeyler geliyor a...