İyi okumalar(*^3^)/~♡★
Hayatım normaldede pek normal değildi. Ama şu son bir ayda vücudum anormale dönüyor ve ben bunu en ince ayrıntıma kadar hissediyordum.
Aslında farklılıklar yaşamaya alışkındım. Gözümü her gün farklı bir aksiyona açıyordum kendi çapımda. Ama halüsinasyonlar görmek... İşte bu beyniminde kaldıramayacağı bir eziyetti. Biri beni delirtmeye çalışıyordu belliki.
Berk dediklerimin üstüne birazdaha şaşırmıştı. Ama aklında birşeyleri tarttığını biliyordum. Eli çenesine gittiğinde sessizce sordu. "İlk belirtisi neydi?" O eğlenceli ruh halinden doktora geçiş yapmıştı. Omuzlarımı silktim."Bu evin önünde bayıldım. İlk belirti buydu ondan sonra..." Bir süre düşündüm. Bu kötü bir aynıydı ama söylemem gerekiyordu. "Sonra Sarpı o adam sandım" diyerek küçük bir yalan söyledim. Aslında ilk Servet sanmıştım.
Berk kaşlarını çatmış beni dinliyordu. Hafifçe tebessüm ettim. Benim deli olduğumu düşünüyor olmalıydı. "Biliyorum delirdiğimi düşünüyorsun ama inan bende bilmiyorum ne yapacağımı." Dedim sıkıntıyla. Başını hızla iki yana salladı.
"Hayır asla öyle birşey düşünmedim" derken çok samimiydi. "Demek o sendin" anlamayarak yüzüne baktım. Kim bendim? Bir süre düşündükten sonra konuşmaya devam etti.
"Senin hastanede yattğın zaman kan tahlillerini almak için ben inmiştim aşşağıya. Tahlillerin çıklalı biraz oluyordu çünkü seninle ilgilenen doktorun acil hastası çıktığını yeni öğrenmiştim."
Konuşmasına devam etmesi için ona merakla baktım.
"Aşşağıya indiğimde iki hemşireyi konuşurken duydum. Birinin kan tahlillerinin bir sayfası mı kayıpmıymış neymiş" oda orasını anlayamamıştı belliki. "Seninki olduğu hiç aklıma gelmemişti ama tahlillerine baktığımda birinin eksik olduğunu farketmiştim" elini bir tur havada salladı "şansına o gün hastane o kadar doluyduki bununla ilgilenecek vakit bulamadım. Tipik tuhaf çeteler birbirine girmişti ve hastane insan ve manyak herif kaynıyordu. Üzgünüm sonra tamamen aklımdan çıkmış"
"Üzülmene hiç gerek yok" diye söyledim çabucak. "Peki şimdi tahlillerime tekrar bakabilirmisin?"
Hızlıca kafasını salladı "tabi hemen baktırıcam sisteme geçmiş olmalı. Allah'tan çok olmadı bulmam uzun sürmez. Bulduğumda ilk seni haberdar edicem" dediğinde "lütfen bu konuyu yüz yüze konuşalım" diyerek bir sonraki buluşmamızıda ayarlamış oldum. Başını hafifçe salladı. Düşünceli görünüyordu "bir sorunmu var?" Diye sordum.
"Anlamadığım şey tahlillerinin neden en önemli sayfasının kaybolduğu"
"Ne yazar genelde o sayfada?"
"Kanın içinde bulunabilecek olası zehir, ilaç gibi şeyler"
Parmağımı dudaklarıma yaslayarak düşündüm. "Biri bunu öğrenmemizi istemedi ve bu çok açık"
"Cengiz..." Dedi tükürürcesine. Bakışları nefret doldu ve yumruklarını sıktı. "O herifi gördüğüm yerde ümüğünü sıkıcam!" diye sinirle söylendiğinde ona yaklaşarak elimi elinin üzerine koydum. Bu ürpermesine neden oldu. "Eğer onu bulursan bende ümüğünü sıkmak isterim" diye söyledim onu taklit ederek. Bu gülmesini sağladığında bende gülümsedim. Ona temas ediyordum çünkü hala üzerinde geçmeyen bir gerginlik vardı. Benim gerilmediğimi görmeliydi.
Elimi daha fazla elinde tutmayarak ayağa kalktım. " Sana nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum"
"Teşekkür etmene gerek yok. Tahlillerini unutan benim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEPÇE
Teen FictionEvli bir kadın bekar bir erkek... Parmağından kelepçeli kadın özgür bir adam... İmkansıza ulaşmak ne kadar imkansızsa onların birbirine kavuşması o kadar imkansız. Sevmek ne kadar zorsa kimi seveceğini belirlemek de bir o kadar zor. Kelepçeler Kork...