Sevgili Gurabiyem,
Bugün çok garip bir gün oldu. Ruh halim sürekli ani değişime uğruyor ama hiç birinde mutlu değilim. Hatta bazı zamanlar hiçbir şey hissetmediğim bile oldu. Bilmiyorum neydi bu kadar garibime giden. Neler oluyor anlayamıyorum. Gerçi kafama takacak halim bile yok.
Sabah sadece boş bakmakla yetinirken öğlen durduk yere ağlıyorum, akşam yine nötrüm, sonra bir bakıyorum yine hüzünlenmişim, daha sonra mutlu oluyorum, tam eğlencenin ortasında yine hüzünle dalıp gitmişim uzaklara. Tam bir şeye sevinecek gibi olacakken ağlamaya başlıyorum.Arada da öyle içten ağlıyorum ki bıraksan günler boyu durmadan devam edebilirmişim gibi. Ama boş... boş yere ağlıyorum. Hiçbir sebebim yok. Ağlarken hiçbir şey düşünmüyorum. Sadece göz yaşlarımın adeta taşan bir bardaktan akan damlalar gibi akıyor. Gözümden çeneme doğru akan sıcak göz yaşlarını hissediyorum. Sanki her damla hüznümden bir parça alıp götürüyor. Bende hiçbir şey yapmadan onların gidişini izliyorum. Bir an önce akıp gitsinler istiyorum.
Anlamıyorum. Mutlu olmaya hakkım yok mu benim? Tanrı bana mutluluğu haram mı kıldı? Hak etmediğimi mi düşündü yoksa bana layık görmedi mi? Ya da beni lanetledi mi? Kısa bir mutluluğun acısını uzun süre çekmemin sebebi bu mu? Söyle bana tanrım, nedendir beni böyle üzgün ve yalnız kulun yapmanın sebebi. Nasıl bir günah işledim de beni dünyada cehennemi yaşatıyorsun? Söyle bana, beni sınıyor musun yoksa bunların hepsi gerçek mi? Söyle! Bunlar ne zaman bitecek? Her şeyin düzelmesi için sabretmeli miyim yoksa işim bitince mi geçecek? Ne yapmalıyım? Ben artık pes ettim, direnecek gücüm kalmadı. Bana yol göster, bana gerçeği şöyle tanrı. Ya da ailem gibi iyiliğin için yalanlarını uydur ve inanıp sana itaat etmemi sağla. İyilik adı altında bana tüm kötülükleri yap. Bende senden örnek alıp başkalarına öyle davranayım, daha sonra kötü bir kul olduğum için beni cehennem ateşinle cezalandır. Hadi! Hadi yapsana. Neden bana sadece bakıyorsun? Bir şey söyle.
Bu karadelikte hissizce yaşamaktansa senin cehennemine hazırım. Al artık şu pis canımı. Sal ruhumu gökyüzüne. Bulutların arasında kaybolup gitsin. Başka bir bedenle tekrar hayat bulsun ruhum. Bedenim küllere dönüşürken, ruhum diğerlerinin arasında kaybolurken izle. Her zaman olduğun yerden sadece izle. Şikâyet etmenin manası yok. Tüm günahlarımın farkındayım, itiraz edemem. Cezasını çekmeye hazırım. Tanrım! Yalvarırım sana al canımı. Beni bu zifiri karanlık dünyadan çıkart beni. At beni ateşlerin içine. Lütfen Tanrım, Lütfen!
Sevgilerle, Jisung
ŞİMDİ OKUDUĞUN
317 gün | Minsung
Fanfiction☆ Hayatı yolunda gitmeyen, sevgilisi de ondan ayrılınca iyice çöken Jisung, eskiden her şeyini anlattığı sevgilisine bu sefer 317 gün boyunca mektuplar yazarak anlatır. |angst|