Duyuruları ve alıntıları takip edebilmek için instagram hesabımı takip edin. @kewe.gozel
Başlamadan önce oy vermeyi ve yorum bırakmayı unutmayın.✨
Keyifli okumalar.
....
18.bölüm
"Umut"
Ji nûve ava bûm, bi êş û xeman
Mirî bûm rakirin, ji xewa giranYeniden dirildim, sızı ve hüzünlerden
Ölüydüm uyandırdılar, derin uykudan~Seyda Perînçek - Evîna Wendayî
....
Gerçeklik algısı bir an için sekteye uğramıştı Ronî Şahinoğlu'nun. Sanki yine bir rüyadaymışta, doktor ona bu müjdeli haberi veriyormuş gibi hissediyordu. Doktor hamilesin diyor, Ronî rüyasında bile inanmıyordu. O an bu sahne o kadar gerçek gelmemişti ki alıştığı, artık inandığı şeyler bunun gerçekliğini öldürüyordu.
Çünkü Ronî hamile kalamazdı. Ronî yıllardır hamile kalamıyordu. Ronî altı yıldır bunun için çabalıyordu. Ronî hayal kırıklığına uğruyor, her seferinde kendini bunun olmayışına alıştırıyordu. Ronî'nin alıştığı yokluğunda birden bire bir varlık yeşermişti. Eksikliğini bir şey doldurmuş ve o şey ona çok yabancı gelmişti. Doktor hamilesin diyordu ama Ronî buna bir türlü ikna olmuyordu.
Şu an bu oda, üzerinde yattığı muayene masası gerçek değildi. Doktor gerçek değildi. Karnına sürülen jel, monitörde görülen görüntü gerçek değildi. Annesinin büyük bir sevinçle bakan gözleri gerçek değildi. Karnında gezinen alet gerçek değildi. Ronî bir rüyada olduğunu düşünmüş, hıçkıra hıçkıra ağlayarak monitördeki o görüntüyü izlemeye koyulmuştu. Çünkü bu görüntü onun hayatında hayalden başka bir şey olamazdı.
Karnındaki hareketlilik devam ederken doktorun ona seslenişlerini cevapsız bırakıyordu. Fakat doktorun sesi baskın çıkınca Ronî bir an bunun gerçek olduğunu düşünmüştü. Elini karnına götürdü ve jele dokundu. O eline de bulaştığında aynı soğukluğu elinde de hissetti Ronî. Gerçekti! Yanaklarından süzülen ılık yaşlar kadar gerçekti! Gerçekten hamile miydi?
"Ben... hamile... hamile miyim?" diye sordu. Sesi sanki uykudan uyanmış gibi pürüzlü çıkmıştı. "Gerçek mi...bu..."
"Evet, Ronî Hanım. Sizi tebrik ediyorum, hamilesiniz!"
İnsan bir şey olacaksa hisseder miydi? Ronî mezarlıktayken elindeki o silahla beynini dağıtmayı düşünmüştü. Kaç sefer ölümün kıyısına yaklaşmış fakat yapmamıştı. İçinde bir şeyler her zaman onun bunu yapmasını engellemişti.
Bu mümkün olabilir miydi? Daha eli, ayağı, yüzü bile belli olmayan bir bebek annesinin ölümünü engelleyebilir miydi? Ronî neye dayanarak kendini ölümden sakınmıştı? Silah ellerinin arasındayken nasıl bir güç onu ateşlememişti? İçinde hissettiği, onu engelleyen şey bebeği miydi? Ölen bebeğini hissedememişken nasıl karnındakini hissedip kendine kıymaya kalkmamıştı? Bahsedilen mucize böyle bir şey miydi?
"Nasıl... nasıl olabilir?" diye şaşkınlıkla sorduğunda şu anki olanları anlamaya çalışıyordu. Bir bebek düşürmüştü zaten, karnındaki neyin nesiydi? "Ben daha üç ay önce düşük yaptım. Bebeğimi kaybettiğimi söylemişlerdi."
Doktor monitörü inceliyor, ultrason cihazını karnında gezdirmeye devam ediyordu. "Bebeğiniz gayet sağlıklı görünüyor."
"Hayır ben düşük yaptım eminim." dediğinde kendini o günleri hatırlamaya zorluyordu. Kendinden bu kadar eminken şu an hamile olması nasıl mümkün olabilirdi? "Merdivenlerden düştüm. Hastanede bana düşük yaptığımı söylediler. Üç haftalıkmış hatta."
![](https://img.wattpad.com/cover/347908159-288-k961645.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEFEN GİYDİM
Fiksi UmumKararlar neticesinde hiç istenmeyen hayatlara mahkûm edilmiş üç insan. Ronî, Miran ve Zêrav. Yedi yıllık evliliklerinde çocuk olması için çabalayan Miran ve Ronî'nin nasibine bu tohum düşmemiş, bunun üzerine acımasızca bir karar verilmişti. Bir ka...