1 sene sonrası
"Bugünkü konuğumuz, daha doğrusu konuklarımız... Bang Christopher Chan ve Bang Seungmin!" uğultular ve alkış sesleri, geniş salonu inletiyordu. Çift, alkışlar eşliğinde gülümseyerek sahneye çıktı.
Sunucunun karşısında duran koltuğa, oturdular.
"Öncelikle, hoş geldiniz!" Chris, gülümseyip konuştu.
"Hoş bulduk, buraya gelmek gerçekten çok keyifli. En son, buraya ayrı ayrı gelmiştik." Sunucu, gülümsedi.
"Evet, ikinizi de ayrı ayrı aldığımızı anımsıyorum. Pekâlâ, öncelikle gerçekten çok tatlısınız. En büyük destekçiniz, sayabilirsiniz beni." Seungmin, gergindi. Ancak sunucunun bu sözü, bir nebze de olsa iyi gelmişti.
"Çok teşekkür ederiz, emin olun bu bizim için çok önemli. Çokça yargılanıyoruz maalesef." Seungmin, bir tebessüm ederek sözlerini sıraladı. Chris elini, destek vermek istercesine gencin beline attı.
Seungmin, ona dönüp gülümsedi ve derin bir nefes aldı. Chris, ona fazlasıyla destek oluyordu. Seungmin, pek hassas birisi sayılmazdı. Ancak şu sıralar fazlasıyla yargılanıp, yönelimi ve ilişkisi yüzünden aşağılanıyordu. Chris, Seungmin'in üzerindeki yükün farkındaydı. Seungmin kadar, umursamıyordu. Bu sebeple, Seungmin'e destek çıkması fazlasıyla önemliydi.
"Özel hayatınız yanında, kursunuz ile ilgilenmek zor oluyordur." Sunucu, gülümseyerek sözlerini sıraladı. Chris, mahçup bir şekilde konuştu;
"İşimizi, seviyoruz. Bu işi, aşkla yapıyorum gerçekten. Dans ederken, kendimi bulutların arasında süzülüyormuş gibi hissediyorum. Bilgilerimi, yeteneklerimi başkalarına aktarmanın zevki de, gerçekten apayrı." Seungmin, Chris'i dinledi. Sonrasında onu onaylarcasına, konuştu;
"Gerçekten, konu işi ve dans etmek olunca; Chris, rakip tanımıyor. Birbirimiz ile yarıştığımız zamanlar, çok riskli ama bir o kadar da eğlenceli zamanlardı. Açıkçası; o zamanlara karşı, derin bir özlem duyduğum oluyor." Sunucu, gülüp konuştu;
"Aranızdaki ilişki, olukça hoş. Her zaman, kendinize hayran bırakıyorsunuz. Önceden, başarınız ve aranızdaki yarışlar ile adaylar mest oluyordu. Şimdi sevginiz ve başarınız, adaylar için bir numaralı motive kaynakları." Seungmin, sunucuya yönelik konuştu;
"Teşekkür ederiz! Emin olun, bizim motive kaynağımız da adaylarımız. Onlar sayesinde, ayakta kalıyoruz." Chris, Seungmin'in belini kavradı. Seungmin'in yaşadığı gerginliğin, farkındaydı. Seungmin, belinde hissettiği el ile rahatladığını hissetti. Sözünü, devam ettirdi;
"Ancak her zaman, Chris en büyük destekçim oldu. Hakkını, asla ama asla ödeyemem." Seungmin, eşine dönüp gülümsedi. Chris, ona karşılık olarak içten bir gülümseme sundu. Evde olsalardı eğer ki; Seungmin parmaklarını, Chris'in gamzelerine bastırırdı. Çok seviyordu, o güzelim çukurları.
Flashback
Seungmin, teras katında yıldızları seyrediyordu. Oldukça seyrelmişti, yıldızlar. Şehirleşmenin şatafatlı ışığında, bir bir yok oluyorlardı. Tek teselli kaynağı, o parlak yıldızlardı. Başını, eğip dizlerine yasladı. Göz yaşları, usulca gözlerinden firar etti.
Neden ağlıyordu? Hayatı, güzeldi. En azından, dışarıdan öyle görünüyordu. Hıçkırmaya başlamıştı, hıçkırarak ağlıyordu. Yorgun ve bitkin hissediyordu. Her şey, oldukça zorlayıcıydı. Bu hayat, yavaş yavaş kabusa dönüşüyordu.
Gelen nefretler, çok ağırdı. 'Kim Seungmin, sadece bir dans eğitmeni. İdol, değil. Bu kadar ünü ve abartılmayı, hak etmiyor. Ondan, tonlarca var.' Seungmin, gelen satırları yeniden okudu. 'Kim Seungmin, fiziği ve dansı olmasa hiçbir işe yaramaz. Yüzü, hoşuma gitmiyor'.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dans kursu | chanmin
Fanfictionİki dans eğitmeni arasındaki rekabet, onları bir çıkmaza doğru itiyordu. # 1 - kimseungmin