cardigan | hyunlix

vintage tee, brand new phone

Merhaba! Beni daha önceden tanıyan kişi sayısı çok azdır. Tanıyanlar ise M.H.A Dabi kitabmdan tanıyorlardır. Bu kitap uzun süredir aklımdaydı. Ama bir türlü ben Dabi hesabıyım yazamam tarzı şeyler düşünüyordum.

Ama bura benim mekan amk diyip yolladım

Buraya başlama tarihleri.

Omegaverse ne demek bilmeyenler için yorumlarda kısa ve öz bir açıklama bırakacağım. İyi okumalar!

Oy verin ve yorum yapın!
Yorumlar beni motive ediyor!
🫀😭
(Oyvermeyeninagzinapecetegirsin)

Yıldızları yanaklarını kaplamış çocuk, hemen kendisini kabine kitledi. Halâ kapıyı gülerek yumrukluyorlardı. Çocuk kulaklarını kapadı. Hepsinden nefret ediyordu. Hepsi ölmeyi hak ediyordu. Kapıyı tekmelemeye devam ettiler. "Hadi omega aç kapıyı!" Gözünden akan yaşlar yıldızları ıslattı. Sarı saçlarını çekiştirmeye devam etti. Hayatındaki her şey boka sarmıştı. Ne okulda, ne de evde ona huzur yoktu. Bunun en büyük sebebi omega olmasıydı.

Omegalar en düşük sınıftandı ve Felix de onlardan biriydi. Kendilerine ne yapılırsa yapılsın hesap sorulmayan sınıf. Onlar bir köle, bir oyuncak olarak dünyaya gelmişlerdi. Betalara ve alfalara hizmet etmek için. Tabii Felix hepsinden en düşüktü, normal bir omegadan kat ve kat daha güçsüzdü. Bulunması en zor olan türdendi. Dünya'nın yalnızca %0,1'lik bir kısmını oluşturan tür. Baskın omega. Ne kadar havalı geliyordu değil mi 'baskın' lafı. Bir alfa veya beta olsaydı öyle olabilirdi.

Fakat baskın omega olmak öyle değildi. En ağır zorbalıklardan tut tecavüze kadar... Onlara direnmesi lazımdı. İmkansız gibiydi bu. Normal bir omegaya göre daha sık kızışma dönemi geçiriyordu. Feromonları daha güçlüydü ve bu alfaların daha kolay etkilenmesini sağlıyordu.

Aniden sesler kesildi ve matematik öğretmenleri Christopher diğerlerini dışarı gönderdi. "Lee Felix? Orada mısın? Çıkabilirsin. Hadi bekliyorum." Kızarmış burnunu çekip kiliti açtı ve kabinden çıktı. Kafasını kaldırıp öğretmene bakamadı. "Felix ağlama. Eve gitmek ister misin? Seni bırakabilirim?" Korkarak başını salladı. Evi buradan kat be kat daha korkunçtu. O sırada bir çocuk içeri girdi.

"Hocam Lee Felix'i velisi almaya gelmiş."

Yutkundu ve öğretmenine baktı. Öğretmeni onun bakışlarına anlam veremedi ve sırtına elini koyarak yavaşça onu çıkarttı. "Tamam, şimdi babanla birlikte eve gidebilirsin..." Nazikçe konuşuyordu ama öğretmeninin kurduğu cümlede oldukça hata vardı.

Mesela babası dediği kişi onun öz babası değildi. En önemlisi de babası değil babalarıydı. Annesi babası ölünce başka bir adamla evlenmişti. Daha sonra annesi de bir şekilde ölünce üvey babası başka bir adamla evlenmişti. Hiç bir kan bağı olmadığı kişilerle yaşıyordu. Okuldan çıktıklarında babasının sinirli yüzünü gördü, fakat öyle bir maske takıyordu ki Chris anlayamamıştı. Bu üvey babasının sonradan evlendiği adam Joo Jin'di. Kendisi ile arasında on bir yaş vardı. Arabaya girdiklerinde adam hiç bir şey demeden arabayı çalıştırdı ve oradan uzaklaştı.

"Yeni müşterin geldi. Yarın okula gitme."

Dudaklarını ıslattı sarı çocuk. İstemiyordu fakat söylemekten de oldukça korkuyordu. "D-daha fazla yapmak istemiyorum." Korkarak gözlerini yumdu. Evet reşitti, fakat birileriyle cinsel ilişkiye girmek istemiyordu. Daha önce çok kez yapmış olmasına rağmen artık tanımadığı adamlarla para karşılığında seks yapmak istemiyordu. Önceden yapma sebebi de babalarıydı.

Araba aniden fren yaptı. Gözlerini açmadan bir sesin gelmesini bekledi. Gelen tek ses yanağına çarpan sert tokat olmuştu. "Senin sikik fikirlerin kimin umrunda?! Bu evde yaşamaya hakkın bile yok! Fakat seni besliyoruz, okutuyoruz! Bize geçim kaynağı sağlamak zorundasın! O götünü vereceksin ki zaten bunun için doğdun. Aptal bir baskın omegasın! Bir daha böyle bir konuşma yapmayacağım." Arabayı tekrar çalıştırdığında çocuk tekrar ağlamaya başladı. Vurduğu yerin izi kalacaktı. Adam sinirlice fısıldadı. "Bazen sadece bir eşya olduğunu unutuyorsun."

Haklıydı, sadece bir eşya idi.

Kısa bir bölümdü farkındayım ama kısa bölüm sık bölüm demektir iyi gunlerrr