Masadaki herkes şaşkın bakışlarla Jungkook'a baktığında açıklama yapması gerektiğinin farkında olan adam karısının yanına geçerek "Hızlı bir kararla oldu." dedi sadece.
Jungheon kaşlarını çatarken "Bize neden haber vermedin?" diye sordu.
"Haber verecek vaktim yoktu. Böyle öğrenmenizi istemezdim." Jungkook ellerini iki yana açıp omuz silktiğinde Jimin nefesinin kesildiğini hissederek Taehyung'a döndü ve kulağına yaklaşarak "Gidelim." dedi.
"Dur bekle. İşim var benim." Taehyung anını bekliyormuş gibi delici bakışlarla Jungkook'u izliyordu. Jimin bunu fark ettiği için çenesinden tuttuğu çocuğu kendine çevirdi ve "Sakın." dedi. "Uğraşma."
"Bir şey yapmayacağım. Sadece başka şeyler söyler diye bekliyorum." Taehyung yalan söyleyerek onu geçiştirirken o kadın ve yanındaki adam masaya oturmuştu. Jimin iyice kendini huzursuz hissederken gözleri istemeden sürekli güzel kadına değiyordu.
Jungkook, Jimin'e kısa bir bakış atarak ellerini cebine yerleştirdi ve arkasını dönerek yürümeye başladı.
Taehyung ayağa kalkıp "Ben lavaboya gidip geliyorum." dedi ve beklemeden hızlı adımlarla lavaboya doğru ilerledi. Ama gözleri Jungkook'un üzerindeydi ve onu izliyordu.
Dışarı çıktığını görünce masaya bir bakış atıp Jungheon'un Jimin ile konuştuğunu görünce hızlıca kendini dans eden insanların arasına attı ve gözden kaybolarak çıkış kapısına doğru ilerledi.
Kapıdan çıkınca ilk iş olarak etrafına bakındı ve arabanın köşesinde sigara içen Jungkook'u görünce yeri dövmek ister gibi sert attığı adımlarla yanına ilerledi.
Jungkook onu fark ettiğinde kafasını kaldırıp bakarken Taehyung yumruğunu kaldırdığı gibi adamın suratına indirdi.
Yediği yumrukla cama doğru savrulan adam anında elindeki sigarayı atıp çenesini tuttu ve kaşlarını çatarken "Ne yapıyorsun lan sen?" diye bağırdı.
Taehyung hızını alamadığı için büyük bir nefretle tekrardan yumruk atmak istediğinde Jungkook elini havada yakalayarak tuttu ve "Geri bas." dedi sinirle.
"Senin ağzını burnunu kırmadan şuradan şuraya gitmem." Taehyung kolunu kurtardığı gibi bu defa adamın karnına yumruk attı ve boğazından tutup kendine çekerken "Ne şerefsiz insansın lan sen." dedi yüzüne doğru.
Tam o anda Jungkook'un korumaları koşarak geldi ve Taehyung'u kollarından tutarak geriye doğru çektiler. "İyi misiniz Bay Jeon?"
"Bırak lan beni." Taehyung kendini tutan adama sinirle bağırıp kolunu çekmeye çalışırken diğeri tam elini kaldırıp vuracaktı ki Jungkook "Bırakın çocuğu." dediği anda durdu.
Emin olmayan bakışlarla baktıklarında "Bırakın çocuğu ve siktirin gidin." diye tekrarladı Jungkook.
Jungkook'un dediğini yapan adamlar Taehyung'u bırakıp gittiklerinde esmer çocuk gülerek "Piçin tekisin." dedi.
Cevap vermek yerine öylece bakan adam kollarını iki yana açarak "Vur hadi." dedi.
Taehyung içi soğumadığı için adamın suratına yeniden bir yumruk attı ve dudağının patlamasını umursamadan tekrardan boğazına sarıldı.
"Bir gram insanlık belirtisi yok sende. Madem evleniyorsun, madem Jimin'i sevmiyorsun biraz saygın olsun. Ne diye aynı ortama karını getiriyorsun lan!" Taehyung yeniden yumruk attığında kafasını yana yatıran adam gülerek ağzına gelen kanı yere tükürdü.
"Ne gülüyorsun orospu çocuğu."
Jungkook bir anda boğazındaki eli tutup aşağı çekti ve çenesinden tuttuğu çocuğu yana doğru savurup pozisyon değişerek bu defa onun sırtını arabaya yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
red [Askıda]
FanfictionJimin tam yakınına girmişken "Yaklaşma." dedi Jungkook, ona bakmadan. "Yanarsın." jjk+pjm