30

167 18 26
                                    

"Bize de anlatıcak mısın artık hayır ne gördün de delirdin anlamıyorum ki."

"Senin o abinin ben varya..."

"Hyunguma laf ettirmem kusura bakma"

"KES SESİNİ JUNGKOOK"

Sesimin şiddettinden korkmuş olacak ki vücudundaki 30 kilo kas yığınından utanmadan geri sıçramıştı.

"Tamam ne bağırıyorsun canım."

Önüme gelen ilk taksiyi durdurdum.

"Ya niye taksiyi durduruyosun Drake orda işte"

Açtığım kapıyı geri kapattım.

"Binmiycem abi ilerle."

Camdan yüzüme böm böm bakan taksi şöförüne de ağzının payını vermessem olmazdı.

"La ne bakıyon ilerlesene"

Jimin önüme geçip adama bakarak konuşmaya başladı.

"Siz onun kusuruna bakmayın biraz gerginde."

"Biraz mı? Terör estiriyor ya."

Elimdeki çantayla Jungkook'a vurduğumda Rose önüme geçti.

"Ya Lisa neyin var senin Tanrı aşkına?"

"Daha evlenemeden öldürecek beni manyak karı alın şunu korkuyorum."

"Jungkook sen de kes sesini ama"

"Sen benim kuzenim değilmisin? Onu savunma bana. Abisi kılıklı şey hepiniz aynısınız işte. Seni de yengem bilmiştim kocana sinirlenip sinirlenip beni dövüyorsun çünkü ona gücün yetmiyor değil mi?"

"JUNGKOOK"

...

"AÇ KAPIYI HEMEN"

"Hanımefendi kapı açık zaten."

"Sen kusura bakma hyorin bu aralar aklı biraz gidik de."

"Jungkook ama sen gerçekten dayak yemek istiyorsun hayır kızı zaten zor tutuyoruz inatla gel beni döv diyorsun yani."

Jungkook ortamda onu savunabilecek tek kişiye bir umut baktığında oldukça komik görünüyordu.

"Hiç kusura bakma bro sevgilim bu konuda haklı."

Odaya basar gibi girdiğimde cam duvarın kenarında sırtı bize dönük bir şekilde telefonla konuşan bi adet Kim Taehyung'la karşılaştım.

Arkamdan giren gerizekalıları ise şuan da görmeye pek niyetim yoktu.

"TAEHYUNG SENİ GEBERTİCEM SENİ ISLAK BEZİ SIKAR GİBİ SIKIP KURU DİYE ASICAM SENİN ÜZERİNDEN TIRLA GEÇİP SENDEN HELVA YAPICAM ETLERİNİ TEK TEK DOĞRAYIP KURBAN BAYRAMINDA KESTİK DIYE DAĞITICAM BİLİYORSUN DEĞİL Mİ..."

"Hyunguma neler söylüyorsun se..."

"KES SESİNİ"

"Karı koca arasına girilmezmiş değil mi?"

Sonunda o haşmetli sırtını döndürüp bize bakmaya zahmet ettiğinde yüzünde en ufak bir mimik belirtisi bile yoktu.

"Seni sonra arayacağım Marcus"

O kalın karga(her konuştuğunda düştüğüm) sesiyle hiç istifini bozmadan ne güzelde konuşuyordu.

Şerefsiz

Göt

Mal

"Hayırdır operasyon mu var? Ne bu haller odama böyle dalıyorsunuz?"

Amour | TaeliceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin