4

9.6K 254 3
                                    

Kendisine sarılıp ayrıldığımda, kaşlarını çatarak kolumu tuttu.
"O lavuk sana mı yürüyor?"

"Hayır ya, biraz garip bir tip."

"Seni rahatsız ederse söyle tamam mı?"
Yanağını öptüm.
"Aşkım tamam komutansın da ne yapacaksın adama? Beni şikayet ederse daha okul bulamam."

"Olsun yine de söyle."

"Tamam söylerim."

"Öğle yemeğinde geleceğim. Benden kaçışın yok."
Kıkırdayıp başımı salladım. Ona el sallayıp okula girdiğimde Kardelen ile karşılaştım. Kardelen benden birkaç yaş büyüktü ama yine abla diye konuşmuyordum.

Öğrenciler geldi, zil çaldı derken sınıfa ilerleyip derse girdim. Onların son senesi olduğu için geçen hafta okula başlamışlardı ve tanışmıştık.

Çantamı ve dosyamı bırakıp, sandalyeyi biraz daha kenara çekerek oturdum.
"Resmi olarak derslere başladık. Ne düşünüyorsunuz?"

"Hocam ne istiyorsunuz? Gerçekten ne istiyorsunuz hocam? Bu iş nereye gidecek böyle?"
Kahkahamı durduramadım. Komik söylemine bütün sınıf gülmüştü zaten.

"Nereye giderse be Uğur."

"Oo hocam!"
Sınıf öylesine alkışladığında gülümsedim. Anında arkalardan süslü bir kızımız, öndeki iki arkadaşının yanına oturdu.
"Hocam, dün gelen sevgiliniz miydi?"

Hocaların aşk hayatları o kadar tatlı geliyordu ki o zamanlar, gülümsemeden edemedim. Boğazımı temizledim.

"Beştaşımı görmedin mi? Evliyim ya ben?"
Şakasına elimi gösterdim. Pırlanta takmayı sevmiyordum sadece alyansım vardı. Kızlar heyecanla bakmaya başlamıştı.

"Nasıl tanıştınız?"

"Dersi kaynatmayın. Bugün geçende olduğunuz sınavdan eksiklerinize başlayacağız."

"Hocam lütfen ya bir günlük izin verin. Lütfen!"

Valla benim hoşuma giderdi ayol.
"Üniversitede geziye gitmiştim. Kendisini de orada gördüm. Üniformasıyla. Sonra yanlışlıkla çarpıverdim."
Kızlar anında sırıtmıştı.

"Sonra kendisi de yanlışlıkla bizim gezi grubuna katılmış. İsmimi öğrenmiş, telefon numaramı da almış. Hala nasıl yaptı emin değilim."

"Hocam size aşık olmuş resmen!"
"Ne aşkı be! Erkek milleti işte!"
"Niye kızım? Adam aşık olmuş takılmış peşine?"
"Sus Bora ya!"

Güldüm hafifçe.
"Hocam aşk ne demek?"

"Al işte! Edebiyat hocasına sorduğu soruya bak."
Kaşlarımı çatıp ona baktım.

"Başlayacaksınız şimdi karnınızda kelebek uçuruyor edebiyatına hocam."
Gülümsedim.

"Ben bir anlatayım, o zaman nasıl bir edebiyat yaptığıma karar verirsin."
Başını sallayıp, elleri belinde karşımda durdu.

"Lisede edebiyat hocam, aşk sarmaşıktır demişti. Tuhaf bir cümleydi benim için, ne alakaydı? Sonra devam etti, evi sarmaşığın sardığını düşünün. Bazıları çiçek açar, bazılarının yaprakları parlar ve dışarıdan çok güzel gözükür."

"Ama kimse içini bilmez. Aslında evin içi küf tutmuş, kararmıştır. Dışarıdan güzel gözükse de içten içe çok kötüdür."

Ve devam ettim ayağa kalkarak.
"Peki sen içeride misin, dışarıda mı?"

Öğrenciler şaşkınlıkla bana baktığında, zil çalmıştı. Gülerek sandalyeyi yerine koydum ve çantamı alarak sınıftan çıktım.

Onları ilk haftadan şaşırtmak hoşuma gitmişti.

-/

Dondurmamı yerken, yere değmeyen bacaklarımı sallamaya başladım. Hemen elimin yanında duran elini tuttum ve ona baktım.
"Sen nasıl hissediyorsun? Hep ben kendimden bahsediyorum, en azından sana yazabiliyorum ama sen yazamıyorsun. Bana söylemek istediğin bir şeyler var mı?"

Derin bir iç çekerek, elimi öptü.
"Elimiz silahta, gözümüz piçlerde, karımız evde. Geçiyor işte zaman."
Dudak büzüp biraz daha yanaştım.
"Geceleri uyuyabiliyor musun? Geceleri soğuk olur orası, hasta olmuyorsun dimi?"

Elini yanağımda gezdirdi ve öptü.
"Hasta olmuyorum güzelim. Geceleri seni düşünüyorum, Allah da biliyor ne kadar özlediğimi, gülüşünü gösteriyor bana."
Çenem titrerken gözlerim tekrardan dolmuştu.

"Çok duygusalsın bu sıralar. Dört aydır, hep çok duygusalım bu zamanlar yazıp durmuşsun. Bir şey mi bilmem gerekiyor?"
Sertçe yutkundum ve başımı sağa sola salladım. Terapiste artık gitmiyordum, ilaçlarımı almıyordum. Bu yüzden daha fazla düşünüyor, daha fazla duygusal oluyordum. Ama onun bilmesine gerek yoktu.

"Ne zaman bitecek bu? Biz hiç kavuşamayacak mıyız?"

"O ne demek öyle karıcığım?"
Omuzlarımı silktim. Alnımı öpüp, kokladı.
"Seni çok ihmal ediyorum biliyorum. Bende böyle olsun istemiyorum ama elimden de bir şey gelmiyor."
Başımı sallamakla yetindim.

Bu uzak mesafe ilişkisi bizi de yordu be Cemre!
Ah ah ne yapacağız???

Ballı turta 🍯 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin