33

1.6K 71 3
                                    

"Cemre?"

Yüzümdeki şaşkınlıkla, Deniz'in yanına oturdum yavaşça. Az önce yaşadığım şok ile buz kesilmiştim. Deniz bana seslenmeye çalışıyordu fakat o kadar korkuyordum ki, donup kalmıştım.

"Cemre'm ne oldu?"
Yavaşça Deniz'e döndüm.

"Hastayım biraz."
Elinin tersiyle ateşime baktı.

"Sapsarı olmuş suratın. Az önce hiçbir şeyin yoktu. Ne oldu birden bire? Doktora gidelim mi?"
Başımı sağa sola salladım. Anlasın istiyordum. Gözlerime bakıp bir şeyler olduğunu fark etsin diye bekliyordum. Yavaşça gözlerine odaklandığımda, yüzümü inceledi.

Etrafı kolaçan edip tanıdık birisi olup olmadığına baktığında gözü bir yerde takılı kalmıştı. Bana doğru döndü ve gülümseyerek alnımı öptü.
"Hadi eve gidelim güzelim!"

Anlamıştı. Beni taciz eden arkadaşı buradaydı. Görmüştü. Tuvalete giderken onunla karşılaşmıştım ve şu an bu kafede olmaktan mutsuzdum. Yonca ile birlikte hesabı ödedi ve belime sıkıca sarılarak asansöre ilerledi.

"Arabaya kadar dayanabilir misin?"
Yorgun düşmüştüm ve farkındaydı. Dizlerim istemsizce titriyordu ve ben gözümü her an kapatmak ister gibiydim. Otoparkta arabaya ne ara geldiğimizi bile anlamadan arka koltuğa oturmuş, kucağıma da Yonca'yı almıştım. O da benimle olmaktan mutluydu.

"Biraz bekle hemen geleceğim tamam mı?"
Sıkıca elini tuttum.
"Nereye? Beni yalnız bırakma!"

"Korkma sevgilim, buradayım! Yonca'nın emziğini unuttum."
Başımı salladığımda kapıyı kapattı ve gözden uzaklaştı. Yonca'ya baktığımda beni güldürmek ister gibi çenemi ısırıyor kendi kendine gülüyordu.

"Özür dilerim kızım! Ama annen şu anda gülecek durumda değil. Baban iyi midir sence?"
Bana boş gözlerle baksa da gülümseyip yanağını öptüm. Elindeki emziği bana uzattığında kaşlarım çatılmıştı. Emzik buradaysa Deniz nereye gitmişti?

Aklıma düşen senaryoyla sertçe yutkundum.
"Ba- ba!"
Yonca'nın seslenişi ile gözümü otoparktan çektim ve gülümsedim. Uzun bir zaman sonra arabanın camı tıklandığında korkuyla kilidi açtım.

"Deniz? İyi misin? Neredeydin?"

"İyiyim aşkım."
Biraz öne doğru adımladım. Arabayı çalıştıran eline baktığımda kanıyor olduğunu gördüm.

"Deniz eline ne oldu?"
Aynadan beri baktı ve sonra bana doğru döndü.
"Sen iyi misin?"

Saçımı arkaya doğru atarken başımı aşağı yukarı salladım.
"Tamam, eve gidelim hadi."
Ne olduğunu çok sorgulamadan, geri yaslandım. Eve gidene kadar Yoncayla ilgileniyormuş gibi gözüksem de aklım ondaydı.

Eve geldiğimizde elindeki alışveriş poşetlerini bir kenara koydu ve kucağımdan Yonca'yı aldı. Alnımı öptüğünde hala huzursuzdum.

"Üstünü çıkar ve güzelce dinlen tamam mı? Kızımızla ben ilgilenirim."
Başımı sağa sola salladım.
"Yok iyiyim ben."

"Sözümü ikiletme güzelim. Hadi!"
Yanağına öpücük kondurup odaya ilerledim. Üstümü değiştirip, yatağa uzandığımda uyku tutmamıştı. Yonca'nın odasına ilerlediğimde, aralık kapıdan onlara baktım. Yeni aldığımız kıyafetleri giydirip aynadan beri nasıl olduğuna bakıyordu. Ve bu daha güzel oldu diyip beğenmediklerini kenara koyuyordu.

Elindeki yaralar dikkatimi çektiğinde yüzüm düşmüştü. Kapıyı araladım ve yanlarına geçerek oturdum.
"Bende sizinle oynayabilir miyim?"

"Niye uyumadın?"
Omuz silktim yavaşça. Yonca aynadan kendisine bakıp zaman geçirirken, Deniz'in elini tutarak yarasını inceledim.
"Özür dilerim!"

Anında beni kucağına aldı ve yanağımı öptü.
"Niye özür diliyorsun?"
Yeniden omuz silktim ve boynuna sarıldım.
"Seni çok seviyorum Cemre. Ne kadar kısa bir cümle dimi? Ama içimde neler dönüyor anlatamıyorum bile. Bu nasıl bir şey böyle, geberip gideceğim aşkımdan!"
Dolu gözlerle ona baktım. Yanağımı okşayıp öptü seslice.

"Üzülme! Her şey yolunda, ben buradayım tamam mı? Kızımızda burada!"
Başımı aşağı yukarı salladım.
"İyi ki varsın!"

"Sende iyi ki varsın bebeğim!"
Yonca yanımıza emekleyip geldiğinde ortamıza aldım ve hep birlikte sarıldık. Yüzüm biraz olsun güldüğünde Deniz kulağıma fısıldamıştı.

"Bir tane daha yapabilirmişiz sanki?"
Kararsızlığına kıkırdadım.

İyi okumalar

Ballı turta 🍯 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin