9.Renkli kaldırım Taşları.

42 3 38
                                    

Cok hizli yazdim yanlisim varsa ozur dilerim... iyi okumalarrr<33

NP: Günlük, 
GGOX.

Sevgili deniz... Neden intihar etmek istiyorsun?

Kaybolmak.

Anın içinde savrulmak, kaybetmek, belki de kazanmak.

Bir oyundan fazlası bu. Bu, bile bile denize atlamak. Boğulacağımı bildiğim halde.

Yazdığım sözlerin hiçbir anlamı yok.

Şarkılar yazıyorum ama yetmiyor bendeki sana.

Tik tak.

*

"Bugün hangi gün?"

Sokakta çapraz bir şekilde yürüyordum yanımdaki Ladin ile. Diğer yanımda Helin, onun yanında da Şafak vardı. Arkamızda ise erkekler. Nihayet sokağa çıkabilmiştik. Efşan'lar ise sonunda telefonun çekebileceği bir yere gelip bizi arayabilmişlerdi. Doğu ve Irmak birlikteydi ve herkes bir şekilde bulunduğunda rahatlayabilmiştik.

"Cumartesi." dedi Şafak soruma ithafen. Yeniden yamuk yürüyerek Helin'e çarptığımda sinirle bakıyordu.

"Düz yürü, düz!"

"Senin ne işin var ayağımın altında?" dedim kızarak.

"Sen hala mı sarhoşsun ben algılayamadım şu anda." dediğinde Şafak, "Daha kötü durumdayım." diye sızlandım. "Şu an durumun ciddiyetinin farkında mısınız siz?" diye ekledim sesim kısılmış gibi. "Benim beynim kafeinsiz çalışmıyor. Kahveye ihtiyacım var. Saatlerdir kahvesizim. Ne olur kahve ya!" diye söylendim son cümlemde sesimi yükseltip sokağın ortasında başımı almış giderken.

"Dün hanginiz getirdi bizi buraya?" dedi Toprak sorgular bir şekilde. Ben umursamaz bir şekilde omuz silkerken, "Kiraz." dedi Asil. Kaşlarımı çatıp ona döndüm.

"Heh, bir Ladin ile ikisinden çıkardı bu fikir zaten." dedi Helin.

"Yo, kuru iftira!" diye lafa atladım. Hiçbir şey hatırlamıyordum gerçi ama benim üstüme kalmasına gerek yoktu.

Ladin arkasına dönüp Asil'e baktı. "Sen niye her boku hatırlıyorsun?"

"Hatırlamamamı mı tercih ederdin?" Ladin kaşlarını kaldırdı. "Evet."

Bende dönüp Asil' baktım. "Pis iftiracı. Sen getirmişsin işte bizi. Üstüme iftira atıyorsun bir de. Üstelik, kimsenin bir şey hatırlayamadığı ortamda tek hatırlayanın sen olması da garip. Hepimizi öldürüp denize atacaktın dimi, katil?!"

"Bunun da kafa Ege gibi çalışmaya başladı. Kiraz'ı kökten kaybettik." diyen Helin'in ardından beynimin fonksiyonları yürümek ve bakmak gibi iki refleksi gerçekleştiremeyecek durumda olduğundan kötü bakışlar atmak için yerimde durdum. O sırada arkamdan gelen Asil'le birlikte, "Gelme üstüme katil!" diye kaçarak Ladin'in koluna girdim.

Bizim kızlar, "Geri zekalı," diyerek gülerken arkamdan Asil'in sesini duydum. "Biriniz şu kıza kahve bulsun yoksa ben şimdi imkansızı başarıp taştan kahve çıkaracağım."

Ladin gülerek bana baktı. Bende onunla gülerken iskelede gördüğümüz kişilerle hepimiz oraya baktık. Kadro tamamdı. Neredeyse...

Yaklaştıkça onlara baktım hayal kırıklığıyla. "E siz ölmemişsiniz." Ege şok olmuş gibi birden açılmış gözlerle başını bana çevirdi. "Ne?!"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 28 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KANLI MİMOZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin