Bu görevi de hakkı ile bitirmenin gururunu yaşayan genç adam öyle mutluydu ki, uzun zaman sonra eve heyecanla gidiyor ve o evde onu bekleyen birilerinin olduğunu bilmek ona huzur veriyordu. Onu bekleyen ve kendisine bakım konusunda muhtaç olan bu mucize için canını bile verebilecek raddeye gelmişti.
Babası hep evladın olduğunda beni anlarsın derdi. Ayağı taşa değse o taşı yerinden sökmek istersin kirpiği yere düşse onu oradan alır baş tacı edersin derdi. Babası o kadar haklıydı ki Fehmi ilk defa babasına hak veriyordu. Biricik kızı kendisini hayata döndürmüştü.
Minicik elleri, boğumlu kolları, yumuk yumuk gözleri ile genç adama yeni bir hayat bahşediyordu.
Hızlı bir şekilde askeriyedeki işlerini halletmiş ve koşa koşa can dostunun evine gelmişti. Önce uzun bir süre kapıyı çalmıştı, baktı ki açan yok bu sefer nazik vuruşları sertleşti. Daha sonrasında ise bağırarak can dostunun adını sayıkladı.
"Faruk!!!!" "Faruk neredesiniz!" "Tomris babam neredesin sen..." Baktı olacak gibi değil kimse ona kapıyı açmıyor yapacağı en son leyi yaptı ve geri geri giderek kapıya sert bir tekme geçirdi. Eski ve ahşap kapı onun güçlü tekmesine dayanamadı ve hemen yerinden söküldü.
Üç odası olan evi deliler gibi aramaya başladığında evde kimsenin olmaması dikkat çekiyordu. Normalde dostu bu saatlerde evde olurdu. Hemen önünde duran berjere tekme savurdu ve yanında ki koltuğa oturarak başını ellerinin arasına aldı.
Koltuğun hemen önünde duran küçük masada ki kağıt dikkatini çektiğinde bir saniye bile beklemeden eline adlı ve ikiye katlanmış kağıdı açarak okumaya başladı.
"Sana bu mektubu yazmayı bile çok görüyorum ancak bilmen gereken tek bir şey var oda Tomris'in hayatı boyunca benim tek ve biricik kızım olarak kalacağı. Bana bu mektubu yolladın ya seni kızımın attığı tırnağa bile muhtaç edeceğim...
Eski Dostun Faruk..."
Hayat onlara öyle bir oyun oynamıştı ki yıllar sonra karşılıklı oturdukları masa da bile birbirlerinin yüzlerine bakamıyorlardı. Faruk ne olursa olsun karşısında oturan adamın kızını saklamaması gerektiğini biliyordu. Fehmi ise yıllardır aramaktan bir an olsun vazgeçmediği adamın şimdi karşısına geçip alelade bir şekilde istekte bulunmasına çok içerliyordu.
"Benden ne istiyorsun? Sakın ha yılların hatırına benden bir şeyler isteme, sen kızımı benden çalarak ne yıl bıraktın ne hatır." Faruk söz konusu kızı olmasa bir dakika bile bu acılı babanın yüzüne bakacak cesareti bulamazdı kendinde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN TÖVBESİ -Asker Kurgusu-
General FictionYÜRÜMÜZSEK HAK YOLDA ERİMEZSEK HAK YOLDA ÇÜRÜMEZSEK HAK YOLDA GÖK GİRSİN KIZIL ÇIKSIN! ERKEKLER İNTİHAR ETMEZLER ONUN YERİNE ASKERE GİDERLER... Biz yurdumuzu çakallara bırakmamak için kanının her damlasını vatan toprağına bırakmaya ant imiş 12 ada...