Bölüm 22. Şapkanın Altındaki Mistik Göz

212 29 54
                                    

Yaşayanlar
Yaşamayanlar
Yaşayamayanlar

YaşayanlarYaşamayanlarYaşayamayanlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Merhaba güzeller güzeli vezirlerim.

Yazarınızın bugün doğum günü o yüzden hem buraya hem noktaya bölüm atmaya geldim.

Hepinizi çok seviyorum. Gelecek bölüme kadar sevgiyle kalın 🌸












Bölüm 21. Şapkanın Altındaki Mistik Göz

Ruh yaralanması; canının çok yandığı ruhunun bile acı çektiği anlarda sadece manevi olarak değil, ruh gerçekten yaralanır ve bilincini kapatır. Ruhun iyileşmesi sadece kişiye bağlıdır, büyüyle çare bulunamaz.

♟️

Tam ortalık durulmuştu ki ses duyduk. Gümbürtü, bağırış ve karanlık sesler.

"Yardıma ihtiyaçları var, gidelim." Arat'ın bana bakmasına gerek bile duymadan elini tuttuğum gibi koşmaya başladım. Bu bir tuzak olamazdı çünkü Şeref, Ay ışığını gözleriyle yansıtıp bize bir fener gibi tutuyor, gümüşi ışıkla yolumuzu aydınlatıyordu.

Biraz daha ilerlediğimizde Boğa'nın yere düşüp çırpındığını gördüm. Şeref ona bir şeyler uzatıyordu ama tutunacak kadar dermanı yoktu.

Burası ruh bataklığıydı. Aklıma gelen ilk şey ruhlarla dolu bir bataklık olmuştu ve her zaman ki gibi düz düşünmüştüm. Oysaki öyle değildi. Ruh bataklığı senin ruhunu emiyordu. Bunu yaparken bedenin çaresiz çırpınışları kalıyordu geriye.

Boğa gözümüzün önünde ruhunu bir bataklığa teslim ediyordu...

***

"HAYIR!!!"

"Boğa?"

Boğa hiçbir seslenişe cevap vermezken Yargı'nın dehşete düşmüş bakışlarına tutundu. Ruhu bedeninden ayrılmak üzereyken ona seslendi çünkü kalbini çok fena kırmıştı. Kendini buradan bir miktar kurtarmak istememesi de cezalandırmak istediğinden ötürüydü. "Üzgünüm." O kim oluyordu da kardeşin kalbini emanet ettiği kadının kalbini kırıyordu? "Yargı." Dahası birlikte aynı sofraya oturup eğlendiği bir insana nasıl saygısızlık yapabilmişti? Kendini nasıl kaybedip buraya adapte olmaya çalışan, tüm dünyası bir anda alt üst olmuş birinin umuduna balta vururdu? "Affet..." Zorlukla da olsa cümlesini tamamladı. Artık gözlerini kapatmak isterken Yargı güçlü bir çığlık atıp dizlerinin üzerine çöktü.

YAŞAMAYANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin