Kulağımdaki çınlama azalmamıştı. Çınlamanın etkisi ile beynim sarsılmış gibiydi sanki, doğru düzgün bakamıyordum bir yere. Baksam bile odaklanamıyordum. Arabanın önüne gelip ellerimi koyarak arabaya yaslandım. Kulağımın çınlamasından mıdır anlayamadığım bir el daha ateş sesi duydum ama kafamı eğdiğim yerden kaldıramıyordum.
Vücuduma değen bir çift el ile kendime gelmeye çalışıp bir adım geri gittim. Ama beni tutan eller sıkı ve güçlüydü.
Son gücümle etrafıma sarınmış elin kollarından tuttum ve onu geri savurdum.
"Şşh, benim. Eriz bana bak, benim. Buradayım bak bana "
Ses çok tanıdıktı ama gerilerden geliyordu bu yüzden kimin konuştuğunu anlayabilmiş değildim.
Kafamı bir kaç kere sallayıp kendime biraz daha geldiğimde görüş açıma girmek için dizlerinin üstüne çöken ve gözlerime bakarak konuşan bir Afşin gördüm. Ağzı oynuyordum ama ben onu duyamıyordum.
Benim onu gördüğümü anlayınca hemen ayağa kalktı ve bir elimi kendi omzuna atmamı sağlayarak beni zorlukla da olsa yürütmeye çalıştı. Arabanın kapısını açıp beni yolcu koltuğuna oturttu . Kendimi olduğum yerde daha rahat hissederken arkama yaslandım ve az önce olan şeylerin hiçbirisini hatırlamamaya çalıştım. Sanki böylesi daha rahat olacak gibiydi.
Arabanın altımda hareket edip gitmesi ile gözlerimi açıp kısa bir süre yola odaklandım. Şuan neden bu kadar rahattım anlayamıyordum. Belki de az önce Afşin'in burada , benim yanımda olduğunu kendi gözlerimle gördüğüm içindi bu.
Çenemden tutulmam ile başım yan tarafa çevrildi. Hem beni hem yolu kontrol eden gözlerini gördüğümde nedense kendimi eriyormuş gibi hissettim. Bana karşı bazen sert olurken beni gelip böyle bir durumdan kurtarıp , bir hasarım var mı diye kontrol etmesine eriyordum belki de , kim bilir...
"İyisin değil mi? Eriz odağını kaybetme buradayım. Gözlerime bak."
Az önceki halimden katbekat iyiydim şuan. Sadece burada biraz daha dinlenmek istiyordum.
"Özür dilerim ben... Ben istememiştim."
Neyden özür diliyordu ki şuan?
Çenemdeki elini tutup beni bırakmasını sağladım. Bir anda hareket etmemden korkmuş olmalı ki endişe ile bana baktı.
"İyi misin nasılsın? Kendindesin değil mi?"
"İyiyim ben . Şuan daha iyiyim."
Bir anda küfür edip gaza basması ile oturduğum yerden doğrulmaya çalıştım.
"Ya ben sana yapma demedim mi ya, demedim mi ya!"
Ne olduğunu görmek için bakınırken bizi sollamaya çalışan siyah arabayı gördüm. Yandaki arabanın sollamaması için arabayı sola kırması ile savruldum.
"Kim bunlar?"
Ağzımdan çıkan soru cümlesi ile ayıldığımın farkına varıp bir umutla yüzüme baktı ama bu güzel ifadesi uzun sürmedi. Hemen ciddiyetine geri dönüp yolla uğraşmaya devam etti.
"Aç şu torpidoyu. Al silahı içinden ve tereddüt etmeden sık Eriz. Yapabilirsin değil mi bak istiyorsan-"
Bir yandan aynalarını kontrol ederken tekrar kırdı arabayı sola."...istiyorsan sen geç direksiyona".
Hızlı davranmama kanaat getirip torpidoyu açıp içinden silahı aldım ve camımı açıp arkayı kontrol ettim. Kollarımdan destek alıp biraz daha yükseldim ve arabanın üstünden sol taraftaki bizi takip eden arabaya sıktım bir iki el. Araba yavaşlamıştı ama durmamıştı. Pantolonumda hissettiğim el ile bir bağırış duydum.
![](https://img.wattpad.com/cover/350060561-288-k264262.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman [b×b]
Novela JuvenilAfşin Konak × Eriz Balpak İkisi de herkesin saygı duyduğu, yer altı dünyası insanlarıydı. Ve herkes bilirdi ki, ikisi birbirinin ezeli düşmanıydı.