"YARA"

569 31 71
                                    

Hayat bize bu zamana kadar ne gösterdi? Bazı insanlarla tanışmamız tesadüf müydü? Hayat bizim karşımıza bu insanları neden çıkardı yada ne amaçla çıkardı? Bu insanlar bizim yaralarımızı mı iyileştirecekti yoksa daha mı çok yaralayacak ve kanatacaklardı?

Önümüzde uzun bir yol var peki bu yolda hayat bizim karşımıza ne çıkaracak?

Bazen kelimelerdir bizim yararlanmamızı sağlayan bazen ise bize yapılan hareketler...

Annesi ve çocukluk arkadaşı dışında kimsenin sevmediği kızı kim severdi kısaca şöyle sorayım babası tarafından nefret edilen kızı kim severdi...

Annesi hariç kimsenin sevmediği kız annesini kaybederse ne olurdu?

Benim adım Ada lise son sınıf öğrencisiyim ve evet babası tarafından umursanmayan, sevilmeyen, nefret edilen o kızda benim...

Hani derler ya 'bir kızı babası sevmediyse, kız o sevgiyi dışarda arar' bende hiç olmadı. Evet babam tarafından hiç sevilmedim, hatta bana hep iğrenerek baktı ama annem, benim güzel annem bana anne de oldu baba da yeri geldi arkadaş, yeri geldi sırdaş oldu. Asla baba sevgisini aratmadı anneme çok şey borçluyum. Ama ben daha anneme doyamadan hayat benim elimden annemi aldı...

Babam annemi aldatıyordu ve bana hep kendi sağlığın için o çeneni kapalı tut diyerek beni tehdit ediyordu oysa ben daha küçüktüm, anlamıyordum bile. Anneme asla söyleyemedim hep korktum annem öldükten sonra ise söylemediğim için pişmanlık duymaya başlamıştım...

Babam belki beni sever umuduyla ben hep yaşadım dışarıda baba kız gezenleri görünce hep onlara imrenerek bakıyordum. 8 yaşındaydım bir kere babama 'beni neden sevmiyorsun' diye sormuştum.

Babam ise "hani derler ya evlat olsa sevilmez diye-"

Lafını bölen şey annemin sesi olmuştu "Mehmet kızla ne biçim konuşuyorsun? Ada annecim boşver sen babanı kızım ben seni seviyorum yetmez mi"demişti.

Bir anda koşup annemin boynuna sarılıp "beni sevmeyi sakın bırakma anne." demiştim.

Annemde sarılmama karşılık vererek "ben senin annenim kızım seni sevmez miyim" o sırada annemin kulağına yaklaşıp "o da babam anne, ama beni sevmiyor" annemin yutkunduğunu duymuştum ama şuan hissediyordum o sırada annemin gözleri de dolmuştu.

Küçükken annelerin ölümsüz olduğunu duymuştum, çok sevinmiştim, annem hep benimle kalacak diye, ama şimdi anlıyordum en çok kaybetmekten korktuğun kişiyi ilk kaybediyorsun...

Annem gittikten sonra sadece 7 sene sonra babam bana Sinem diye çarpık bacaklı birini gösterip "artık bu senin annen ona anne diyeceksin!" Demişti.

Ve böylelikle babam kalbime açtığı ilk yarayı daha da kanatmış oldu.

Ben hemen kafamı onaylamazca salladım "benim annem öldü annemle beraber babamda öldü" sonra ise sinemi gösterdim "o benim annem" babamı gösterdim "sen de babam değilsin!" Diye bağırdım

Babamla biraz atıştıktan sonra odama geçip annemin resmine bakarak ağlamaya başlamıştım "annem seni çok özlüyorum, babam Sinem diye bir kadına anne dememi istiyor ama ben senden başkasına anne diyemem ki" daha on yedi yaşında olan bir kıza senin annen bu demişlerdi. Oysa ben on yaşında annemi kaybetmiştim. Gözlerimden yaşlar durmadan akıyordu ne kadar silsem de yerine hemen başka yaş geliyordu "annem neden gittin, sen gittin ben sadece annesiz kalmadım babasız da kaldım. Annem geri dönemez misin?" Ağlarken bir anda güldüm "biliyorum anne 18 yaşıma gircem ama hala senin geri döneceğine inanıyorum"

Biliyordum annem beni duyuyordu, ama cevap veremiyordu.

Bir anda kapım tıklatıldı gözümü hemen silip "gel" diye seslendim odaya giren kişi Sinandı.

"Ada sana noldu?" Sonra kucağımdaki annemin resmine baktı ve hiçbirşey demeden bana sıkıca sarıldı başım onun omuzuna geldiğinde tekrar ağlamaya başladım.

"Sinan ben onu çok özlüyorum ne zaman annem geri gelecek?" Bu sorunun cevabını biliyordum Sinanın yutkunmaya çalıştığını hissettim omuzundan ayrıldım ağlamalarım arasından ona gülümsedim.

"Biliyorum Sinan annem artık gelmeyecek. Ama ben başa çıkamıyorum annemi çok özlüyorum Sinan babam benim karşıma bir kadını çıkarmış artık buna anne diyeceksin diyor Sinan ben annemin geri gelmesini istiyorum" Sinan bir kaç saniye gözlerini kapatarak kendine izin verdi.

Ve en sonunda gözlerini açıp "Ada" dedi "bak güzelim evet şuan annen belki yok ama o seni görüyor o seni bu halde görmek ister miydi? Ağlamanı ister miydi ayrıca annen yoksa ben varım ben senin ailenim" Sinan'ın beni teselli etmesine gülümsedim ve biraz dolaşmaya karar verdik. Odamın kapısından çıkarken yine babamı gördüm yanında Sinem ve kucağında..

Bir dakika NE! Sinem in kucağında daha bir yada iki aylık bir bebek vardı babam beni yaklaştırdı.

"Adacım tanıştırayım kardeşin Asel" dedi ben şok içinde bir babama bir de kardeşin dedikleri bebeğe bakıyordum.

Bir adım geriye gittiğimde şok içinde kaldım çünkü Sinem in yanında bir erkek çocuğu daha vardı babam gülümseyerek tekrar konuşmaya başladı "buda büyük kardeşin Barış" dedi ve ben şok içinde orada o dörtlünün mutlu aile tablosunu gördüm babam annem daha yeni ölmüşken annemi aldattığı kadından, yani başkasından yaptığı çocukları gururla bana gösteriyordu...

++++++++

Selammmm ballarımmmm yeni bir kurguyla karşınızdayım umarım bu bölümü severek okumuşsunuzdur ve beğenirsiniz oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum hepinizi çok seviyorum
🧡😽

Sizce Ada fazla tepki mi veriyor?

Sizce Ada kardeşlerini kabul edecek mi?

Bu kurguyu çok severek yazıyorum umarım sizde severek okursunuz biraz ilginç bir başlangıç olabilir...

Şimdi size soruyorum sizin kalbinizdeki ilk yarayı kim açtı?

İg; semaa.isteee
İg; kitaplarhayatimolmuss1_

KALPTEKİ YARA İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin