Pain'e olan ilgimi hiçbir kitabımda bu kadar hissetmemiştim. Her gün bölüm yazmak istiyorumm. Hazır okullarda tatilken bir kaçamak yapalım bakalım 🖤İyi okumalar~
Ha unutmamışken playlist için müzik önerisi alayım lütfen 👉
--
"Olmaz. Giremem ben."
"Bebeğim,canımın içi.Biliyorum su çok soğuk geliyor ama inan bana öyle değil. Hem bak,tek başına da bırakmadım seni. Ben sana iyi gelmeyecek bir şey yapar mıyım?"
"Yapmazsın...ama su çok soğuk."
"Ah,sana neden dayanamıyorum."
Ellerinden birini saçlarıma götürüp okşarken kucağındaki beni su dolu küvete koymak adına tekrar hamle yapan Yoongi,huzursuzca kıpırdanıp boynuna sarıldığımda tekrar kucağına oturttu beni. Ne zamandır bu olayı tekrar edip duruyorduk. O beni sakinleştirmek adına konuşuyor,ama ben bir türlü cesaretimi toplayıp suya giremiyordum. Çünkü çok soğuktu! Hem de öyle böyle değildi.
"Bebeğim," dedi kucağındaki beni kollarıyla sarmalarken." Yemin ederim ki su soğuk değil. Ateşin yüksek olduğu için sana öyle geliyor birtanem. Bak zorla sokmak istemiyorum seni,hadi gir şuraya."
"Olmaz." Dedim sessizce, yüzüne bakarak." Canım acır."
Ya su yine o gün ki gibi çok soğuksa?
Ya tekrar o anları yaşarsam?
"Canın,neden acısın biriciğim?"
Yutkundum. Yorgun bakışlarımı ondan çekip su dolu küvete odakladığımda sadece o anları görüyordum. Bedenimin halsizliği üzerine derin bir korku vücudu mu adeta sömürmeye başladığında,gözlerim sıkıca kapattım. Ama bu da hiçbir şekilde etkili olmadı.
Gittiğim her yerde,Chung-Hee'nin bana yaşattıkları vardı.
Psikolojim hiç iyi bir durumda değildi.
Sürekli onu düşünüyordum. Sürekli tekrar aynı şeyleri mi yaşayacağım diyerek tedirgin oluyordum. İnsanlara güvenemiyordum. İçimdeki öyle bir his vardı ki,sanki ondan hiçbir şekilde kaçamıyordum. Yanımda olmamasına rağmen,sanki her zaman bir eli üzerimdeydi.