Mafya'ya Çattık "Tamamlandı"

33.Bölüm| Kalbim vuruyor tiki tak tak 💋💅

Bir yandan ağlayarak tyt mat ödevimi çözmeye çalışırken yazdığım için pek içime sinmedi bu bölüm ama olsundu fena değil yine de. 😭

Satır arası yorum yapıp oylamayı unutmayın askolar (sınır 100 yorum 50 oy)

Keyifli okumalarrr 😋

Kuzey;

Bir bacağını üzerime atmış, sırtıma sarılmış vaziyette ağzından nefes almaya çalışıyordu.

"Kuzey." dedi burnunu çekerek.

"Evet, güzelim?" dedim ona dönerek.

"Galiba hasta oldum." dedi kısık çıkan sesiyle.

"Gel buraya." gülümseyerek onu bedenime çektiğimde yanaşmadı.

"Sende hasta olursun."

"Olsam bende seninle birlikte olurdum." alnından öperek ateşine baktığımda sıcacıktı.

"Hadi kalk bakalım. Duşa giriyorsun."

"Hayır." örtünün altına girdiğinde ayaklanarak örtüyle beraber kucağıma aldım.

"Ateşin var Eylül. Üzerine geçirmeden iyileştirmemiz lazım seni." dedim yalandan bir sinirle.

"Üşüyorum ama." kucağımda debelendiğinde örtüyü üzerinden çekerek yatağa fırlattım.

"Üşüyorsun çünkü hastasın bebeğim. Temmuz ayında üşümenin tek nedeni bu olabilir. İnat etme." banyo kapısına geldiğimizde Eylül'ü yavaşça kucağımdan indirdim.

Eylül ayakları yere değer değmez sendeleyerek kapıya tutundu.

"Yardım lazım mı?" dedim belinden tutarak.

"Kendi duşumu kendim alırım Kuzey. Garip fantezilerini içinde sakla." diyip yorgunca gülümsedi.

"Aslında onun için dememiştim ama neden olmasın?" göz kırptığımda gülerek elini göğsüme koyup itekledi.

"Çok sağol ama ben hallederim. Kıyafetlerimi getirsen yeter." diyerek kapıyı yüzüme kapattı.

"Çok kabaydı." diye bağırdım kapı arkasından gülerken.

"Biliyorum." diye kıkırdadı. Ardından suyun sesi geldiğinde üzerimi giyinerek alt kata indim.

Eylül duştan çıkana kadar kahvaltısını hazırlardım.

Sevdiğini bildiğimden patates kızartması yapmaya koyulurken kendime Smiths'ten bir parça açtım.

🎶Please, Please, Please, Let Me Get What I Want🎶

Patatesleri soyduktan sonra dilimlemeye koyuldum.

"Haven't had a dream in a long time." şarkıya eşlik ederken Eylül sözlerin devamını getirdi.

"See, the life I've had."

Burukça gülümseyerek ona baktım. "Can make a good man, bad."

Yalandan kızarak yanıma yanaştı. "Sen kötü bir adam değilsin." gülümsediğinde onu öpmek istedim ama ellerini kaldırarak, "Hastayım Kuzey." dedi.

"Ateşine bakacaktım." diyip çocuk gibi kollarımı göğsümde buluşturdum.

"Öperek mi?" Eylül güldüğünde,