Peki Ya Sonra ?

Romeo&Juliet

Merhaba küçük Şemsiyelerimm !! Güzel bir bölümle daha karşınızdayım. İşler iyice kızışıyor bakalım neler olacak ? Keyifli okumalar.

---

Yemyeşil ormanın derinliklerinde, hafif nemlenmiş toprağın üzerinde çıplak ayaklarım dans ediyordu. Tüm doğayı kucaklıyor ve gülücükler saçıyordum dünyaya. Üzerimde yeşil parlak kumaştan yapılmış, derin yırtmacı olan ip askılı bir elbise vardı. Saçlarım.. Saçlarım ateş kızılıydı ve kahküllerim hala duruyordu. Bu giyim tarzı, bu saç rengi.. Bu gerçekten ben miydim ? Ve işin güzel tarafı beğenmiştim. Kendimi daha önce bu şekilde hayal etmemiştim ve hoşuma gitti.

Five: Demek buradaydın. Benden asla kaçamayacaksın.

- Hımm öyle mi ? Peki ya sonra ?

Five: Kıyamette buluşuruz.

Five arkamdan gelip kollarıyla belime sarılıp kafasını omzuma koymuştu. Ve derin bir nefes çekti içine. Bu neydi şimdi ? Ben ise ellerimi Five'ın saçlarına atmış onu seviyordum. Bu nasıl bir görüş. Hayır, sakın transı bozma Gwen ! Çok güzel de.. Bu aşamaya nasıl geldik biz ? 

Kısa bir görüntüydü ama çoğu şeyi açıklıyordu. Görüş bittiğinde ise elimi çekmeye dahi korkuyordum. Gözlerimi henüz açamamıştım. Işınlanma sesi geldiğinde ise avcumun içerisindeki sıcaklık yerini ölüm soğukluğuna bırakmıştı. Gözlerimi açıp elimi indirmiştim. Boş sokak ve yine tek başına kalan ben.

---

1 Hafta Sonra..

Kendi evimdeydim. 1 hafta geçmişti. Kimse beni rahatsız etmiyordu. Yataktan çıkmamıştım arada bir şeyler atıştırıp geri dönüyordum yatağıma. Bu neydi ? Kalp ağrısı ? Başlamadan biten bir aşk hikayesi ?

~Biricik sevgim, biricik nefretimden doğdu! Erken görüp tanımadığım, tanımakta geç kaldığım; Tiksinilen düşmanı birden sevmemle, Harika bir sevgi doğdu böyle.

                                            Romeo&Juliet

Kitabın bu kısmının altını çizdikten sonra o sayfanın ucunu kıvırıp kitabı masaya koydum. Romeo ve Juliet'in imkansızlıkları kalbime yeterince acı vermişti. Bense şimdi ne mi yapacaktım ? Yaralarım iyileşsin diye yatıp uyumak için tekrar pozisyon almıştım..

---

Yazar anlatımı

Gecenin bir yarısı sessiz akademi koridorlarında ışınlanma sesi ile Five'ın geldiği anlaşılmıştı. Demek ki birinin yanından dönmüştü geç saate kadar kaldıysa.. Diğer üyeler ise bazıları uyanık bazıları uyur vaziyetteydi. Akademi üyeleri Gwen'in geri dönmesini istese de konuyu bir şekilde kapatan Five olmuştu. Hepsiyle tek bir el teması ile bağ kurmayı başarmıştı Gwen.

Sessizliği bölen ana kapının kırılması ile olmuştu. 30-40 tane maskeli adam akademiye saldırmaya gelmişti. Ama amaçları neydi ? Büyük gürültüyü duyan akademi hızlıca savaşa hazır pozisyona gelmişlerdi. Sadece Viktor, Klaus ve Reginald farkında değillerdi. Viktor ve Klaus kulaklıkla müzik dinleme derdindeydi çünkü. Reginald ise mışıl mışıl uyuyordu.

Diego ve Luther ne olduğuna bakmak için aşağı kata indiklerinde ortalığın savaş alanına döndüğünü görmüşlerdi. Takım elbiseli maskeli adamları gördüklerinde ise aynı ağızdan konuşmuşlardı "Hassiktir!".
Bu anı daha önce de yaşamışlardı tek farkı şimdiki gelen adamların sayısı daha azdı. Kurbağa maskeli adam taramalı tüfeği ile ateş ettiği sırada Five iki kardeşinin yanına ışınlanarak  onları farklı bir kata ışınlamıştı. Acilen bu sorunu çözmeleri gerekiyorlardı.

Diego: Bunların ne işi var burda ?

Luther: Komisyondan geldikleri belli. Ne düşünüyorsun Five ?

Five: İstedikleri veya aradıkları bir şey var belli ki. İçinizden herhangi biri zaman akışına müdahale etti mi ?

Diego: Sence Five ? Bıraktık o işleri biliyorsunki..

Five: Önce şunları halledelim daha sonra bakarız bu konuya. Herkesi uyandırın.

Bunu söylerken 10a yakın maskeli adam bulundukları katı işgal etmişlerdi. Anında harekete geçen Diego ve Luther kardeşlerini toparlamaya çalışacaklardı. Five ise adamlara saldırmıştı bile. Sağa sola ışınlanarak adamları birbirine vurdurtuyordu.

Bu sırada camda oturan Klaus kulağında takılı olan müzik ile kendinden geçmiş ot içiyordu. Arkadan gelen köpek maskeli adamı farketmemişti bile. Adam ise elindeki silahın tersini Klaus'un kafasına sağlam vurmuştu. Anında bayılan Klaus'u adam tutup sürükleyerek salonun ortasına kadar getirmişti. Cebinden çıkardığı iple ellerini bağlamıştı. Diğer akademi üyeleri çatışmaya devam ediyorlardı. Daha güçlü olabilmek için Lila ve Victor'u bir araya getirmişlerdi. Hala derin uykuda olan Reginal ise sessiz bir şekilde uykusunda ölecekti..

Tüm adamları teker teker öldüren akademi için çok kolay bir dövüş olmuştu. Komisyonun adamları istedikleri şeyi akademide bulamamışlardı.. Geriye kalan 4-5 adam ölmeden önce veya akademiyi terk etmeden önce Klaus'u da öldürmek istemişlerdi. Elindeki silahı ateşlemeye çalışan adam son mermisininde bittiğini anlayınca silahı fırlatmıştı. Sağına soluna bakındıktan sonra vitrinde duran mızrağı farkedip iğrenç bir gülümsemeyle oraya yönelmişti. Kolunun tersi ile vitrini kırdıktan sonra mızrağı eline alıp çıkarmıştı. Ardından artistik hareketler.. Evet değerli okurlar bu kısmı bir yerden tanıyorsunuz. Gwen'in Klaus için olan ilk görüşüydü. Mızrak Klaus'un göğsüne saplanmıştı bile.. Orada öylece yatıyordu.

Salona ışınlanan Five gördüğü manzarayla dehşete düşmüştü. Aynı vitrinde duran baltaya yönelip hızlıca adamın önüne ışınlanmıştı. Kafasını vücudundan ayırmak için tüm gücünü tek seferde harcamıştı. Diego ve Ben yakaladıkları son adamı salonun ortasına getirmişlerdi.

Diego: Bunun olacağını biliyorduk ve hiçbir şey yapmadık.

Derken Klaus'a saplanan mızrağı çıkarıp fırlatmıştı Diego. İyileşmesini hızlandıracaktı..

Five: Ee ne demişler Diego geleceğe müdahale edemeyiz !!

Allison: O yüzden mi şu an Gwen aramızda değil Five ?

Güzel bir noktaya parmak bastın sevgili Allison. Konuşmaları duymazlıktan gelen Five aldığı darbelerle acı çektiğini gösteren tavırlar sergiliyordu.

Ben: Hadi yap şu işi Allison.

Yakaladıkları adamı Allison'ın önüne getirmişlerdi. At kafası maskesini çıkardıklarında karşılarında sarışın 30 yaşlarında bir erkek bulmuşlardı.

Allison: Bir söylenti duydum buraya neden geldiğinizi söyleyecekmişsin.

Sarışın adam: Denetimci, Gwen Rayne'yi istiyor.

Tüm akademi birbirine bakıyordu. Bu Handler değildi. Öleli çok olmuştu. Peki o halde komisyonun başına kim gelmişti ?

Allison: Neden istiyor ?

Sarışın adam: Güçlerini istiyor. İcat ettiği bir makine var. Gwen'i öldürüp onun güçlerine sahip olacak. Bayan Rayne sandığınızdan daha güçlü.

Işınlanma sesi ile Five'ın gittiği anlaşılmıştı. Kalan son adamdan gerekli bilgi alındıktan sonra Ben adamı öldürmüştü.

Peki ya sonra ?

---