Hisler

248 33 19
                                    


Bugün mesaideyken durduk yere aklıma yeni kurgu geldi ve aşırı mutlu oldum. Bu kitabı sonlandırdıktan sonra o kurguya geçiyor olacağım. Ama şimdi Gwen ile Five'ın çalkantılı hayatına geri dönelim haydiiii ! Sanırım yeni bir dostumuz olacak bakalım kimmiş :) Finale son 1 bölüm ! Yazım yanlışım varsa özür dilerim. Keyifli okumalar. ❤️

---

Gwen'in anlatımı

Sıra Nathan'ın arkadaşlarındaydı. Yine önceliğim Five değil sanırım. Onları aramama bile gerek yok her sabah önümü kesiyorlardı. Rahatlıkla bulurdum. Saat gecenin 3üydü. Evime giden yolda kimsecikler yoktu. Sadece vitrin ışıkları. Ne ? İki adım geri geldiğimde mağazanın vitrininde duran yeşil parlak kumaştan yapılmış ip askılı derin yırtmacı olan elbiseyi görmüştüm. Bu kesinlikle o elbiseydi. Five ile gelecekten görüntümde.. Elimi vitrine vurduğumda camı paramparça yapmıştım. Mağazanın sirenleri çalmaya başladığında hızlıca elbiseye yöneldim. Elimden kan aktığını gördüğümde yine anılar rahat bırakmıyordu..

" Hey sakin ol, seni burdan çıkaracağım tamam mı ? "

- Ne olur sus Hargreeves !

Göz yaşlarımı tutamıyorum. Hayali yanımda duruyordu sanki. Elbiseyi alıp vitrinin kenarına tüm paramı bırakmıştım. Elimin kanı elbiseye dahi her yere bulaşmıştı.

---

Evimin olduğu ara sokağa gelmiştim. Az önce çalmak sayılır mı bilmiyorum ama aldığım elbiseyi yolun ortasında giymiştim. Ayaklarım çıplaktı, eski kıyafetlerimi çöpe atmıştım. Ve artık zamanın geçmesini bekliyorum..

---

Kurumuş kan lekeleri kıyafetimin üstünde korkunç duruyordu. Artık elimden kan akmıyordu. Yaklaşık 5 saattir tek noktada sadece ayakta durmuştum. Evet 5 saat. İnsanlar az geçiyordu sokaktan ama geçenlerde bana delirmişim gibi bakıyorlardı.

Arkamdan gelen seslerle irkilmiştim.

*: Vaaaay şu güzelliğe bak be !!

^: Hey kızıl bomba, işin var mı akşam??

- Hayır yok.

Olanlara doğru döndüğümde Nathan'ın arkadaşları olduğunu görmüştüm. Yüzümde acıyla karışık bir gülümseme vardı.

NA1 (Nathan'ın arkadaşı 1) : Senin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum..

Afallamıştı.

NA3: Neden ayakkabın yok ? Üstündeki kan mı ?

NA2: Hala cadıya benziyorsun değişen bir şey yok benim için.

NA1: Hani eldivenin nerde ?

- Bende bu konuları konuşmak için sizi arıyordum çocuklar.

Biraz tırsmışlardı. Ama yeni başlıyordum. Bana cadı diyen çocuğu yakasından tutup kendime çektim.

- Benden korkma.. Sadece senin olmak istiyorum.

Gülümsedi. Tam şu an kıvama geliyordu. Elini belime atıp beni kendine bastırdı.

NA2: İşte şimdi aynı dilden konuşuyoruz güzelim.

Five: Hangi dilmiş o ?

Adamın arkasına ışınlanan Hargreeves, adamı kendisine çevirip sağlam bir yumruk geçirmişti. Hemen adamı arkama aldım ve içimdeki güç kalkanını Hargreeves'a fırlattım. İleri savrulan Hargreeves ayağa kalkmak için toparlandığında acı bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu. Anlam verememişti. Arkama döndüğümde ise çocukların kaçtığını görmüştüm. Aşırı sinirlenmiştim. Daha intikamımı almamıştım onlardan !

Peki Ya Sonra ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin