"Hayal ettiğimden daha da güzel bir gelin oldun Asuman Karalı. Kalbim kalbine mezara kadar mühürlü, hiç bir güç sana olan bağlılığımı delemez yada zedeleyemez. Sen benimsin, ben seninim. Sen benim alın yazımsın, yüce Allah'tan bir hediyesin. Ben hed...
Umarım hepiniz iyisinizdir. Beni soracak olursanız oy ve yorum yaparsanız daha iyi olacağım.
Hepinizin oyları ve yorumları ilaç gibi. Hızla büyüdüğümüzü düşünüyorum. Bunun yegâne mimarları sizsiniz şayet oy ve yorumlarınız kitabı şahlandırıyor.
Oy ve yorum yapmayı unutmamanız dileğiyle.
Özellikle Neşet Ertaş'ı dinlemenizi tavsiye ederim. Aşağıya bıraktığım kolajdaki sayılar çok yakıştı bence.
Bu arada bugünü sanki 24 ekim'miş gibi Altay'ın doğum gününü kutlayabilir miyiz? Olur mu?
İyi ki doğdun Altay Karalı. Senin gibi bir adamı yazmak benim için büyük bir onur.
Keyifli okumalar.
♣
|Sapa|Emir Can İğrek|
|Müphem|Mabel Matiz|
|Kalpten kalbe bir yol vardır|Neşet Ertaş|
♣
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
♣
ON ALTINCI BÖLÜM ♣ KALBİN BENİM
GEÇMİŞ
"Kimi yazacak tarih bizi mi?" Asuman saçlarının kıvrmlarını parmaklarıyla düzeltiyor yalnız kaldığı okul tuvaletinin aynasına bakıp gülümseyerek şarkı mırıldanıyordu. Gözlerinin yeşili aynada parlıyordu.
"Bu ne uyumsuz bir çift seçimi," Keyifle şarkı mırıldanırken dışarıda kopan gürültülü ses üzerine irkildiğinde tuvalet kapısı tamamen açılmış Rabia ve Melek bir anda ortaya çıktıklarında Asuman korkuyla geriledi.
"ASUMAN!" Aynı anda konuşmaları üzerine dışarıdan kargaşa sesleri yükseldi.
"Altay kavga ediyor." Melek hızla konuştuğunda Rabia başını sallayarak onu tastiklemişti.
"Nasıl kavga ediyor?" Asuman'ın saf saf bakarak kurduğu cümleye Rabia gözlerini devirdi.
"Sağ kroşe, sol kroşe Allah ne verdiyse. Asuman sen iyi misin bazen harbi mallığın tutuyor. Kavga ediyor işte." Asuman o an her şeyin farkına vardı. Anlaşılmayacak bir mevzu değildi lakin ergenlik ve biraz da hoşlantı gerekçesiyle aşık olduğu Altay'ın adını duyunca avelliği tutuyordu.
