Hazırlanmama yardım ettiler, hoş bir kıyafet giydim ve onu tamamlayan takılar taktılar.
Hazırlığıma yardım eden kişinin haremde görevli bir kalfa olduğunu öğrendim, ismi Nigar'dı. Bana hünkarın yanında nasıl davranmam gerektiğini anlattı.
Nihayet hazırlığım bittiğinde altın yol denilen bir koridorda yürüyorduk.
Sümbül ağa: Bu yola altın yol derler.. her kula nasip olmaz buradan geçmek, kıymetini bil.
Nigar kalfa: Hünkarımızın yanında sakın ola bir saygısızlık yapma.
Rüya : Tamam.. anladım.
Ben ve hünkarın arasında bir şey geçmeyeceğini bilseler ne yaparlardı acaba..
Hünkarın odasına yaklaştığımızda kapıda Pargalı'nın durduğunu gördüm, istemsiz yüzüm asılmıştı. Karşısına geldiğimizde diğerleri başlarını eğerek selam verdiler. Ben ise kafamı çok eğmden selam verdim, neden bilmiyordum ama içimden onun önünde eğilmek gelmiyordu.
Pargalı : Rüya hatun kalsın siz gidebilirsiniz.
Sümbül ağa: Olur mu has odabaşı-
Pargalı : Hünkarımızın emri Sümbül, bir sorun mu var yoksa?
Sümbül ağa : Haşa.. biz gidelim o zaman..
Pargalı, gözleriyle gitmelerini tekrar etmişti resmen. Onlar gidince bana döndü.
Beni baştan aşağıya kadar süzdü. Kafamı kaldırmamıştım ama bakışlarını hissediyordum.
Pargalı : Nihayet burada olduğun için sevinmelisin Rüya hatun.. zira bunun için uğraştın..
Ne diyor bu adam, yine neyin peşinde.
Rüya : A-anlamadım.. ne ima ediyorsunuz.
Kafamı yavaşça kaldırıp gözlerine baktığımda çokta dostça bakmayan gözleri gördüm.
Pargalı : Hünkarımızın dikkatini çekmek için çok çaba sarf ettin diyorum.. ima yok.
Anladığım şeyle kaşlarım çatıldı, bakışlarıma öfke eklendi. Sana bile güvenmeyen hünkarın bana güvendi Pargalı ama bundan haberin bile yok yazık..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya Kapanı
FanfictionKüçükken birbirlerinden kopmak zorunda kalan iki aşık Teo ve Barca yıllar sonra karşılaşırlar ama ikiside birbirini tanımaz çünkü biri Osmanlı Padişahı Sultan Süleyman'nın has oda başı Pargalı ibrahim olmuştur diğeri Annesi tarafından satıldığı çift...