BÖLÜM -31-

164 15 11
                                    

Sabahın ilk ışıkları Rüya hatunun dairesine vururken Pargalı'nın gözleri yavaşça açıldı. Nerde olduğunu idrak etmesi bir kaç saniyesini aldı ardından yanında uyuyan kadına baktı, keyifle gülümsedi.

Elini kızın başına uzatıp saçlarını okşadı. Rüya onun dokınuşlarını hissettiğinde gözlerini açtı. Uykulu sesiyle konuşmaya çalıştı.

Rüya : Sen hala gitmedin mi?

Pargalı : Seni o kadar kolay bırakamıyorum.

Rüya : Yakalanmamız çok kolay olacak ama..

Pargalı istemeyerek yataktan kalktı, bıkkın bir of çekti.

Pargalı : Peki madem.. haletmem gereken bir kaç iş var gidip onları yapayım bari...

Yerden kıyafetlerini alıp hızlıca giyindi, kapıya yöneldiğinde dönüp hala yatakta uzanan Rüya'ya baktı, gözlerindeki tutku her halinden belliydi.

Pargalı : Yakında bunu tekrarlayalım.

Rüya utanmıştı, yanakları kızardığında battaniyesini hızla yüzüne çekip kıkırdadı. Pargalı bunu gördüğünde memnuniyetle gülümsedi, hiç gitmek istemiyordu lakin yakalanmakte istemiyordu. Kapıyı açıp dışarıyı koloçan etti, kimsenin olmadığına emin olduğunda odadan ayrıldı.

Rüya yatakta mutluluktan çığlık atmak üzereydi. Uzun zaman sonra tekrar bu kadar mutlu hissetmişti. Pargalı'ya hafizasının geri geldiğini söylemek istememişti başta fakat onunda gözünün önünde acı çektiğini görmeye dayanamamıştı. Kolyeyi taktığında anlayacağını tahmin etmişti.

Yatağında bir yandan diğer yana dönüp tekrar uyumaya çalıştı lakin gözüne uyku girmedi. Kalkıp giyinmeye karar verdi. Uyuşuk halda yatakta doğruldu, cılız ışınların aydınlattığı odasına göz gezdirdi herşey normal görünüyordu. Yataktan kalktı, yerdeki kıyafetlerini alıp yatağın üzerine bıraktı. Dolabından yeni bir elbise çıkardı, hazırlanmaya başlamıştı. İşi bittiğinde dışarıyı kontrol etmek için odasından ayrıldı.

*

Saray sakindi, sabahın erkeni olduğundan kimse etrafta yoktu.. kapılarda bekleyen ağalar hariç. Rüya kendi dairesinin kapısında ağa istememişti, hünkarda onu kırmayıp isteğini kabul etmişti, şimdi bu kararın ne kadar doğru olduğunu düşünüyordu. Ağalar Pargalı'nın onun odasına gecenin bir yarısı gelmesini hoş karşılamazdı hatta bu ikisinin sonu olurdu. Pargalı hala Rüya'nın bir casus olduğunu bilmiyordu, hünkarın bunları kıza aşık olduğu için yaptığını düşüyordu.

Koridorlardan bir bir geçip hareme ulaştı, Leyla'yı arıyordu. Kızı bir diğer kızın yanında kıvrılıp uyurken buldu. Diğerlerini uyandırmamaya dikkat ederek yanına geçip diz çöktü, hafifçe kızı omzundan sallayıp uyandırdı.

Rüya : Leyla.

Leyla anında uyanmıştı, Rüya'yı görünce şaşırdı hızla kalkıp selam vermeye çalıştı.

Rüya : Sakin ol.. yıkanmak istiyorum gidip hamamı hazırlat.

Leyla : Elbette Rüya hatun hemen giderim.

Rüya kısa bir gülüş attı sonra ayağa kalkıp geldiği yoldan geri döndü.

Leyla uykulu gözleri ovuşturup yerinden dikkat ederek kalktı, ona emredileni yapmak için hamama doğru gitti.

*

Rüya keyifle etrafta dolaşıyordu, yürürken ellerini arkasına bağladı. Hava iyice aydınlanıyordu, saray yavaş yavaş hareketlenmeye başlamıştı. Birileri etrafta koşuşturuyordu, kimisi hünkarın kahvaltısı için kimisi validenin emirleri için acele ediyordu.

Rüya KapanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin